Sarkozy cephesinde korku hakim!
Sarkozy cephesinde korku hakim!
Fransa’da cumhurbaşkanlıðı seçimlerine artık sayılı günler kaldı. Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve çevresinde korku hakim. Sosyalist aday Hollande ikinci turda geniş bir şekilde önde görünüyor. Radikal solun adayı Melanchon, oylarını neredeyse üçe katlarken, en büyük mitingleri gerçekleştiriyor.
Seçimlerin ilk turu 22 Nisan’da, ikinci turu 6 Mayıs’ta yapılacak. Ülkenin neredeyse tek gündemi seçimler. Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, son beş yıllık görev süresi boyunca ekonomik, siyasi ve diplomatik alanda başarısız bir bilanço ortaya çıkardı. Ýçerde hiç olmadıðı kadar tepki toplayan Sarkozy, dış politikada da özellikle Libya’ya yönelik savaşta kirli ilişkileri gün yüzüne vurdu.
Etrafındaki birçok yakın dostu yolsuzluk soruşturmalarının hedefi olurken, 1994’de Eduard Balladur’un cumhurbaşkanlıðı kampanyasının sözcülüðünü yaptıðı dönem ile 2007’de kendi kampanyasını yürütürken kullanılan paranın kaynaðı konusunda şüpheler var. 2007’deki kampanyanın hem milyarder Lilian Bettencourt ile NATO operasyonunda katledilen Libya lideri Muammer Kaddafi tarafından finanse edildiði konusunda ciddi belgeler ortaya çıktı. Bununla birlikte hakkında dava açılan ve adli denetimde bulunan tüccarı Ziad Takieddine ile olan “kirli ilişkileri” de soruşturuluyor.
SALONLARDAN AÇIK ALAN MÝTÝNGLERÝNE…
Bu seçimlerin öncekilerden farklı bir yanı da adayların, artık salonlardan çıkarak açık alanlarında seçmenlere seslenmesi oldu. Buna öncülük eden radikal solun adayı Jean-Luc Melanchon oldu. Sarkozy’nin külfetli seçim kampanyasına karşılık Melanchon, meydanları dolduran onbinlere hitap etmeyi tercih etti.
Mevcut durumda adaylar özellikle sandıða gitmeyeceði tahmin edilen yüzde 30’luk kesime hitap ediyor. Yapılan son Ifop anketine göre seçmenlerin sadece yüzde 71’i sandıða gideceðini söylüyor. 2007’deki seçimlerin ilk turunda sandıða gitmeyenlerin oranı yüzde 16 olarak kayda geçmişti.
RADÝKAL SOLUN ADAYINDAN BÜYÜK ÇIKIŞ
Aralarında Komünist Parti’nin de olduðu çok sayıda oluşumun bir araya geldiði Sol Cephe’nin adayı Melanchon, sol tabanda büyük bir dinamik ve heyecan oluşturmuş görünüyor. Ocak ayında anketlerin çoðunluðu Melanchon’un oy oranını yüzde 6.5 olarak gösteriyordu. Oysa CSA kuruluşunun son anketine göre bu oran yüzde 17’ye çıktı. Diðer bir ifadeyle, Melanchon’un oyları aşırı saðcı Marine Le Pen’i de geçerek üçüncü güç olduðu görülüyor. Ancak Melanchon anketlerin bir dinamik oluşturduðunu kabul etmekle birlikte, bunlara olan güvensizliðini de her fırsatta ortaya koyuyor.
Birinci turda çoðu anket Sosyalist Parti’nin adayı François Hollande’ın oyların çoðunu alacaðını gösterse de, Sarkozy ile arasındaki fark bir-iki puan olarak ifade ediliyor. Daha çok yüzde 26 ile yüzde 29 arasında deðişen, bazılarında Sarkozy’nin önde olduðu bir tablo var. Ancak ikinci turda Hollande’ın geniş bir şekilde önde yer aldıðı, 10 ila 14 puana varan fark attıðı anketlere yansıyor.
