‘Arka cephe’de direnişin çadır kent yüzü

‘Arka cephe’de direnişin çadır kent yüzü

DAİŞ’in Kobanê’yi işgal girişimi sonucu yurtlarını terk ederek zorlu bir yolcuğun ardından sınırın Suruç tarafına geçen yaklaşık 190 bin sivilin barınma sorunu, hemen başlatılan çalışma sonucu ciddi anlamda çözüme kavuşturuldu. Kimi Kobanêliler, yakınlarının veya evlerini açanların yanına yerleşirken, 10 bini aşkın insan ise kısıtlı imkanlara rağmen kurulan 5 çadır kente yerleştirildi. Kobanêliler burada da kantonlarında uyguladıkları sistemin benzeri meclisleşmeye giderek düzenlerini oturtmaya çalışırken, devletin engellemelerine rağmen seferberlik ruhuyla sorunlar aşılmaya çalışılıyor.

Rojava'nın Kobanê Kantonu'na Temmuz ayında saldırı dalgası başlatan, ancak YPG/YPJ savaşçılarının büyük direnişi sonucu geri çekilen DAİŞ çetelerinin, 15 Eylül'de üç cepheden başlattığı işgal girişimine karşı sürdürülen kahramanca mücadele 100'üncü gününü karşılamaya hazırlanıyor. Hemen her günü farklı bir kahramanlık hikayesini barındıran direnişle birlikte trajediler de yaşandı. Savaşın başlaması ile Kobanê ve köylerinden evlerini, ekili arazilerini, kurulu düzenlerini bırakıp göç etmek zorunda kalan yaklaşık 190 bin sivil, Eylül ayının kavurucu sıcağında Suruç tarafına doğru zorlu yolculuğa çıktı. Yanlarına en fazla birkaç parça eşyayı alabilen, kadın, çocuk ve yaşlılar, 20 Eylül'de başlayan göç dalgasında Türk askerleri tarafından günlerce Mürşitpınar Sınır Kapısı'nda bekletildi.

Geçişlerine izin verilmeyen Kobanêliler, çöl sıcağında bir kaç gün bekletildikten sonra, girişimler sonucu uzun kontrollerin ardından Suruç tarafına geçebildi. Yaklaşık bir hafta süren geçişlerde ortaya çıkan manzara yürekleri sızlatırken, sınırı geçmeye çalışanlar arasında bulunan 7 Kobanêli çocuk mayın patlaması sonucu ağır yaralandı, 25 Eylül günü ise Mazhar Mahmud adlı çocuk mayın patlaması sonucu yaşamını yitirdi. Yine asker ve polis saldırılarında da çok sayıda Kobanêli yaralandı. Suruç'a geçen Kobanêlilere ilk yardım gönüllüler tarafından yapılırken ilçeye getirilen çete saldırısı mağduru halk, ilk etapta belediyeye ait binalar, taziye evi, düğün salonu, cami gibi yerlere yerleştirildi. Yine yüzlerce aile de kendilerine kucak açan Suruçluların evlerine misafir oldu. İşte gün gün Kobanê’nin geri cephesi olan Suruç’ta yaşananlar.

ÇADIR KENTLER EL BİRLİĞİ İLE İNŞA EDİLDİ

Göç edenlerin sayısının artması ile birlikte DBP'li belediyeler öncülüğünde Kobanêliler için çadır kentler inşa edilmeye başlandı. Gönüllü olarak çadır kent inşasında çalışmak üzere Suruç'a gelenlerin de yardımıyla, kriz masasının koordinasyonu ile başlanan çalışmalarda göçle gelenlerin Kobanê çetelerden arındırılana kadar barınabilmeleri için hazırlanan çadır kentler orta ölçekteki birer ilçe gibi inşa edildi. Kürt ve Türklerin yanı sıra Avrupa başta olmak dünyanın birçok yerinden insanların katıldığı çalışma ile el birliğiyle yapılan çadır kentlerde Kobanêlilerin tüm ihtiyaçlarının giderilmesi için kollar sıvandı. Geçişlerin başladığı ilk günlerde bizzat Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından sık sık dillendirilen, yine birçok siyasetçi ve devlet yetkilisi tarafından dillerden düşürülmeyen "Kobanêli yurttaşlarımıza kucak açtık" söylemi ile karşılaşan Kobanêlilerin yaşadığı durum, bunun hiç de böyle olmadığını, aksine kucak açanın sınırın bu yakasındaki kardeşleri olduğunu ortaya koydu.

