GÖRÜNTÜLÜ

İsveç’te kadınlar ‘Sınırlar ötesi dayanışma’ parolasıyla meydanlara çıktı

8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü’nde İsveç’te kadınlar, cinsler arasındaki ücret adaletsiziğine, cinsel baskı ve şiddete, ırkçılığa karşı “Sınırlara ötesi dayanışma” parolasıyla meydanlara çıktı.

8 Mart dolayısıyla kadınlar, İsveç’in değişik yerleşim birimlerinde düzenledikleri yüzlerce gösteri, yürüyüş, panel, konferans, film ve tiyatro gösterileri gibi etkinliklerle kadınlar üzerindeki baskılara dikkat çektiler. Ücret adeletsizliğinin giderilmesini, cinsel baskıların son bulmasını ve 6 saatlik işgününün yasallaşmasını talep ettiler.

Stockholm'de akşam 17.00 saatlerinde Stockholm'da ana tren garını dolduran bini aşkın kadın, flashmobb eylemi gerçekleştirdi. Pembe ve kırmızı bereler giyen kadınlar, kadınlara yönelik şiddetin son bulması için birlikte şarkılar söyledi. 

16 kadın örgütünün oluşturduğu 8 Mart Komitesi'nin eylemi ise saat 18.00 sularında İsveç İşçi Sendikaları Konfederasyonu önündeki meydanda başladı. Kürt Anneleri adına gösterinin ilk konuşmasını yapan Mahsume Amini, İran zindanlarında ölüm cezasına çarptırılan siyasi tutsak Zeynep Celaliyan'a İsveç kadınların dayanışma mesajını yollarken, daha sonra Amara Kürt Kadın Meclisi adına konuşan İmran Yıldız, Erdoğan ve AKP rejiminin kadın ve çocuk düşmanı politikasını teşhir eden içerikte bir konuşma yaptı.

ERDOĞAN'IN DİKTATÖRLÜĞÜNE GEÇİT VERMEYECEĞİZ

Daha önce çocuk evliliklerini yasallaştırma girişiminde bulunan AKP Hükümeti'nin şimdi de Erdoğan'ın Sultan olmasını sağlayacak ve diktatörlüğe giden yolu açacak yeni anayasayı zorla halka kabul ettirmek için her türlü baskıyı yaptığını söyledi. Erdoğan'ın diktatörlüğüne geçit vermeyeceklerini söyleyen Yıldız'ın konuşmasını “kadın yaşamdır yaşamda özgürlüktür” diyerek bitirmesinden sonra meydanda bulunan binlerce kadın hep birlikte “Jin jiyan azadi” sloganını attı.

Ciwanên Azad'dan Helin Amed ise, Kürt Halk Abdullah Öcalan'ın kadınların özgürleşmesiyle ilgili düşüncelerini anlatarak konuşmasına başladı. Erdoğan rejiminin Kürt halkına yönelik katliamlar yaparak ve Öcalan'a yönelik tecrit uygulayarak Kürt Halkının Özgürlük Mücadelesini bastırmaya çalıştığına dikkat çeken Amed'in hiç bir gücün örgütlü ve kararlı bir halkın mücadelesini engelleyemeyeceğine vurgu yapmasından sonra kadınlar, “Biji Serok Apo” sloganını attılar.

Barış için kadınlar adına yapılan konuşmada ise, Avrupa Birliği ve İsveç'in mülteci politikasına sert eleştiriler yöneltidi. İsveçli kadın örgütleri, daha çok kadınlara yönelik şiddetin durdurulmasını ve 6 saatlik iş günü talebinin karşılanmasını isteyen içerikte konuşmalar yaptılar.

Konuşmalardan sonra yürüyüşe geçen kadınlar “6 saatlik iş günü, “Yaşasın enternasyonal dayanışma”, “Şiddete son”, “Sokaklarımızda ırkçıları ve sapıkları istemiyoruz”, “Jin jiyan azadi” gibi sloganlar attılar. Kürt kadınlarının “Biji Serok Apo” sloganını sık sık attıkları gözlendi.

KADINLAR HER GÜN BİR SAAT BEDAVA ÇALIŞIYOR

İsveç’teki 8 Mart etkinlikleri 15 Şubat günü Stockholm’de düzenlenen bir eylemle startını vermişti. Bundan 5 yıl önce 32 kadın kuruluşu ve sendikanın cinsler arası ücret eşitliğinin sağlanması için oluşturulan platform, ilk eylemini gerçekleştirmişti.

Stockholm'un Sergel Meydanı'nda bir araya gelen kadınlar, cinsler arasındaki ücret adaletsizliğine dikkat çekmek için yan yana dizilerek 16.00 rakamını şekillendirdi. Kadınların saat 16.00'ya dikkat çekmelerinin nedeni çalışma saatlerinin 08.00-17.00 olduğu düşünüldüğünde cinsler arasındaki ücret farklılığından dolayı kadınların günde 1 saat daha fazla çalışıyor olmaları. Günde 1 saat bedava çalıştıklarını söyleyen kadınlar, eşitsizliğin giderilmesini ve ücretlerinin arttırılmasını talep ediyor.

