Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başka ülkelere salgına karşı yardım etmekten övünürken, kendi vatandaşlarının cebine göz dikmekten çekinmiyor. Aynı Türkiye, “insanlık dersi” verirken, hemen yanı başında Kürtleri aralıksız bir şekilde bombalayıp, elektrik ve suyunu kesmeyi “milli gurur” olarak yaşıyor.
Yaptığı hırsızlık, yolsuzluk ve vahşi talan yetmezmiş gibi vatandaşın cebindeki son kuruşu gasp etmek için kolları sıvayan Ankara rejimi, koronavirüs zamanlarında yaptığı propagandanın dışarıda, “insani yardım” olarak göründüğünü düşünüyor olmalı. Oysa herkes her şeyi görüyor.
Erdoğan rejimine bağlı medya hafta içerisinde Fransa’yı, 2 milyonu İtalya ve İspanya’ya yönelik olmak üzere dört milyon maskeye el koymakla suçladı. Bu durum olayın sadece bir boyutunu ifade ediyordu, gerçek farklıydı.
Le Point dergisi, Türk devletinin Fransa’yı egoizmle suçlarken, arka planında ne olduğunu gördü. Zira, Recep Tayyip Erdoğan Türkiyesi, maske ihracatlarını bloke etmeye devam ediyordu.
Dergi durumu şöyle özetledi: “Hatırlıyor musunuz, bir ay önceydi, bir sonsuzluk gibi. Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’deki mülteci ve göçmenleri Avrupa yolunu almaya zorluyor, onları sınırlara daha iyi taşımak için otobüsleri devreye koymaktan çekinmiyordu.... Bugün, bu göçmenler koronavirüsün dörtnala gittiği sağlığa zararlı kamplarda çürüyorlar ve Türkiye şiddetli diplomasisini sürdürüyor. Kriz zorunlu kılıyor, yöntemler değişiyor, ama niyetler sürüp gidiyor. Ve Fransa, Türk Cumhurbaşkanı’nın saplantılarının merkezinde kalmaya devam ediyor.”
“Bir kaç ay sessiz kalan Türk rejiminin Fransızca bilen propagandacılarının yeniden hizmete geçtiğine” dikkat çeken Le Point, Anadolu Ajansı’nın Fransa’nın 4 milyon maskeye el koyduğuna yönelik haberini hatırlattı.
Türk ajansının haberi Fransa’nın AB bünyesindeki yetersiz dayanışmasına dikkat çekiyordu. Aynı haberde Türkiye’nin nasıl İtalya ve İspanya’ya maske ve sağlık malzemeleri gönderdiği övgüyle anlatılıyordu. Yardımlara, “Türk halkının sevisi” de bir mesaj olarak eklenmiş.
Fransa’nın maske yüklü kargoya el koyduğuna ilişkin haber Express dergisinde yayınlanmış ve olayın 5 Mart’ta gerçekleştiği belirtilmişti. Bu olaydan iki gün önce ise Fransa’da bir kararname ile ülke topraklarında bulunan tüm stoklara el konulması kararı alınmıştı. Sonuç olarak, yapılan görüşmelerden sonra maskeler temel adreslerine ulaşmıştı.
Peki Türkiye’de durum ne? Le Point, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün koronavirüsle birlikte basın özgürlüğünün daha da gerilediğine ilişkin tespitini aktarıyor.
Le Point, “Hiç kuşku yok ki Türk resmi haber ajansı, sağlık materyalleri üretici ülkesi Türkiye’nin 4 Mart’tan bu yana sağlık ürünlerinin ihracatını bloke eden tedbirlerini hatırlama zaman olmadı” diye yazdı. Fransız Dışişleri Bakanlığı temsilcileri, pratikte ilgili Türk bakanlıklarının herhangi bir ihracat izni vermediğine dikkat çekti.