GÖRÜNTÜLÜ

Avrupa’da ‘Hayır’ kampanyası panellerle başladı

Fransa’nın Lyon, Almanya’nın Mannheim, Aachen ile Bonn şehirleri ile İsviçre’nin St.Gallen şehrinde hafta sonu düzenlenen toplantılara yüzlerce kişi katıldı.

LYON'DA HAYIR PLATFORMU TOPLANTISI

Fransa’nın Lyon kentinde yapılan toplantıya HDK Fransa Eş Sözcüsü Zeynep Birsel Ocak’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda kurum ve kuruluş temsilcisi katıldı.

Toplantıda söz alan Zeynep Birsel Ocak yaptığı konuşmada, Türkiye ve Kürdistan'daki siyasi gelişmeler ve referandumla ilgili açıklamalarda bulundu. Referandumda nasıl bir çalışma yürütülmesi gerektiğine ilişkin bilgilendirme yaptı.

Avrupa’da bulunan seçmenlerin seçmen kayıtlarının yapılıp yapılmadığını kontrol etmesi gerektiğine dikkat çeken Birsel Ocak, üzerinde önemle durulması gerekenleri şöyle sıraladı:

“Ev ziyaretlerine gidilmeli, posta kutularına ‘hayır’ kampanyasının bildirileri bırakılmalı

Medya üzerinden yayınlara önem verilmeli, hayır kampanyasını destekleyen parti ve her kurum, kuruluşlarla ilişkiye geçilmeli.”

Zeynep Birsel Ocak, şu anki hayır platformunun geçici olduğunu, hafta içerisinde daha geniş katılımlı, büyük bir kesimle resmi bir ‘’hayır’’ platformunun kurulacağını aktardı. Toplantıda kırmızı çizgilerin, parti bayraklarının olmadığı yalnıza HAYIR yazılı dövizlerin taşındığı bir yürüyüş ve miting düzenlenmesi talep edildi. Toplantı soru cevap bölümüyle sonlandı.

MANNHEİM’DA HAYIR KAMPANYASI BAŞLADI
Mannheim’da hayır kampanyasının startı bir panelle verildi. Kürt Toplum Merkezi’nin ve Ronahi Berivan Kadın Meclisi’nin organize ettiği HAYIR panelinde, Hayır Platformu’nun planlarının halka duyurusu yapıldı.

Kürt Toplum Merkezi Eş Başkanı Cano Yıldız’ın açılış konuşmasının ardından gazeteci Zana Azadi ve HDP Milletvekili Tuba Hezer birer konuşma yaptılar. Zana Azadi günün anlam ve önemine dair bir konuşma yaparken, Tuba Hezer yüzlerce kişinin katıldığı panelde, halkın sorularını yanıtladı. Hezer, “Tek adam rejimine karşı mücadelemizi yükselteceğiz, faşizme karşı çizgimiz nettir” mesajlarını verdi.

Kürt Toplum Merkezi Eş Başkanı Cano Yıldız teknik planlamalarla ilgili olarak halkı bildirdi.

Yıldız, Kürt Toplum Merkezi’nde 55 kişilik bir seçim komisyonunun oluşturulduğunu, hayatın her alanında Hayır’a yönelik mücadeleyi örgütleyeceklerini aktardı.

Panelde HDK Mannheim ve Mannheim Hayır Platformu temsilcileri de hazır bulundu.

AACHEN’DA HAYIR PLATFORMU KURULDU

Almanya'nın Aachen kentinde AKP ve Saray diktatörlüğüne karşı Hayır Platformu kuruldu. Platform; AKM, AGİF, Halkevi, Aachen Kürt Halkevi ve HDK-Aachen bileşenlerinden oluşuyor.

Aachen Hayır Platformu, AKP ve Saray diktatörlüğüne karşı referandumda 'Hayır' çalışmaları için seferberlik ilan etti. OHAL ve kararnamelerine, kadın katliamlarına, taciz ve tecavüzlere, zorunlu din derslerine ve işten atmalara, gözaltı terörlerine, Kürdistan kentlerinin yıkılması ve Kürt halkına yönelik katliama 'hayır' dediklerini belirten Platform üyeleri, kuruluş toplantısında Aachen kentinde 4 Mart günü yürüyüş düzenleyeceklerini duyurdu.

BONN

Almanya’nın Bonn kentinde de “Hayır” kampanyası başlatıldı.