Devlet İstatistik Enstitüsü (SCB)’nun yayımladığı 2016 yılı rakamları kadın ve erkekler arasındaki ücret farklılığının %12,5'a gerilemesine rağmen kadınların erkeklere kıyasla ayda 4 bin 200, yılda da 54 bin kron daha düşük ücret aldıklarını gösteriyor. SBC’nin belirlemelerine göre ev işleri söz konusu olduğunda erkek ve kadınlar arasında bir eşitsizlik söz konusu. Kadınlar haftanın 28 saatini temizlik, bulaşık, çamaşır yıkama, çocuk bakımı, bahçe temizliği, araba bakımı gibi işleri için harcıyor. Erkeklerde ev işleri için ayırdıkları süre yaklaşık 20 saat.

KADINLARIN ÜCRETLERİ ERKEKLERİNKİNDEN 5 BİN KRON DAHA AZ

8 Mart öncesi işçi ve memur sendikaları cinsler arasındaki eşitsizliklere dikkat çekmek için raporlar yayımladı. İsveç İşçi Sendikaları Konfederasyonu (LO)’nun kamuoyuna açıkladığı “Eşitlik Barometresi” kadın işçilerin erkek işçilere kıyasla ayda 5 bin kron daha az gelirleri olduğunu gösterdi.

Kadınların düşük ücret almalarının nedenleri olarak da çocuk bakımı ve ev işlerinden dolayı kadınların yarım gün çalışmak zorunda kalmaları, kadınların yoğun olarak çalıştıkları sağlık ve hizmet sektörlerinde ücretlerin düşük olması gösteriliyor.

LO, kadınların aldıkları düşük ücretlerin emeklilik maaşlarının da düşmesine yol açtığını belirtiyor ve hükümet ve belediyelerden kadınlara tam gün çalışabileceği koşulları yaratmasını talep ediyor.

KADINLARIN %39’U YARIM GÜN ÇALIŞIYOR

Memur Sendikaları Konfederasyonu (TCO) da, kamuoyuna açıkladığı 2016 yılı “Eşitlik Endenksi”nde anne-babalık izinlerinin % 72’sin kadınlar % 28’inin erkekler tarafından kullandığını ve çocuklara bakma yükümlülüğün genellikle kadınlar tarafından yerine getirildiğine dikkat çekiyor.

Kadınların iş piyasasında yer almaları söz konusu olduğunda İsveç Avrupa Birliği ülkeleri arasında en ön sırada yer alıyor. Avrupa Birliği ülkelerinde kadınların % 64,2’si çalışırken bu oran İsveç’te % 78,3. İş arayanlar da dahil edildiğinde İsveç’teki kadınların % 83’üçü iş piyasasında bir biçimde yer alıyor. Ancak kadınların % 39’u yarım gün çalıştıkları için aylık gelirleri düşük.

CİNSEL SUÇLARDA ARTIŞ, KADIN CİNAYETLERİNDE AZALMA

Suçluluğu Önleme Konseyi’nin (BRÅ) geçtiğimiz hafta kamuoyuna açıkladığı rapor kadınlara yönelik cinsel suçların arttığını gösteriyor. Raporda 2012-2015 yılları arasında işlenen cinsel suçların iki kat artığını gösteriyor.

Cinsel suçlardaki artışa karşın kadın cinayetlerinde bir azalma görülüyor. 1990’lı yıllar ve 2000’li yılların başlarında yılda ortalama 17 kadın öldürülürken bu rakam 2008-2013 yılları arasında 13’e geriledi.

İSVEÇ TÜRKİYE’DEKİ FEMİNİSTLERİ DESTEKLEMELERİ

İki dönem milletvekilliği yapan İsveç Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin eski Kadın Kolu Başkanı Nalin Pekgül, 8 Mart Emekçi Kadınlar günü dolayısıyla İsveç’in 700 bin tirajlı Expressen gazetesindeki makalesinde HDP üzerindeki baskıları gündeme getirdi ve İsveç Hükümeti’ne Selahattin Demirtaş ve Türkiye’deki feministleri desteklemesi çağrısı yaptı.

Pekgül, makalesinde aralarında HDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da bulunduğu HDP milletvekillerinin temelsiz suçlamalarla tutukluğuna dikkat çektikten sonra Demirtaş’ın yaşamından kesitler veriyor.

DEMİRTAŞ NELSON MANDELA’YI HATIRLATIYOR

Bir feminist olan Demirtaş’ın Kürtlerin yanı sıra Asuri-Süryani, Ermeni ve LGBT kişilerin haklarını savunduğunu hatırlatan Pekgül, Demirtaş'ın kendisine maruz kaldığı tüm baskılara karşı siyah ve beyazların uzlaşmasını savunan Güney Afrika’nın lideri Nelson Mandela’yı hatırlattığını söylüyor.

Pekgül, İsveçli feministlere başörtüsü ile uğraşma yerine Demirtaş ve Türkiye’deki feministlerle dayanışmaları çağrısı yaptıktan sonra İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström’e şöyle sesleniyor:

WALLSTRÖM KADINLAR GÜNÜNDE DEMİRTAŞ’I ZİYARET ETMELİ

“Bizim feminist Dışişleri Bakanımız Margot Wallström’ün Selahattin Demirtaş’ın tutuklanmasını açık bir biçimde protesto etmemesi tuhaf. Eğer Hükümet feminist dış politikasında ciddiyse Dışişleri Bakanı Kadın Günü’nde uçağa atlayarak Türkiye’ye gitmeli ve cezaevindeki Demirtaş’ı ziyaret etmeli. Bu, dünyaya feminist dış politikanın ne anlama geldiğini gösterecektir.”