GÖRÜNTÜLÜ

‘Türk devletinin tankından da topundan da korkmuyorum’

Türk devletinin Minbic ve Bab hattına saldırılarına rağmen, yaşadığı Boxaz köyünü terk etmeyen Hesen Heci Musa El Ali, “Ucunda ölüm olsa da burayı bırakmayacağım” dedi.

 

Türk devleti ve ona bağlı çetelerin Doğu Bab ve Batı Minbic köylerine yönelik provokatif saldırıları sürüyor.

Tank, obüs atışlarından dolayı sivillerin evleri yıkılıyor, hayvanları telef oluyor. Halk, saldırılardan dolayı güvenli alanlara sığınırken, biri var ki; eşi, iki çocuğu ve beş torunuyla birlikte tank ve top atışları arasında, Bab Askeri Meclis savaşçılarının denetimindeki Boxaz köyünde yaşantısını sürdürmeye devam ediyor.

Arema beldesine bağlı Boxaz köyünde yaşayan Hesen Heci Musa El Alî, 60 yıllık ömrünü geçirdiği köyünü tüm zorluklara rağmen terk etmemekte kararlı. Askeri Meclis savaşçıları da El Alî ve ailesinin aldığı karara saygı gösteriyor. Hem bölgeyi hem de aileyi koruyor.

Ömrünün sonuna kadar köyünde kalacağını dile getiren El Alî, “Türk devletinin top atışlarından dolayı ucunda ölüm olsa da burayı bırakmayacağım” diyor.

1941 yılında Boxaz köyünde dünyaya geldiğini söyleyen El Ali, çocukluğunun, gençliğinin ve yaşlılığının bu köyde geçtiğini, zorlu günler olsa da ömrünün en güzel yıllarını yine bu köyde geçirdiğini belirtiyor.

“O yüzden burada ölmeyi düşünüyorum. Hiçbir zorbalık beni toprağımdan edemeyecek. Bu topraklarda bulunan tüm halklar kardeşçe yaşadık. Şimdi de kardeşçe yaşamak istiyoruz. Ama Türk devleti bu kardeşliği bozmak için her şeyi yapıyor, ölüm de dahil” diyen El Alî, birkaç gün önce Türk devleti ve ona bağlı çetelerin Boxaz’ın da aralarında olduğu köylere saldırdığını da sözlerine ekliyor.

Türk devleti ve ona bağlı çetelerin saldırıları sonucunda evlerinin yıkıldığını, halkın köylerini terk etmesine sebep olduklarını aktaran El Alî şöyle devam etti: “Ben gitmedim gitmeyeceğim de. Burada doğdum, burada öleceğim. Ben, eşim, iki çocuğum ve beş torunumla burada kalacağız. Bizi koruyan meclis savaşçılarına güveniyorum. Buralar yaklaşık üç yıl DAİŞ çetelerinin elinde kaldı. Hayatımız karardı. Minbic özgürleşince savaşçılar buralara da gelerek bizi özgürleştirdi. Biz o günleri bayram gibi kutladık. Şimdi ise Türk devleti ve yanındakiler bizi köle yapmaya çalışıyor. Amaçlarına ulaşamayacaklar. Bizi koruyan bizimle ekmeklerini paylaşan bu savaşçılara güveniyorum.”