GÖRÜNTÜLÜ

Kerküklü kadınlar: Toplumu sarsacak şekilde örgütlenmeliyiz!

Kerküklü kadınlar, kadınların özgürlük mücadelelerini yükseltmeleri gerektiğini söyledi. Kadınlar, "Kadınların fikir ve iradeleri erkeğinkinden daha güçlü ve gelişkindir. Bunun son örneğini Rojava ve Kobanê’de gördük" dedi.

Kerküklü kadın aktivistler Tara Azizi ve Hero Sait, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddet Karşı Mücadele Günü vesilesiyle ANF’ye değerlendirmede bulundu. 

AZİZİ: ERKEK ZİHNİYETİ KADINI TOPLUMDAN UZAKLAŞTIRIYOR

Diğer parçalara kıyasla Güney Kürdistan’da kadının daha çok haklarından mahrum bırakıldığını söyleyen Aziz şunları ifade etti.
“Burada kadına karşı insan hakları dışında bir muamele gösterilmektedir. Kadın benliği basitleştirilmekte ve ötelenmektedir. Bu durum köleliktir. Erkek egemenlikli bir zihniyetin ürünü olan bu toplum tarafından üretilmiştir. Ve bu kalıplar, başta kadınların düşüncelerine ve fikirlerine ket vurarak çaresizlikten elleri bağlı bir şekilde kaderlerine boyun eğdiriyor. Yani toplumsal düşünmemize engel oluyor.”
Kadınların bu durumda örgütlenemediklerini söyleyen Azizi, şöyle devam etti: “Böyle olunca kadın toplumsallıktan uzaklaştırılıyor. Kadınının önünde erkek egemen icadı baba ve erkek kardeş engel olmuyor, aynı zamanda kadının kendi iradesizliği de bu durum karşısında engel olmaktadır. Özgürlüğümüz utanç verici olarak görülüyor.” 
Azizi, şu değerlendirmeleri de yaptı:
“Kadın örgütlerinin hepsi kadın hakları için mücadele ediyor ama ortak mücadele etmiyorlar. Kadının içinde bulunduğu durum devrim gerektirecek bir durumdur. Kadının kendisi de kafasında bir kafes oluşturmuş. Kendi özgürlüğünü kendisi sınırlandırmıştır.

‘TEK SEÇENEK ORTAK MÜCADELE'

Kadın kendisini özgürleştirerek toplumu özgürleştirebilir. Nasıl ki erkeğin hakkı varsa toplumda kadının da hakkı vardır. Kimse kadının özgürlüğünü kontrol edemez. Bütün savaşların mağduru kadınlar oluyor. Bunlara karşı kadınlar olarak toplumu değiştirmek için tek seçeneğimiz var, o da ortak mücadele etmektir.” 

SAİT: TOPLUMA ÖNCÜ OLMALIYIZ

Hero Sait ise şunları dile getirdi:

"Güney Kürdistan’da kadınlar siyasal ve toplumsal anlamda çok kötü durumda, hep erkekler söz hakkına sahip oluyor, kadınların hiçbir hakkı yoktur. Bunun için kadınların yeniden örgütlenerek toplumu sarsacak şekilde örgütlü mücadelesini geliştirmesi esastır. Her şeyi erkeklerin insafına bırakmamak için kadınların toplumun öncüsü olması lazım. Erkeklerin ellerinde bulundurdukları avantajlar yüzünden kadınlardan güçlü olduğu anlamına gelmiyor. Kadınların fikir ve iradeleri erkeğinkinden daha çok güçlü ve gelişkindir. Bunun son örneğini Rojava’da ve Kobanê’de gördük.” 
Kadınların, erkek şiddetine karşı birlikte mücadele edebilecek örgütlenme zeminini oluşturmaları gerektiğini söyleyen Sait, devamında şunları söyledi:
“Bizim özgürlüğümüz utanç veren bir şey değildir. Buradan bütün kadınlara çağrı yapıyorum; kadınlar dört duvar ötesinden daha fazlasını görmeli ve düşünmelidir. Topluma öncü olmalı, hakları için meydanlara inmelidir. Kadın kendisi için mücadele etmezse kimse ona özgürlüğünü vermez."