‘Kültürümü korumak için savaşıyorum’

Kapitalist Modernitenin ağına düşen binlerce gencin yaşamında dönüm noktası olan PKK’ye katılımlar her geçen gün artmakta. Katılan gençlerin değişen yaşam hikayelerini yayınlamaya devam ediyoruz.

PKK’nin kültür ve sanat çalışmalarında yer alan gerilla Beritan Hewreman, YJA-STAR içinde aktif savaş yürütüyor. Rojhilat Kürdistanı’nın Hewreman şehrinde doğan Beritan, 2008 yılında PKK’ye katılım yapmış. Beritan, katılım yaptıktan altı yıl sonra askeri alana geçmiş.

Ailesinin yurtsever oluşundan kaynaklı kendisinde de PKK sevgisinin erken geliştiğini dile getiren Beritan, yaşamında büyük değişimlerin olduğunu söylüyor. Beritan, PKK’nin kendisinde yarattığı etkiyi şu cümlelerle dile getirdi: “PKK’yi tanıdıktan sonra, Kürt halkına ve devrime gönül veren her kesime karşı sevgim arttı. Daha doğrusu insanlığa olan bakışım değişti. Kuzey Kürdistan’dan gelip Rojhilat Kürdistanı’nda yaşamını yitiren gençleri görüyordum. Yine Kürdistan’ın diğer parçalarında özgür bir toplum yaratmak adına savaşıp şehit olan on binlerce genç var. Dört parçaya bölünmüş Kürdistan’ı birleştirmek, sınırları ortadan kaldırmak için savaştı bu gençler. Çoğu zaman sorguluyordum. Neden bu sınırlar yüzünden Kürt halkı birbirleriyle rahat iletişim kuramıyor? Sınırlar sadece topraklarımıza değil yaşamımızın her alanına konulmuş durumda. Sınırları kaldırmak için savaşıyoruz. Tüm bunları görüp etkilenmemek mümkün değildi.”

‘EN GÜZEL MÜCADELE YERİ PKK’DİR’

Gerilla Beritan PKK’ye katılma gerekçelerini şu şekilde sıralıyor: “Rojhilat Kürdistanı’nda İran rejiminin Türk hükümeti gibi Kürt halkına uyguladığı ciddi bir baskı vardı. Özellikle kadına dönük işkence hat safhadaydı. Yaşam kaynağı olan kadın dövülüyor, işkence ediliyor, recm ediliyordu. Bu durumlar vicdanımı sorgulamama sebeptir. Çünkü ben de bir Kürt kadınıydım. Bu durumlara yönelik bir savaş içine girmem gerekiyordu. Bir de bir kadın olarak irademi, kendimi, halkımı, yaşadığım toplumu derinlemesine anlamak istiyordum. Bunun mücadelesini vermek istedim. Bunun da en güzel ve etkili yerinin PKK olduğunu düşündüm. Bu sebeplerden dolayı PKK’ye katılım kararı aldım.”

YAŞAM SAVAŞ VE SANATLA ANLAMLI

Rojhilat Kurdistanı’nda Rojyar şarkı grubunda uzun bir süre yer alan gerilla Beritan, PKK’nin kültür sanat alanıyla ile ilgili düşüncelerini şöyle değerlendiriyor: “PKK’ye katılmak benim için bir dönüm noktası oldu. Özellikle PKK’de eğitim gördükten sonra kendimdeki değişimlere ilişkin nasıl bir gelişim içinde olduğumu fark ettim. Benim için kültür sanat çalışmaları her zaman çok önemliydi. Henüz evdeyken de büyük bir ilgim ve merakım vardı. PKK’ye katıldıktan sonra bu biraz daha katmerlendi ve kültür sanat çalışmalarında yer almaya başladım. 6 yıl boyunca bu çalışmada kaldım. Biliyordum ki; halkların değerlerini en fazla koruduğu alan kültür sanat alanıydı. Kürt kadını, Kürt erkeği yıllarca acılarını, sevinçlerini sanatlarına yansıtmışlardır. Sanat aracılığıyla bunları dile getirmişlerdir. İnsanın içsel akışı kültür sanat ile mümkün olabiliyor. Ya da bazen bir şarkıda bir tarih okunabiliyor. Önder Apo felsefesi buna en fazla değer veren felsefedir. Biz de gerilla olarak bir halkın kültürünü, tarihini; dillendirmeye, yaşatmaya çalışıyoruz. Kültür sanat, insanın damarlarındaki kandır. Yaşamı güzelleştirir, özgürlük arayışını güçlendirir. Yapılan savaş, sanat ile birleştirilirse güçlü bir savaş olur. Kürt kültürünü de ölümden kurtaran, özgürleştiren sanat ve kültürdür. Yaşam; savaş ve sanatla yoğrulursa anlam kazanır. Kapitalist sistemin, özünden boşaltmak istediği, bir eritme aracı olarak kullandığı bu alanı PKK yeniden yeşertiyor. Bu yüzden bu alanı çok önemsiyorum.”

‘SAVAŞMAK TARİHİ SORUMLULUĞUMUZDUR’

Gerilla Beritan, kültür sanat alanındaki uzun çalışmalarından sonra askeri alana geçmesinin sebeplerine ise şöyle vurgu yapıyor: “Önder Apo’nun barış çabalarına karşın Türk devletinin hem Kürt halkı hem de Kürt gerillaları üzerindeki baskılarına karşı en büyük cevabın aktif savaşın içinde yer almak olduğunu düşünüyorum. Özellikle 2015 yılından bugüne kadar saldırılar her geçen gün artıyor. Türk devletine bu dönemde verilecek en büyük cevap aktif olarak savaşın içinde yer almaktır. Bu yüzden YJA-STAR çalışmalarına geçmeyi dönemin en büyük vicdani görevi olarak gördüm. Şimdi askeri alanda bir yılımı tamamladım. Doğrusu bu süre zarfında düşmana karşı askeri anlamda nasıl bir savaş yürütebileceğimin taktiklerini, inceliklerini öğrendim. Biliyorum ki en büyük savaş sanat ile yoğrulan savaştır. Bunun kendimde yaratılması için büyük çaba sarf ediyorum. Savaş sanatsız olmaz. Bizim yaptığımız savaş, yok edilen yaşamın tekrardan diriltilmesidir.

Burada beni en çok etkileyen şey kadının tek başına eylemlere gitmesi, başarılı bir şekilde düşmana ağır darbeler vurması oldu. Bu durum bende büyük moral yarattı. Bazen diyorum ki kadındaki bu güç, kararlılık olduğu sürece hiçbir devlet, hiçbir sistem PKK’yi yenemez.”

YJA-STAR gerillası Beritan, konuşmasını şöyle bitiriyor: “İçinden geçtiğimiz süreçten dolayı, özellikle Kuzey Kürdistan’daki saldırılar karşısında yapacağımız en büyük görev aktif olarak savaşmaktır. Bizi bitirmek isteyen birçok güç var. Hepsine verilecek en güzel cevap savaşmaktır. Bu yüzden özelde tüm kadınlara genelde de tüm gençlere çağrım, böyle bir dönemde gelip ülkeleri, halkları, Önderleri için mücadele etsinler. Bu tarihi görevimizdir. Bize her türlü saldıran vahşi düşmana karşı, en büyük tarihi sorumluluğumuzu yerine getirmemiz gerekiyor. Bu mücadelenin verileceği en güzel yer PKK’dir.”