SARKOZY CEPHESÝNDE BÜYÜK KORKU
Pazar günü iki büyük miting gerçekleşti. Biri Sarkozy’nin, diðeri Hollande’ın. Her biri 100 bini aşkın kitleyi miting alanına topladı. Ancak arada bir fark var: Sarkozy’nin onbinleri topladıðı miting, ne kendisinin ne de partisinin endişelerini daðıtmaya yetmedi. Miting alanı olarak, 6 Mayıs 2007’de zaferini kutladıðı Paris’teki Concorde meydanını seçen Sarkozy, “Sessiz Fransa’ya” seslendi. Liberation gazetesinden Nicolas Demorand, “Sarkozy’nin sihri artık işlemiyor, yenilgi korkusu saða yerleşti” derken, komünist L’Humanite gazetesinden Michel Guilloux, sokakların “muhteşem bir defol” dediðini yazdı. Gazete, Concorde’daki mitingin “Çanlar kimin için çalıyor”un bir temsili olduðuna işaret etti. Sud-Oest gazetesinde ise Bruno Dive, “Sarkozy belki de görüntü savaşını kaybetti” yorumunda bulundu.
ÝBRE HOLLANDE’DAN YANA
Liberation’dan Gregoire Biseau ve Antoine Guiral’ın imzasını taşıyan bir diðer yazıda, Fransa’da saðın sokakları sevmediðine dikkat çekildikten sonra, “Eðer iniyorsa, bir tehlike var” tespitinde bulunuyor.
François Hollande, Sarkozy ile aynı gün 100 bini aşkın kişiyi topladı, Château de Vincennes’i miting adresi olarak belirledi. 50 dakika konuşan Hollande, Sarkozy’nin kendi şahsına ve programına yönelik eleştirilerine dikkat çekerek “Hiçbir şeyden korkmayın. Kuşkusuz her şeyi yapmaya hazırlar ama biz de Fransa’yı yönetmeye hazırız” dedi. Hollande, “Bizden sonra ‘kaos’ olacak diyorlar. Hayır, onlardan sonra deðişim olacak” diye ekledi. Sosyalist Parti’nin etkili isimlerinden Laurent Fabius, solun zaferi için “Olacaðı zaman olur” diyor.
HOLLANDE: GELECEK BEŞ YIL TÜRKÝYE AB’YE ÜYE OLMAYACAK
Hollande’ın Türkiye’nin AB’ye üyeliðinin savunucusu olmadıðı ve bir pozisyon almadıðı da anlaşılıyor. France 2 televizyon kanalındaki bir programda konu hakkında görüşünü belirten Hollande, “Bugün, yıllardan beridir süren bir müzakere süreci var. Ama henüz hiçbir büyük koşul oluşmadı ve gelecek beş yıllık dönemde Türkiye’nin Avrupa Birliði’ne üyeliði olmayacak” dedi.
DEÐÝŞÝMÝN ADRESÝ MELANCHON MU?
Salonlardan çıkarak açık alanda mitingi ilk olarak başlatan Melanchon’un Cumartesi günü Marsilya’da gerçekleştirdiði mitinge 120 bini aşkın kişi katıldı. Pazar günü ise Pau kentinde binlerce kişinin katıldıðı bir piknik yaptı. Seçimlerde üçüncü sırada gelmeyi uman Melanchon’a göre “vatandaş başkaldırısı başladı”. Sendikalarla birlikte “birlik ve güç” için büyük bir 1 Mayıs yürüyüşüne de hazır olduðunu ifade eden Melanchon, seçimlerde her ne kadar üçüncü veya dördüncü gelse de, “deðişimin adresi” olarak görülmeyi başardı. BVA anketine göre Fransızların yüzde 60’ı “deðişimin adayının” Melanchon olduðunu düşünüyor. Bu oran Hollande için yüzde 53 düzeyinde.
Dış politika bu seçimlerin en büyük eksiklerinden biri olarak dikkat çekiyor. Özellikle Ortadoðu’ya müdahalenin yaşandıðı bir sırada adayların dış politikaya ilişkin programları ve fikirleri tartışılmadı. Ancak Sol Cephe, Kürt sorununa ilişkin en fazla yakınlık gösteren ve girişimlerde bulunan grupları içerisinde barındırıyor. Bunların başında da Komünist Parti geliyor.
