HDP: Yeni yaşam için özgürlüğü örgütlüyoruz

HDP: Yeni yaşam için özgürlüğü örgütlüyoruz

"Yeni yaşam için özgürlüğü örgütlüyoruz" sloganıyla ilçe kongreleri sürecini tamamlayan HDP'nin eş genel başkanları, yaptıkları kitlesel ve coşkulu bir toplantı ile adeta seçim startını verdi. Eş Başkan Yüksekdağ, halkların değişim ve dönüşüm ihtiyacını sadece HDP'nin karşılabileceğine dikkat çekerken, Eş Başkan Demirtaş, "Bütün Ortadoğu dengelerini değiştirebilecek bir gücü açığa çıkartabiliriz. Rojava Devrimi'nin heyecanını, Trakya'ya, Ege'ye taşıyabiliriz. Bu salondaki renkliliği tüm Türkiye'ye yayabiliriz" dedi.
HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, "Yeni yaşam için özgürlüğü örgütlüyoruz" sloganıyla örgütlenme sürecini ve kongrelerini tamamlayan HDP'nin çalışmalarına ve son siyasal gelişmelere ilişkin İstanbul'da basın toplantısı düzenledi.
Şişli Kültür Merkezi'ndeki basın toplantısına HDP ve HDK yöneticileri ile bileşen partilerin yöneticileri katıldı. İlginin yüksek olduğu toplantıda, salona, "Demokratik cumhuriyet, ortak vatan, demokratik ulus", "Özgür kadınla demokratik ulusa", "Sosyal güvence, sendika, grev her emekçinin hakkıdır", "Kobane direnişini selamlıyoruz", "Hasta tutsaklar insanlık ayıbıdır", "Düşlerimizin büyüklüğü kadar özgürüz" yazılı pankartlar asıldı. 
Kobane direnişi, "Biji berxwedane Kobane" sloganları ve alkışlarla selamlandı. Sinevizyon gösterimi ile HDP'nin çalışmaları anlatıldı. 
'YENİ BAŞLANGIÇ İÇİN BULUŞUYORUZ'
Toplantıda ilk sözü alan HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında aynı salonda geniş katılımlı bir toplantı yaptıklarını hatırlattı, "Bugün yine yüreklerimizi, güçlerimizi birleştirek yeni bir başlangıç için buluşuyoruz" dedi. 
HDP'nin tüm halklarla birlikte geliştirdiği yürüyüşte yeni bir eşiğe geldiğine dikkat çeken Yüksekdağ, "Sadece partimiz değil, tüm ezilenler, tüm halklar yeni bir eşikte. Geçmişten geleceğe uzanan bir eşikteyiz. 'Özgürlüğü örgütlüyoruz' sloganıyla ilçe kongre süreçlerini tamamladık. Bu süreç herhangi bir partinin kongre süreci olarak tanımlanamaz. Aslında yeni yaşamı örgütlüyoruz" diye konuştu.
Türkiye halklarının değişim istek ve ihtiyacının çok güçlü olduğunu vurgulayan Yüksekdağ, çözüm bekleyen sorunlara dikkat çekerek, "Ancak mevcut siyasi mekanizmalar bu sorunlara yanıt olamıyor" dedi. Hükümetin kendi egemenliğini sağlamlaştırmak dışında hiçbir önceliğinin olmadığını altını çizen Yüksekdağ, "Halkımızın bütün özgürlük talepleri karşısında tekçi zihniyetini koruma temeli ön plana çıkıyor" diye konuştu.
'ROJAVA'DA AÇILAN YENİ YAŞAM YOLUNUN YOLCULARIYIZ'
Yüksekdağ, Ortadoğu'da emperyalistler ve bölgenin gerici devletleri tarafından desteklenen DAİŞ saldırılarını hatırlattı ve ekledi: "IŞİD'in merkezinde durduğu emperyalist odakların bu karanlığına karşı halkların özgücüne dayalı bir ışık kendini gösteriyor. Bu ışığı Rojava görüyoruz. Kobane'de savunulan kantonlar bütün bölge halklarının eşit ve özgür birlikte yaşama umudunu göteriyor. Yeni yaşamın ilk filizleri Rojava'da atıldı. Rojava'da açılan yeni yaşam yolunun yolcularıyız. Türkiye'de açılan ve HDP ile sembolize olan yeni yolun yolcularıyız. Halkların istediği değişim bu yoldan ilerleyerek sağlanacak. HDP değişimi sağlayak tek güçtür. Değişimin gücü halklarımızın mücadelesi olacaktır.  Yeniden yapılanma hareketini Türkiye'nin yeniden yapılanma hareketine dönüştürmek mümkün. Gelin birlikte yürüyelim, gelin birlikte özgürlüğü örgütleyelim."
Yüksekdağ'ın ardından söz alan Demirtaş, "Yeni yaşama bugün itirabiyle parti olarak hazır hissediyorsak halk zaten hazırdır. Son cumhurbaşkanı seçiminin bize verdiği mesaj budur" dedi.
'ÜLKEYİ TEK ADAM YÖNETİYOR'
"Ülkeyi parlamento ve hükümet yönetmiyor" diyen Demirtaş, Erdoğan'a işaret ederek, "Tek adam tek başına ülkenin en önemli korularında karar verme yetkisini kendinde görüyor" diye konuştu.
