Amed Büyükşehir Belediyesine atanan Kayyumun icraatları, AKP İktidarının Kürdün dirisine olduğu kadar ölüsüne de tahammülsüzlüğünün had safhaya ulaştığını kanıtlar nitelikte. Göreve geldiği günden beri, gerek öz yönetim alanlarında gerekse Kürdistan dağlarında şehit düşen savaşçıların cenazelerinin gömülmemesi için birçok hukuksuzluğa imza atan Kayyum, son olarak Bağlar ilçesinde bulunan Yeniköy Mezarlığı’ndaki Şehitlik kısmına sivillere ait cenazelerin gömülmesini sağlayarak, bu alanın tamamen dolmasına neden oldu.

Mezarlıkta sağlanan doluluktan dolayı savaşçıların cenazelerinin mezarlığın farklı kısımlarına gömülmesine tepki gösteren MEYA-DER Eş başkanı Ayşe Dicle, “Cenazeleri yakan, parçalayan, teşhir eden ve aylarca morglarda bekleten devlet zihniyeti tatmin olmamış ki; intikam almak için ölülere, ölüler üzerinden de dirilere işkence yapmaya devam ediyor. Çocuğuna karşı son görevini yerine getirmek, bir ailenin en doğal hakkı değil midir? İktidar tarafından atanan Kayyum buna bile engel oluyor! Çocuklarını yoldaşlarından ayırmamak için şehitliğe gömmek isteyen aileleri engelleyerek her bir cenazeyi mezarlığın ayrı bir köşesine defnettiriyor. Defin sırasında olağanüstü önlemler alarak onlarca polisi ve zırhlı aracı mezarlığın çevresine yığıyor. Bu nasıl bir nefret, bu neyin korkusu; ölüler dirilip savaşacak mı?” dedi.

 KAYYUMUN İSTEĞİ ÜZERİNE SİVİL CENAZELER ZORLA ŞEHİTLİĞE DEFNEDİLDİ

“Şehitlik tekrar kullanılmasın diye boş kalan yerlere de zor kullanarak sivil cenazeler defnedildi.” diyen Dicle, şöyle devam etti; “Cenazelerini şehitliğe gömmek istemeyen ailelerle görüştük. Ailelerin büyük çoğunluğu bu durumdan rahatsız. Yakınlarına ait sivil cenazeleri şehitliğe defnetmek istemedikleri halde, Kayyum tarafından görevlendirilen işçiler; kendilerine cenazeyi söylenen yer dışında başka yere gömemeyeceklerini söylüyor. İşçiler de buna mecbur Bırakılmışlar. Bu politikalarla yapmak istedikleri, hassasiyetler üzerinden aileleri karşı karşıya getirmekti ancak başarılı olamadılar.”

SAVAŞIN DAHİ BİR AHLAKI VARDIR

Çocuklarını şehitliğe gömemeyen ailelerin üzüntüsüne dikkat çeken Dicle, “İktidarın şehitliğe ve buradaki mezarlara el uzatması kendi ayağına sıkmasıyla eş değerdir. Cenazelere ve mezarlara bile tahammülü olmayan, kutsaliyetlere el uzatan ve savaş ahlakını bilmeyen bir yaklaşım ile karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.

SÖZ KONUSU KÜRTLER OLUNCA DÜNYA ÜÇ MAYMUNU OYNUYOR

“Söz konusu Kürtler olunca, sözde insan hakları savunucuları neden üç maymunu oynuyor?” diye soran Dicle, “Ölüye işkence etmek hangi ahlaka, hangi dine, hangi vicdana sığar? Kürt çocuğunun Filistinli çocuktan farkı ne? Kürdistan’da yaşananlar insanlık ayıbıdır. Bu nedenle bütün insan hakları savunucularına sesleniyorum; yaşanan bu suça ortak olmamak için çok geç olmadan harekete geçilmelidir. ” dedi.