İLK KURULAN ÇADIR KENT KOBANÊ

Hızla başlanan çalışmalarda kurulan 217 çadırlı Kobanê Çadır Kenti'ne bin 500 kişi yerleştirildi. Elektrikleri çekilen, kalorifer peteğiyle ısıtması yapılan çadır kentte, su depoları, tuvalet, banyo, mutfak da oluşturuldu. 6-10 yaş arası çocuklara eğitimin verildiği çadır kentte bulunan ambarlarda ise kültür sanat faaliyetleri çeşitli kurslar da veriliyor.

KOBANÊ SİSTEMİ SİSTEMİ ÇADIR KENTLERE DE TAŞINDI

İkinci olarak kurulan Rojava Çadır Kenti'nde ise 110 çadırda bin 100 kişi kalıyor. 0-3 yaş çocuk sayısının 443 olduğu çadır kentte, bebeklere günlük mama dağıtımı yapılıyor. Temizlik ve günlük ihtiyaçlar için Kobanêlilerden oluşan komisyonun yanı sıra, kadın sorunlarının giderilmesi için de kadın meclisi oluşturuldu. Yer izolasyonunun yapıldığı Rojava Çadır Kent'te, kurulan eğitim çadırında ise 200'e yakın öğrenci eğitim görürken, burada hem kreş hem de okul hizmeti veriliyor. Eğitimi Rojavalı öğretmenlerin anadilde verdiği eğitim çadırında, tiyatro ekibi de kuruldu. “Mala jinen karker” adlı kadın atölyesinde ise çadır kentteki kadınlar, hem kıyafet ihtiyaçlarını karşılıyor hem de Kobanêli çocuklar için pijama üretiyor.

SUPHİ NEJAT AĞIRNASLI ÇADIR KENTİ

Kobanê'nin Miştenur Tepesi direnişinde yaşamını yitiren MLKP savaşçısı Nejat Suphi Ağırnaslı'nın adının verildiği çadır kentte ise 100 çadır ve buğday fabrikasına ait 3 ambarda bin 100 kişi barınıyor. Burada da çocuklar için eğitim çadırı ve kreş hizmeti veriliyor.

ARİN MİRKAN ÇADIR KENTİ

Kobanê'de fedai eylem sonucu yaşamını yitiren YPJ'li Arin Mirkan'ın adının verildiği çadır kentte ise toplam 3 bin 37 kişi kalıyor. 14 mahalle şeklinde düzenlenen çadır kentte, temizlik ve günlük ihtiyaçlar gibi faaliyetler için Kobanêliler’den oluşan komisyonlar oluşturuldu. Ayrıca mahalle temsilcilerinin de bulunduğu çadır kentte, toplam 456 küçük çadır ve 3 büyük çadır bulunuyor.

KADER ORTAKAYA ÇADIR KENTİNE HALEN ELEKTRİK VERİLMEDİ

Son olarak ise Kobanê direnişine katılmak amacıyla sınırı geçmeye çalışırken, askerler tarafından infaz edilen Kader Ortakaya'nın adının verildiği çadır kent inşa edildi. 383 çadırın bulunduğu ve 3 bin 156 kişinin barındığı çadır kentte, pamuk ve mevsimlik tarım işçiliği için giden Kobanêlilerin dönmesiyle barınma ortaya çıkan barınma sorunu yaşanıyor. Ailelerin, kendi imkanlarıyla çadır kentin yanında bulunan boş alana derme çatma 114 çadır kurması nedeniyle, kentin kapasitesinde zorlanmalar yaşanıyor. Hala elektriğin bulunmadığı çadır kentte, DEDAŞ'ın çalışma başlatmaması nedeniyle Kobanêliler mağdur ediliyor. Isınma sorununun baş gösterdiği çadır kentin yanında bulunan 114 çadırlık kaçak bölümde de yer izolasyonu olmadığından sık sık hastalananlar oluyor.