Türkiye'de daha da despotik bir yönetimin oluşmasını engellemenin tek alternatifinin HDP olduğunun altını çizen Demirtaş, şöyle konuştu: "Ezilenler, yoksullar, Kürtler, Ermeniler, Süryaniler, kadınlar, gençler bugüne kadar yönetimde olamadı. Parlamentoda halklar temsil edildi ancak halkın iktidarını kuramadık. Bugünden başlayarak bunun olanaklı olduğunu ispatlayabiliriz. Çalışmaya hemen bu salondan çıkar çıkmaz başlayarak, demokratik bir halk iktidarının mümkün olduğunu gösterebiliriz. Halklarımızı yolsuzluk bataklığındaki eli kanlı bir iktidara mahkum edemeyiz. Doğru bir söylem ve eylemle Türkiye'de alternatif halk iktidarını çıkarma sorumluluğumuz var."
Erdoğan'ın bin odalı ak sarayını hatırlatan Demirtaş, "Bin odalı saraylarının her birinde bin telaş var. Emin olun, 'Keşke daha az oda yapsaydım' diyor. Her bir oda panik odası olacak. Kaçacak oda bulamayacak. Siz kadınlar, ki sizin fıtratınızda vardır, sarayları yıkacaksınız" dedi.
Demirtaş'ın sözleri, kadınlar tarafından "Jin, jiyan, azadi" sloganları ile karşılandı.
Kuzey ormanlarından Yırca'ya, Hasankeyf'ten Karadeniz'e iktidarın uyguladığı neoliberal politikaların halklar için büyük bir yıkım getirdiğini belirten Demirtaş, "Bu yıkıma kalkınma modeli diyerek bize bir dehaymış gibi sunuyor. Oysa dünyanın her yerinde bunun adı neoliberal kapitalist sistemdir. HDP iktidarı bu anlayışı önemli ölçede değiştirecek güce sahiptir. İnsanların kendi yaşam alanlarında yaşayabileceği, terk etmek zorunda  kalmayacağı projeler geliştireceğiz. HDP'nin Türkiye'ye sunacağı en önemli şey bu olacaktır" dedi.
Erdoğan'ın gittiği her yerde kanal projesi ve 3. köprüyü anlattığını belirten Demirtaş, şöyle konuştu: "İstanbul'u kapitalizmin mabedi haline getirmek istiyor. Bütün bu suçlarını örtmek için bir formül de bulmuş sultan. Cami yapmak. Bin odalı saray mı yaptın, yanına cami yap. Ağaç mı kestin Çamlıca'ya cami yap. Ezilenler iktidarını elinden mi alacak, Küba'ya cami yap. Ancak tüm bu camilerde günde beş vakit namaz da kılsan, o camiler senin günahlarını temizleyemez.  Önümüzdeki seçim bu açıdan kritik bir seçim. Bütün ortadoğu dengelerini değiştirebilecek bir gücü açığa çıkartabiliriz. Rojava Devrimi'nin heyecanını, Trakya'ya, Ege'ye taşıyabiliriz. Bu salondaki renkliliği tüm Türkiye'ye yayabiliriz."
DEMİRTAŞ AKP VE CHP SEÇMENİNE SESLENDİ
Demirtaş, bugüne kadar AKP ve CHP'ye oy verenlere de seslendi, "HDP, bir kişinin, sultanın partisi değildir. Halkların gerçek demokratik partisidir. Bu partiyi hep birlikte kurduk. Kongrelerimizin yapıldığı her yerde partimizin kapıları herkese açıktır. HDP'de yönetici olmak için para pula gerek yok. Ankara'da dayınızın olması gerekmiyor. İki şeye ihtiyaç var. Birincisi, partinin programına ve ilkelerine bağlılık. İkincisi de mangal gibi bir yürek. O da sizlerle var. Türkiye'de tekçi dayatmacı bu idari modeli değiştirip, demokratik katılımcı özerk bir modeli kurmak için bu seçimler başlangıç olacak."
'YÜZDE 10 BARAJINI AŞACAĞIZ'
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş açıklamaların tamamlanmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Demirtaş, seçim barajı ile ilgili bir soru üzerine, "Yüzde 10 barajını aşacağız. Öyle bir aşacağız ki, bir daha baraj tartışması olmayacak" dedi. Seçim barajının sadece HDP'nin değil birçok partinin sorunu olduğunu kaydeden Demirtaş, AKP'nin barajı ısrarla savunduğunu belirtti, "Darbenin nimetlerinden bu kadar çok faydalanmış bir iktidar yoktur" dedi.
Demirtaş, izleme kurulu ile ilgili soruya, "CHP'nin izleme kuruluna dahil olması sürecin selameti açısından önemlidir" yanıtını verdi. Başka bir soru üzerine yol haritasının kendilerine sunulmadığını hatırlatan Demirtaş, İmralı heyetine DTK Eş Başkanı Hatip Dicle'nin de dahil edileceğini söyledi, "DÖKH'ten Ceylan Bağrıyanık'ın da heyette olması için ısrarcıyız. Bu konuda olumlu ya da olumsuz bir dönüş olmadı" dedi.
Demirtaş, MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin Dersim ziyareti için ise "Her siyasi parti istediği yerde siyaset yapabilmeli.  Ancak, Bahçeli'nin ziyareti, Başbakan'ın provokasyonunun ardından Dersimlilere meydan okumaya dönüştüğü için halk da protesto ediyor. Halkın, '37-38'de başlayan acısını görmezden gelip, bunlara dönük hakaretvari bir dil kullanıp, Dersimlilerin inançlarına hakaret ettikten sonra bunu bir de Dersim'de tekrarlamak insanları tahrik etmektir. Hem Başbakan hem de Bahçeli ortak bir provokasyon yaratma peşindedir. Dersim'in acısı üzerinden bu siyasi çirkinliğe son verilmelidir" diye konuştu.