Şikayetçi olarak gittiği karakolda darp edildi

Şikayetçi olarak gittiği karakolda darp edildi

Turan Yılmaz’ın, şikayetçi olarak gittiği Kasımpaşa Polis Merkezi’nde bir sivil polis tarafından feci şekilde darp edildiği ortaya çıktı. Maruz kaldığı darptan ötürü beyin kanaması geçiren ve halen tedavi gören Yılmaz ANF’ye konuştu. Kasımpaşa Polis Merkezi hakkında suç duyurusunda bulunmasına rağmen 3 aydır dava açılmadığına dikkat çeken Yılmaz, kendisini darp eden polis cezalandırılana kadar bu işin peşini bırakmayacağını söyledi.

Polise verilen yetkiler daha da artırılmaya çalışılırken, Türkiye’de her gün yeni bir polis şiddeti haberi geliyor. Bu polis terörünün mağdurlarından biri de 32 yaşındaki Turan Yılmaz. Dizilerde konuk oyunculuk yaparak hayatını kazanan Yılmaz’ın Ağustos ayında şikayetçi olarak gittiği Kasımpaşa Polis Merkezi’nde beyin kanaması geçirene kadar darp edildiği ortaya çıktı. Uzun süre tedavi gören, yaşadığı şiddet ve haksızlığın travmasını halen üzerinden atamayan Yılmaz’ın tek istediği kendisini darp eden sivil polisin cezalandırılması.

GASP GİRİŞİMİ YETMEDİ, POLİS DE SALDIRDI

Her şey 10 Ağustos 2014 tarihinde Şişhane otobüs durağında bekleyen Turan Yılmaz’ın yanına gelen bir şahsın önce sigara istemesi, daha sonra da bıçak çekerek telefonunu ve parasını gasp etmeye çalışmasıyla başladı. Can havliyle 155’i araması üzerine olay yerine gelen bir polis ekibi tarafından Kasımpaşa Polis Merkezine götürüldüğünü belirten Yılmaz, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Şikayetçi olmak için beklerken, daha sonra isminin Mustafa olduğunu öğrendiğim bir sivil polis oraya neden geldiğimi sordu. Yaşadıklarımı anlatırken, ‘Şişhane gibi işlek bir yerde güpegündüz gasp mı olurmuş lan, ne yalan söylüyorsun’ diyerek sağ bacağımın kaval kemiğine bir tekme attı. Ne yapıyorsun dememe kalmadan, kolumdan tutup beni kameranın görmediği koridora çekti ve orada darp etmeye başladı. O esnada yanımıza gelen üniformalı bir polis de bana ‘sinkaflı’ küfürler etti. Onu uyardığımda beni darp eden polis bu kez başımı duvara vurunca kendimi kaybettim. Baygınlık geçirdiğimi gören aynı polis, yüzde doksan değişerek, ‘Dur su getireyim de kendine gel’ dedi ve şikayetimi almadan beni geldiğim ekiple bu kez Taksim Polis Merkez Amirliği’ne yönlendirdi. Orada ise şikayetimi dahi almayan polisler ‘Savcıya git’ diyerek beni başlarından savdı. Baş ağrısından ayakta duramadığım için, polis böyleyse savcı nasıldır kim bilir diyerek eve dönmeye karar verdim.”

Baş ağrılarının giderek şiddetlenmesi ve kan kusmaya başlayınca, Şişli Etfal Eğitim Hastanesi’ne giden Yılmaz, orada yapılan tetkikler sonucunda beyin kanaması geçirdiğini öğrendi. Acilen kaldırıldığı yoğun bakım ünitesinde 3 gün geçiren Yılmaz, rapor aldıktan sonra Çağlayan Adliyesine gidip Kasımpaşa Polis Merkezi hakkında suç duyurusunda bulundu. Ama 3 aydır şüpheli polis memuru hakkında bir türlü dava açılmadı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesine de başvuran Yılmaz, baş ağrıları nedeniyle artık çalışamadığını, unutkanlık başladığını ve gürültüye tahammülü kalmadığını ifade ederek , “Beni bu duruma düşüren sivil polis cezalandırılana kadar bu işin peşini bırakmayacağım” dedi.