Kürde zulüm cenin halindeyken başlıyor...

Mardin E Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan 8 aylık hamile Susan tüm taleplere rağmen tahliye edilmiyor. Av. Bilen, mahkemeye "Anneyi tahliye etmiyorsanız, anne ile birlikte cezaevinde zorla tuttuğunuz cenini (bebeği) tahliye edin" talebinde bulundu.

Mardin E Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan 8 aylık hamile Susan tüm taleplere rağmen tahliye edilmiyor. Av. Bilen, mahkemeye "Anneyi tahliye etmiyorsanız, anne ile birlikte cezaevinde zorla tuttuğunuz cenini (bebeği) tahliye edin" talebinde bulundu.

Mardin’in Nusaybin ilçesinde yaşayan 8 aylık hamile Güneş Susan, 23 Nisan 2015 tarihinde hakkında herhangi bir gözaltı kararı olmadan ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü. Daha sonra da "örgüte adam kazandırmak" ve "yardım yataklık" ettiği gerekçesi ile tutuklanarak Mardin E tipi Cezaevine götürüldü.

Susan’ın avukatı Zuhat Bilen, müvekkilinin delillerin karartılabileceği ihtimali üzerine tahliye edilmediği bilgisini paylaşarak, ”Hamile hali ile hangi delili karartabilir” diye sordu. Av.Bilen, mahkemeye "Anneyi tahliye etmiyorsanız, cezaevinde karnında zorla tuttuğunuz cenini tahliye edin" talebinde bulunduklarını bildirdi.

ÖNCE SERBEST BIRAKTILAR, SONRA TUTUKLADILAR

Müvekkili Susan’ın gözaltına alındığı tarihte tarihte 8 aylık hamile olduğunu kaydeden Av. Bilen, müvekkilinin hassas durumu nazara alınarak soruşturmayı yürüten savcının duyarlılık göstermesi nedeniyle ifadesi alındıktan sonra savcının talimatı ile görevli polisler tarafından ertesi gün Cumhuriyet Savcılığına çıkarılmak üzere evine bırakıldığını söyledi.

Ertesi gün günü ifade vermek üzere Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılığı’na gelen müvekkili Susan’ın  diğer 4 şüpheli ile birlikte ifadeleri alınmadan tutuklanma talebi ile Nusaybin Sulh Ceza Yargıçlığı’na sevkedildiğini aktaran Av. Bilen, diğer şüpheliler ile birlikte yapılan sorgusunun ardından tüm şüpheliler ve müvekkilinin tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığını belirtti.

Av. Bilen, şöyle devam etti: "Ancak dosya savcısının diğer şüpheliler ile birlikte müvekkilenin serbest bırakılma kararına karşı Mardin Sulh Ceza Yargıçlığı’na yapmış olduğu itiraz üzerine Mardin Sulh Ceza Yargıçlığı 4 Mayıs günü müvekkilim ve diğer iki sanık hakkında tutuklama kararı verdi ve yakalama kararı çıkardı."

'HAREKET ETMEKTE BİLE ZORLANIRKEN NASIL KAÇSIN?'

Bunun üzerine Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak daha önce müvekkilenin gebelik durumunu gösteren belgelerle birlikte Nusaybin Devlet Hastanesi’nden alınmış olan müvekkiline ait birçok belgeyi sunarak tahliyesini talep ettiklerini ifade eden Av. Bilen, ancak taleplerinin reddedildiğini belirtti.

Mahkemenin tutuklama tedbirine başvurmasının en temel iki şartının, şüphelinin kaçma şüphesi ve delilleri karatma riskinin varlığı olduğuna dikkat çeken Av. Bilen, "8,5 buçuk aylık gebe olan müvekkilimin nasıl ve nereye kaçacağı, bu konuda hangi şüphe ve olguların var olduğu, yine 8,5 aylık bir kadının hangi delili/delilleri karartacağı ve bu yönde şüphe olduğunun açıklaması gerekmektedir. Bu durumdaki bir kadının hareket etmekte bile zorlandığı bir gerçek iken bu gerekçelere dayanılarak tutuklanmış olmasının hiçbir izahı olamaz" diye konuştu.

Müvekkilinin sürekli uzman hekim kontrolünde olması, beslenmesine özen göstermesi, sağlıklı ve düzenli bir ortamda bulunması gerektiğini hatırlatan Av. Bilen, cezaevi koşullarında çok küçük sağlık sorunlarında bile günlerce basit bir muayenenin yapılamadığını ve  hastaneye sevk için yine günlerce bekletildiğini aktardı.

'KADIN DOĞUM UZMANI YOK'

Cezaevlerinde kadın doğum uzmanı ve yine hiçbir uzman hekimin görev yapmadığının bilindiğine değinen Av. Bilen, Susan’ın tutuklama kararı ile böylesi sağlıksız, kontrolsüz ve düzensiz bir ortama mahkum edilmesinin yasalar bir yana insan vicdanına aykırı olduğunun altını çizdi ve ekledi: "Bu nedenle bu tahliye taleplerinin kaynağını yasalardan çok insan vicdanından almakta ve insani vicdana güvenmektedir."

'CENİNİ TAHLİYE EDİN!'

Av. Bilen, şunları ifade etti: "Şayet 8,5 aylık gebe müvekkilimin tahliyesine karar verilmeyecek ve sağlıksız koşullarda kendisinin ve bebeğinin yaşamının risk altında kalmasına razı olunarak tutukluluk halinin devamına karar verilecek ise henüz dünyaya gözlerini açmamış olan müvekkilim Susan’ın karnında taşıdığı ceninin (bebeğin) anne karnında zorunlu olarak tutulduğu cezaevinden tahliyesine karar verilmesini ve sağlıklı koşullar altında dünyaya gelmesine karar verilmesini talep ediyoruz. 

Yaşam hakkı tüm insanların sahip olduğu hakların anası kabul edilen bir haktır. Yaşam hakkı herkesin eşit derecede sahip olduğu bir haktır."

Ceza muhakemesinin amacı kişileri içinde bulundukları ekonomik, sosyal ve ailesel ortamdan koparmadan yargılama yapılmasıdır. Ceza muhakemesi hukukumuzda en ağır tedbir olan tutuklama tedbirine başvurulması için bunun bir zorunluluk olması gerekmektedir. Tutuklama ile güdülen amacın dışında daha üstün hakların ihlaline sebep olabilecek kararlardan kaçınılması gerekmektedir."