Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi(NAV-DEM) Xerabê Bava köyündeki saldırılara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “NAV-DEM ve YJK-E olarak Türk devletinin Kürdistan’da uygulamaya konulan yakıp, yıkma ve katliamı politikalarının konsepti olan Nusaybin’e bağlı Xerabê Bava (Kuruköy)de gerçekleştirdiği katliamı nefretle kınıyoruz. Bu ve benzeri uygulamaların bizler tarafından kabul edilmeyeceği bilinmelidir. Yeni katliamların yaşanmaması için halkımız başta olmak üzere demokratik kamuoyunu harekete geçmeye çağırıyoruz” denildi.

Türk devletinin Kürtlere karşı saldırıları ve vahşiyane uygulamalarının sınır tanımadığını belirten NAV-DEM, “Belediyelerin gasp edilmesi, milletvekilleri ve seçilmişlerin tutuklanması, kurumların kapatılması ile beraber Rojava ve Güney’e saldırısı Kürtleri iradesizleştirme ve teslim alma  hedefi ile hareket eden AKP, MHP, Ergenekon ve faşist saray çetelerinin devlet odaklı Kürdistan’daki DAİŞ zihniyetli paramiliter çeteleri tarafında yıkım ve katliam uygulamaları tüm hızıyla devam ediyor” diye belirtti. 

NAV-DEM açıklamasında şu hususlara dikkat çekildi:

“Son 10 gündür ablukaya alınan ve sokağa çıkma yasağı uygulanan yerleşim birimlerinde biri olan Nusaybin’e bağlı Xerabê Bava (Kuruköy)’da yaşayan insanlardan haber alınamadığı bilgileri gelmektedir. Haber almak için köye gitmek isteyen milletvekilleri engellenmektedir. Abluka altında bulunan köyde yaşayanların telefon ve elektrik şebekelerinin kesilmesi, köylüleri toplayıp, hepsinin bir evde tutulduğu, köylülere toplu şekilde baskı ve işkence yapıldığı ve bazılarının işkenceyle infaz edildiğine dair iddialar bulunmaktadır. Devlet menşeili basına yansıyan iddialara göre, şimdiye kadar en az beş kişi infaz edilmiş bulunmaktadır. Sosyal medyaya ‘askerlerin çektiği görüntüler’ adı altında yansıyan fotoğraf ve videolar ile dile getirilen iddialar son derece vahimdir. Dün köye gitmek isteyen HDP milletvekilleri ve sivil toplum heyeti abluka altındaki köye alınmadı. İddiaları yerinde incelemek isteyen heyetin köye alınmaması, bu iddiaları daha da güçlendirmektedir. Üstelik milletvekillerin İçişleri Bakanlığı ve Valilik ile görüşme girişimleri de karşılıksız kalmıştır. Bu açıklamanın yapıldığı saatlerde de milletvekilleri halen bölgede bulunmakta ve tüm girişimlerine rağmen olumlu bir sonuç alınamamaktadır.

Bu uygulamalarla devlet tarafından Kürdistan’da yeni bir insanlık dışı durum yaşanmaktadır. 90’lı yıllardan bildiklerimiz ve son olarak Cizre, Sur, Nusaybin, Şırnak, Lice, Gever, Silvan, Hezex gibi Kürt kentlerinde yaşayıp gördüklerimiz bu konudaki endişelerimizi büyük ölçüde artırmaktadır.

NAV-DEM ve YJK-E olarak tüm demokrasi ve barış güçlerini, uluslararası kurumları ve kuruluşları Xerabê Bava köyünde yaşananlar hakkındaki iddiaları acilen incelemeye çağırıyoruz. Türk devletin ve AKP'nin katliam planlamaları ve faşizan uygulamalarına karşı harekete geçmeye ve yaptırım yaparak baskı uygulamaya davet ediyoruz.

NAV-DEM ve YJK-E olarak, devletin ve AKP saray çetelerinin halkımız üzerinde geliştirilen politikalarına karşı sesimizi duyurmak için halkımız ve yöneticilerimiz bulunduğu alanlarda acil olarak eylem ve etkinlikler geliştirmeye, devrimci, demokrat, sosyalist, ilerici güçleri ve inanç sahibi Sünni, Alevi, Êzidî, Asuri-Süryani, Ermeni tüm kimlik ve inanç kesimleri AKP faşizmine karşı  sesini yükseltmeye ve alanlara çıkmaya çağırıyoruz. Bu baskı ve katliam girişimine  sessiz kalınmamaya davet ediyoruz.

KNK'DEN ÇAĞRI

Bu arada KNK Yürütme Kurulu da BM, AB ve ilgili uluslararası kurumlara çağrıda bulunarak, Xerabê Bava köyünde yapılan vahşete karşı duyarlılık istedi.