ANF NEWS AGENCY
Seçimlerin ilk turu 22 Nisan’da, ikinci turu 6 Mayıs’ta yapılacak. Ülkenin neredeyse tek gündemi seçimler. Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, son beş yıllık görev süresi boyunca ekonomik, siyasi ve diplomatik alanda başarısız bir bilanço ortaya çıkardı. Ýçerde hiç olmadıðı kadar tepki toplayan Sarkozy, dış politikada da özellikle Libya’ya yönelik savaşta kirli ilişkileri gün yüzüne vurdu.
Etrafındaki birçok yakın dostu yolsuzluk soruşturmalarının hedefi olurken, 1994’de Eduard Balladur’un cumhurbaşkanlıðı kampanyasının sözcülüðünü yaptıðı dönem ile 2007’de kendi kampanyasını yürütürken kullanılan paranın kaynaðı konusunda şüpheler var. 2007’deki kampanyanın hem milyarder Lilian Bettencourt ile NATO operasyonunda katledilen Libya lideri Muammer Kaddafi tarafından finanse edildiði konusunda ciddi belgeler ortaya çıktı. Bununla birlikte hakkında dava açılan ve adli denetimde bulunan tüccarı Ziad Takieddine ile olan “kirli ilişkileri” de soruşturuluyor.
SALONLARDAN AÇIK ALAN MÝTÝNGLERÝNE…
Bu seçimlerin öncekilerden farklı bir yanı da adayların, artık salonlardan çıkarak açık alanlarında seçmenlere seslenmesi oldu. Buna öncülük eden radikal solun adayı Jean-Luc Melanchon oldu. Sarkozy’nin külfetli seçim kampanyasına karşılık Melanchon, meydanları dolduran onbinlere hitap etmeyi tercih etti.
Mevcut durumda adaylar özellikle sandıða gitmeyeceði tahmin edilen yüzde 30’luk kesime hitap ediyor. Yapılan son Ifop anketine göre seçmenlerin sadece yüzde 71’i sandıða gideceðini söylüyor. 2007’deki seçimlerin ilk turunda sandıða gitmeyenlerin oranı yüzde 16 olarak kayda geçmişti.
RADÝKAL SOLUN ADAYINDAN BÜYÜK ÇIKIŞ
Aralarında Komünist Parti’nin de olduðu çok sayıda oluşumun bir araya geldiði Sol Cephe’nin adayı Melanchon, sol tabanda büyük bir dinamik ve heyecan oluşturmuş görünüyor. Ocak ayında anketlerin çoðunluðu Melanchon’un oy oranını yüzde 6.5 olarak gösteriyordu. Oysa CSA kuruluşunun son anketine göre bu oran yüzde 17’ye çıktı. Diðer bir ifadeyle, Melanchon’un oyları aşırı saðcı Marine Le Pen’i de geçerek üçüncü güç olduðu görülüyor. Ancak Melanchon anketlerin bir dinamik oluşturduðunu kabul etmekle birlikte, bunlara olan güvensizliðini de her fırsatta ortaya koyuyor.
Birinci turda çoðu anket Sosyalist Parti’nin adayı François Hollande’ın oyların çoðunu alacaðını gösterse de, Sarkozy ile arasındaki fark bir-iki puan olarak ifade ediliyor. Daha çok yüzde 26 ile yüzde 29 arasında deðişen, bazılarında Sarkozy’nin önde olduðu bir tablo var. Ancak ikinci turda Hollande’ın geniş bir şekilde önde yer aldıðı, 10 ila 14 puana varan fark attıðı anketlere yansıyor.