10 BİN KAPASİTELİ ÇADIR KENTE VALİLİK ENGELİ

Suruç'un Külünçe köyü yakınlarında 10 bin Kobanêlinin barınması için başlatılan ve alt yapısı tamamlandıktan sonra çadır kurma aşamasına gelindiğinde ise Urfa Valiliği'nin kararı sonucu çalışma durduruldu. Engellemenin aşılması için girişimler sürerken, Suruç Belediyesi, Heyva Sora a Kurdistan’ın desteği ile çadır kentin açılması için engelleri kaldırma konusunda kararlı olduklarını açıkladı.

SURUÇ KÖY VE MAHALLELERİNDE KALAN KOBANÊLİLER

Çadır kentlerde kalan Kobanêlilerin dışında 40 bini aşkın insan da kent dışında baraka, inşaat, dükkan, köy ve Suruç halkının evlerinde yaşamlarını idame ettiriyor. Gıda dağıtımı mahalle ve köylerde aylık yapılan Kobanêlilerin, temizlik malzemeleri, gıda, bebek bezi, mama, soba, yatak gibi ihtiyaçları da oluşturulan komisyonlar aracılığıyla gideriliyor.

AFAD ÇADIRLARI CEZAEVİNİ ARATMIYOR

Belediye, DTK ve DBP ile yardım kuruluşlarının desteğiyle kurulan çadır kentlerin yanı sıra bir kısım Kobanêliler de AFAD'ın çadırlarında kalıyor. YİBO'da kurulan çadır kentte 5 ile 6 bin arasında Kobanêli kalırken, adeta açık cezaevi sisteminin uygulandığı bu çadır kentlere, girişler yasak. Kobanêli çocuklara anadillerinde değil de Arapça ve Türkçe eğitim veriliyor. Tarihi geçmiş gıdaların verilmesi, çadır kentte kalanlara kötü davranılması, kötü malzemelerin verilmesi ile sık sık gündeme gelen AFAD çadırlarındaki durum günlük yaşamın sürdürülmesinde ciddi sorunları içinde barındırıyor.

SURUÇ BELEDİYESİ’NE POLİS BASKINI

Öte yandan 2 Aralık günü Kobanelilere hizmet veren Suruç Belediyesi'ne ait Aligor ek hizmet binası gece yarısından sonra onlarca zırhlı araç eşliğinde asker ve polis tarafından basıldı. Baskında binada kalan yaşlı ve çocukların bulunduğu onlarca kişi tek tek sorgulandı ve kimliklerine el konuldu. Kobanêlilere dönük devlet tarafından baskılar her geçen gün artarak devam ederken, en son 2 Aralık günü bağ evinde AFAD kayıtlarında ismi bulunan ve tedavi gören 6'si yaralı bir ev sahibi 3 refakatçi olmak üzere 10 kişi gözaltına alınarak tutuklandı. Rojava Kriz Koordinasyonu ise yayınladığı raporda sadece Aralık ayında 33 yaralının gözaltına alındığını açıkladı.

KADIN MECLİSLERİ İLE YAŞAM YENİDEN İNŞA EDİLİYOR

"Rojava devrimi kadın devrimidir" diyen Kobanêli kadınlar başta çadır kentler olmak üzerine mahalle ve köylerde kadın meclisleri kurdu. Kadın sorunlarının tartışılık çözüm üretildiği meclislerde, ortak yaşam bulundukları alanlarda yeniden inşa ediliyor.