Toplantıda bir konuşma yapan NAV-DEM NRW Eş Sözcüsü Halit Taşkıran, “Bu referandum neden önemli, sonuçları bizi nasıl etkileyecek Kürtler neden ‘HAYIR’ diyor?” sorularını yönelterek başladı.

Türk devletinin kuruluş felsefesinin başlangıcından tekçilik esası üzerinden “Türk-Sünni İslam” azınlığı üzerinden kendini kurumlaştırdığını, başlangıcından tek şef, tek parti dayatmaları ile öteki bütün kimlikleri yok saydığını vurgulayan Taşkıran, geçen zaman içerisinde başta Kürt halkı olmak üzere, verilen mücadele ile dayatılan tekçiliğin boşa çıkartıldığını söyledi.

Bu toplantı ile birlikte Bonn ve çevresinde “Hayır” için aktif çalışmalar başlatılacak. 16 kişilik bir komisyonun belirlendiği toplantıda iki eş sözcü de seçildi.

ST. GALLEN’DA HAYIR KAMPANYASI START VERDİ

İsviçre’nin St. Gallen kentinde de 19 Şubat günü düzenlenen bir toplantıyla Hayır kampanyasının startı verildi. Toplantıda seçim komisyonu seçim takvimine ve yapılacaklara dair kısa bir bilgilendirme yaptı.

Toplantıda HDK Avrupa Eş Başkanı Demir Çelik de hazır bulundu.

Söz alan Demir Çelik, çağımızın kaos durumuna vurgu yaparak, çıkış yolunun Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’ın demokratik ulus ve özerklik olduğunu, buna karşı sistemin hegemonyayı dayattığını, AKP ve Erdoğan’ın bu rol gereği başkanlık sistemi adı altında diktatoryal bir sistemi istediğini belirterek oylamanın özünde hegemonik güçlerle demokratik toplumun dinamikleri arasında gerçekleşeceğini söyledi.

Basite alınmayacak kadar bu referandumu önemsediklerini belirten Çelik, Hayır tavrının kazanması durumunda Türkiye’de Cumhuriyetin Demokratikleşme, Kürdistan’ın da statüye ulaşma sürecine gireceğini belirtti. Kurgunun özelde; Kürt’ün reddi ve inkarı, ötekileştirilen Alevi, demokrat, sol ve emekçilerin hak gasplarına göre yapıldığını, bu anayasa taslağının söz konusu kurgunun kanun taslağı olduğunu dile getirdi.

Eşit şartlar bir seçim yapılmadığının altını çizen Demir Çelik, ‘’buna rağmen öz güce ve örgütlülüğümüze güveniyoruz, kazanacağız’’ dedi.

Toplantı Hayır kampanyasının bütün kesimlerine ulaşması için çalışılması çağrısıyla son buldu.

DANİMARKA HAYIR PLATFORMU KURULDU

Danimarka’da faaliyet yürüten birçok dernek ve sivil toplum kuruluşu bugün başkent Kopenhag´ın banliyölerinden Ishøj kentinde gerçekleştirdikleri halk toplantısı ile 16 Nisan’da yapılması planlanan referanduma yönelik çalışmalar yürütecek “Hayır” platformu oluşturduklarını ilan ettiler.

Gazeteci yazar Ahmet Nesin’in de konuşmacı olarak katıldığı toplantıda “Hayır” platformuna katılan ve platformun çalışmalarına destek veren dernek ve sivil toplum kuruluşlarının isimleri deklare edildi. Referandumda oy kullanma hakkına sahip yaklaşık 35 bin seçmenin bulunduğu Danimarka’da referanduma nasıl güçlü bir katılım sağlanabileceği ve “hayır” oylarının sandıktan zaferle çıkması için neler yapılabileceği tartışıldı.

Toplantıya katılan konuşmacılar bu referandumda ortak paydanın demokrasi inancı olması gerektiğine ve Danimarka’da yaşayan bütün Türkiyelilere ulaşarak referandum ile getirilmeye çalışılan “başkanlık” sisteminin, başta Kürt ve Alevi olmak üzere Türkiye’de yaşayan bütün kesimler için ne gibi tehlikeler barındırdığının anlatılması gerektiğine vurgu yaptılar.

Bu amaç doğrultusunda içerisinde platforma destek veren bütün kesimlerden temsilcilerin bulunduğu bir çalışma grubunun oluşturulmasına karar verildi.