SARKOZY CEPHESÝNDE BÜYÜK KORKU
Pazar günü iki büyük miting gerçekleşti. Biri Sarkozy’nin, diðeri Hollande’ın. Her biri 100 bini aşkın kitleyi miting alanına topladı. Ancak arada bir fark var: Sarkozy’nin onbinleri topladıðı miting, ne kendisinin ne de partisinin endişelerini daðıtmaya yetmedi. Miting alanı olarak, 6 Mayıs 2007’de zaferini kutladıðı Paris’teki Concorde meydanını seçen Sarkozy, “Sessiz Fransa’ya” seslendi. Liberation gazetesinden Nicolas Demorand, “Sarkozy’nin sihri artık işlemiyor, yenilgi korkusu saða yerleşti” derken, komünist L’Humanite gazetesinden Michel Guilloux, sokakların “muhteşem bir defol” dediðini yazdı. Gazete, Concorde’daki mitingin “Çanlar kimin için çalıyor”un bir temsili olduðuna işaret etti. Sud-Oest gazetesinde ise Bruno Dive, “Sarkozy belki de görüntü savaşını kaybetti” yorumunda bulundu.
ÝBRE HOLLANDE’DAN YANA
Liberation’dan Gregoire Biseau ve Antoine Guiral’ın imzasını taşıyan bir diðer yazıda, Fransa’da saðın sokakları sevmediðine dikkat çekildikten sonra, “Eðer iniyorsa, bir tehlike var” tespitinde bulunuyor.
François Hollande, Sarkozy ile aynı gün 100 bini aşkın kişiyi topladı, Château de Vincennes’i miting adresi olarak belirledi. 50 dakika konuşan Hollande, Sarkozy’nin kendi şahsına ve programına yönelik eleştirilerine dikkat çekerek “Hiçbir şeyden korkmayın. Kuşkusuz her şeyi yapmaya hazırlar ama biz de Fransa’yı yönetmeye hazırız” dedi. Hollande, “Bizden sonra ‘kaos’ olacak diyorlar. Hayır, onlardan sonra deðişim olacak” diye ekledi. Sosyalist Parti’nin etkili isimlerinden Laurent Fabius, solun zaferi için “Olacaðı zaman olur” diyor.
HOLLANDE: GELECEK BEŞ YIL TÜRKÝYE AB’YE ÜYE OLMAYACAK
Hollande’ın Türkiye’nin AB’ye üyeliðinin savunucusu olmadıðı ve bir pozisyon almadıðı da anlaşılıyor. France 2 televizyon kanalındaki bir programda konu hakkında görüşünü belirten Hollande, “Bugün, yıllardan beridir süren bir müzakere süreci var. Ama henüz hiçbir büyük koşul oluşmadı ve gelecek beş yıllık dönemde Türkiye’nin Avrupa Birliði’ne üyeliði olmayacak” dedi.
DEÐÝŞÝMÝN ADRESÝ MELANCHON MU?
Salonlardan çıkarak açık alanda mitingi ilk olarak başlatan Melanchon’un Cumartesi günü Marsilya’da gerçekleştirdiði mitinge 120 bini aşkın kişi katıldı. Pazar günü ise Pau kentinde binlerce kişinin katıldıðı bir piknik yaptı. Seçimlerde üçüncü sırada gelmeyi uman Melanchon’a göre “vatandaş başkaldırısı başladı”. Sendikalarla birlikte “birlik ve güç” için büyük bir 1 Mayıs yürüyüşüne de hazır olduðunu ifade eden Melanchon, seçimlerde her ne kadar üçüncü veya dördüncü gelse de, “deðişimin adresi” olarak görülmeyi başardı. BVA anketine göre Fransızların yüzde 60’ı “deðişimin adayının” Melanchon olduðunu düşünüyor. Bu oran Hollande için yüzde 53 düzeyinde.
Dış politika bu seçimlerin en büyük eksiklerinden biri olarak dikkat çekiyor. Özellikle Ortadoðu’ya müdahalenin yaşandıðı bir sırada adayların dış politikaya ilişkin programları ve fikirleri tartışılmadı. Ancak Sol Cephe, Kürt sorununa ilişkin en fazla yakınlık gösteren ve girişimlerde bulunan grupları içerisinde barındırıyor. Bunların başında da Komünist Parti geliyor.
ANF NEWS AGENCY