SAĞLIK SORUNLARI GÖNÜLLÜ HEKİMLERCE KARŞILANIYOR

Kobanêlilerin sağlık ihtiyaçları ise SES, TTB ve DTK Sağlık Meclisi gönüllülerinden oluşan sağlık emekçileri ve tıp öğrencileri tarafından karşılanıyor. Düzenli bir şekilde sağlık taraması yapılırken, gezici sağlık çalışanları da sık sık çadır kentlerde sağlık taramaları yapıyor, sağlık revirinde poliklinik hizmeti veriyor. Yine ecza odaları ve sivil toplum örgütlerinin katkıları ile toplanan ilaçlar tedavi amaçlı Kobanêlilere veriliyor. Sağlık çalışmaları, sağlık hizmetlerinin yanı sıra koruyucu sağlık hizmetleri ve yaşam alanlarının sağlıklı hale getirilmesini de kapsıyor. Belediye, siyasi partiler ve STK’lardan oluşan Suruç Kobanê Koordinasyonu ile birlikte çalışma yürütülürken, zaman zaman yaşanan aksaklıkların giderilmesi için girişimler de sürdürülüyor. Son dönemde Kobanêlilere AFAD tarafından kimlik kartları çıkartılmış ve kamuya ait sağlık kurumlarında muayene olabilme imkanı tanınmış olsa da ilaçlar için yüzde 20 katılım payı ve reçete başı 3 TL ödeme zorunluluğu getirilmesi, hiçbir imkanı olmayan Kobanêlileri zor durumda bırakıyor.

GÖNÜLLÜ SAĞLIK HİZMETİ

Bu nedenle kamu sağlık kurumlarına gitmek yerine gönüllü sağlık hizmeti sunan revirlere başvuru daha fazla oluyor. Savaşın başladığı ilk günden itibaren Suruç Devlet Hastanesi’nde cerrahi branşlar başta olmak üzere çok sayıda gönüllü hekim ve sağlık personeli de takviye edildi. Yine yerel yönetimler ve STK’lara ait ambulanslarla yaralı ve hasta taşınmasına katkı sunuldu. Havaların soğuk ve yaşam koşullarında kaynaklı bağışıklık sistemlerinin zayıflaması nedeniyle, bronşit, ishal, solunum yolu enfeksiyonlarında artış yaşanırken, çok sayıda kişide uyuz, dermatit, bit, mantar gibi rahatsızlıklar baş gösterdi. Hasta olan Kobanêlilerin muayene ve tedavilerinde halen ciddi sorunlar yaşanıyor.

ANADİLDE EĞİTİM

Eğitim çalışmaları da gönüllü ordusu tarafından yapılırken, 5 çadır kentte Kobanêli öğretmenler tarafından anadilde eğitim veriliyor. Kobanêli çocuklar için 0-3 yaş arası kreş eğitimi verilirken, 6 ile 10 arasındaki çocuklara da Latin alfabeyle anadilde eğitim veriyor. Eğitim Sen ve HDK Eğitim Meclisi'nin de gönüllü eğitim verdiği çadır kentte, Barış İçin Eğitim Girişimi de saldırılarının ardından yurtlarını terk eden Kobanêli çocukların anadillerinde, kendi öğretmenlerinden ve kendi müfredatlarından eğitim görebilecekleri okulu kurmaya hazırlanıyor.

YARDIM SEFERBERLİĞİ SÜDÜYOR

Suruç'a sığınan Kobanêliler için her gün Kuzey ve Güney Kürdistan’ın yanı sıra Türkiye ve dünyanın birçok yerinden yardımlar gelmeye devam ediyor. Çadır kentlere ve depolara getirilen yardımlar, gönüllüler ordusu tarafından dağıtılıyor. Belediyeler, Kızılay ve yurttaşların yardımıyla günlük 3 öğün yemek ve çocuk maması dağıtımı da yapılıyor. Tüm yardımlara rağmen halen, çocuk maması, günlük su ve yumurta, taze sebze ve meyve, giysi, iç çamaşırı ve kışlık ayakkabı ile çorap, yangın tüpü gibi ihtiyaçlar da giderilmeyi bekliyor.