Gebze Kadın Cezaevi’nde can güvenliği yok

Gebze Cezaevi’nde, siyasi tutsakların ülkücü ve sağcı kişilerle aynı hücrelere konduğunu ve siyasi mahpusların can güvenliklerinin olmadığını bildirildi.

Selvi Kalen, 22 yıldır cezaevinde olan ve müebbet hapis cezası almış Gebze Kadın Cezaevi’nde kalan siyasi bir hükümlü. Kalen, yazdığı mektupta, Gebze Cezaevi’nde, siyasi tutsakların ülkücü ve sağcı kişilerle aynı hücrelere konduğunu ve siyasi mahpusların can güvenliklerinin olmadığını bildirdi.

Gebze Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki tutsaklar ağır hak ihlalleri yaşıyorlar. Siyasi tutsaklar, faşist ve adli mahkûmlarla aynı koğuşa konularak, burada kalmaları dayatılıyor. Tutsakların sevk talepleri karşılanmazken, idareden dilekçelere olumlu ya da olumsuz herhangi bir cevap da verilmiyor. 

Sık sık koğuşların değiştirildiği Cezaevi’nde, tutsaklar 4 günde 3 koğuş değiştirmekte.  Hücrelerde nem ve rutubetten nefes almakta zorlanılıyor. Cezaevinde can güvenliklerinden endişe duyan tutsaklar, kendine ve karşı tarafa zarar verebilecek mahpuslarla aynı yerlere konuluyor.

Gebze Kadın Cezaevi’ndeki hak ihlallerini 22 yıllık hükümlü Selvi Kalen gönderdiği mektubunda kısaca şu şekilde anlattı:

“Her geçen gün koşullarımız ve yaşadıklarımız çok daha zorlaşıyor. Sevkimin çıkması için idare gözlem kurulu kararı üs yazılarının yazıldığı söyleniyor. İnfaz görevlisi ile görüşmemde Cuma ya da Pazartesi (02.01.2017) günü bir haber geleceği tetik hakimi ile görüştüğünü söylemişti. Hala bir haber yok. Dilekçe yazıp akıbeti sorduğumda ise yanıt verilmiyor.

“Yine koğuş değiştiriyoruz. Oradan oraya sürükleyip duruyorlar. Altı kişilik koğuşlarda 8-10 kişi tıkıştırılmış, nem, rutubet, küf kokusu ve duvarlar yosun bağlamış yerlerde yaşamaya zorlanıyoruz.  Karşı kutuptan aynı insanlarla kalamaya zorlanıyoruz. Ülkücü-sağcı insanlarla bilerek ve isteyerek aynı yerlere konuluyorum. Adeta deneniyorum. Ne kadar dayanabilirim, ne kadar sabır gösterebilirim bilmiyorum. Cezaevinin kendisine ve karşısındakine zarar verebilecek tipte inanlarla hiçbir can güvenliğim olmadan bir arada tutuluyorum. Bu insanlar en ağır anti depresan ilaçlarından kullanıyorlar. Yer yok denilerek beni sıkıntı sorun yumağı ve can güvenliğimin olmadığı yerlere koymaya nasıl hakları olur. Beni buradan sürün diyorum onu da yapmıyorlar. Sevk dışında hiçbir şans tanımıyorlar.

“Yeni bir koğuşa verdiler. 2.gün hiç tanımadığım 2 kişi verdiler yanıma. Birinin ailesinde ‘şehit’ varmış. Bunu idare biliyormuş ve benim yanıma vermişler. Kadının direk söylediği ‘bilerek verdiler, problem yaşamamamızı istiyorlar’. Bu durumda ‘farkında birisin ne düşünüyorsun’ diye sordum. ‘Bu duruma gelmeyeceğiz’ dedi. Bugün bunu söylüyor, yarın ne yapar nasıl yaklaşır bilemiyorum. Son dört ayda bana yaşatılanlar ne sağlık ne de moral ne de enerji bıraktı.

Güzel günler güzel paylaşımlar temennisiyle, selam ve saygılarımlar.”