Güney Kürdistanlı yazar Ahmet Arif, uluslararası komplonun Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan şahsında Kürt halkının tüm kazanımlarını hedeflediğini, ancak gerilla, savaşçı ve peşmerge ile halkın direnişinin o günden bugüne kadar daha da büyüyerek tüm Kürdistan’a yayıldığını söyledi.

“1999’da Öcalan’a dönük geliştirilen uluslararası komplo özünde onun şahsında Kürt halkına karşıydı. Gerillanın direnişini kırıp, tasfiye etmeye dönüktü. Bu komplo bugüne kadar da sürüyor” diyen Arif, komplonun uluslararası istihbarat güçleri, merkezinde İsrail olmak üzere NATO, ABD, Türkiye öncülüğünde geliştiğini belirtti.

Suriye-İsrail savaşında Kürtlerin Suriye’nin yanında yer almasından dolayı İsrail’in bu komployla Kürtlerden intikam almaya çalıştığına işaret eden Arif, “Kürtler olay ve olguları derinlemesine ele alarak kendi ulusal çıkarları için kullanmıyor. Ama İsrail tarihsel intikamı için bunu yaptı” dedi.

‘KOMPLO AMACINA ULAŞMADI’

Komplonun aradan geçen sürede sonuçsuz kaldığını, aksine Kürtlerin özgürlük mücadelesinin giderek daha da büyüdüğünü belirten Arif şunları dile getirdi: “Gerilla bugün de Kandil’de savunma pozisyonundadır. Apo yine Apo’dur. Uluslararası istihbarat servisleri de geliştirdikleri komplo ve Öcalan’ın tutuklanmasıyla bugün şu kanaate vardılar ki, sadece bir kişiyi tutuklamış oldular, ama Kürt halkını tutsak edemediler. Sadece Kürt özgürlük hareketinin liderini zindana atabildiler, ama mücadelesini tasfiye edemediler. Eğer Türk devletinin kendi elinde olsa aslında bunu yapmak için şimdiye kadar defalarca öcalan’ı idam ederdi. Ancak imralı uluslararası bir zindan.”

PKK’nin giderek büyümesinde ideolojik alt yapıya sahip olmasının etkisinin belirleyici olduğunu tespitinde bulunan Arif, Kürt tarihinde Apocu hareket gibi düşünsel alt yapısı olan, derin ideolojiye sahip bir başka hareketin olmadığını söyledi.

“Dolayısıyla bir fikre, ideolojiye dayanan hareketlerin tasfiyesi de o kadar kolay olmuyor. Liderlerinin tutsak edilmesiyle ya da bir iki kişinin tasfiyesi ile tasfiye olmazlar. Fikrin kendisi çimen gibidir” diyen Arif, böylesi hareketlerin üstten kesilirse, alttan daha güçlü çıktığını belirtti.

‘APOCU HAREKET KÜRTLERİN UMUDU’

Apocu hareket ile gerillanın yürüttüğü mücadelenin Kürt halkına umut ve güç verdiğini vurgulayan Arif, bunun da dört parça Kürdistan'da halkın özgürlüğü uğruna büyük mücadele vermesi ile bağlantılı olduğunu dile getirdi.

Apocu felsefenin Kürdistan'ın dört parçasına yayıldığını, belirten Arif, Güney Kürdistan’da daha da gelişmek ve yaşanan krizlere çözüm yaratabilmesi için ise şunları söyledi: “Güney Kürdistan'da da yer edinmiştir artık. Ancak Güney Kürdistan'da daha yumuşak bir mücadele yöntemini esas almalı. Çünkü Güney Kürdistan siyasi ve ekonomik krizle darbe almış bir yerdir. Birçok güç güneyin kendi iktidarı eliyle halka baskı uyguluyor. Bundan dolayı yumuşak bir mücadele yönetmiyle daha çok isanları bilinçlendirmeyi esas almalı. Çünkü Güney Kürdistan halkı partiler arasında bölünmüş ve bu partilerin de hiçbir şekilde ulus kaygıları, vatan kaygıları yoktur. Sadece ve sadece zengin olma dertleri var. PKK de yumuşak bir yöntemle birilerine taraf olmadan halkın bilinçlenmesini esas almalıdır. Bu şekilde yürüteceği mücadele ile de ulusal kongreyi de gerçekleştirmeye öncülük ederse ve Kürtler ulusal ulusal kongrelerini gerçekleştirebilirlerse Öcalan hemen özgürleştirilir.”