Basel-Strasbourg yürüyüşçüleri: Direniş hattını büyütelim

Basel-Strasburg uzun yürüyüşü 2. gününde büyük bir coşkuyla devam ediyor.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın esaretiyle sonuçlanan uluslararası komplonun 20. yıldönümünde aralarında siyasetçiler, kurum temsilcileri ve sanatçıların da olduğu 100’ü aşkın kişinin, “Tecridi kıralım, faşizmi yıkalım, Kürdistan’ı özgürleştirelim” sloganıyla Basel’den Strasburg’a düzenlediği uzun yürüyüş, ikinci gününde devam ediyor.

Sabah saatlerinde Fransa’nın Bartenheim kentinde hep bir ağızdan söylenen Hernepêş marşıyla yürüyüşlerinin ikinci gününe başlayan eylemciler, geçtikleri her sokakta hep bir ağızdan “Öcalan’a özgürlük”, “Yaşasın zindan direnişleri” sloganlarını atıyor.

‘TECRİT KIRILACAK!’

Yürüyüşte Öcalan üzerindeki mutlak tecride ve DTK Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde birçok merkezde devam eden açlık grevlerine dikkat çeken pankartlar taşıyan uzun yürüyüşçüler, “tecrit kırılacak” mesajı veriyor.

Aralarında sanatçılar, sürgünde yaşamak zorunda kalan HDP milletvekilleri, birçok kurum ve örgütün temsilcilerinin de yer aldığı eylem boyunca dağıtılan bildirilerle Öcalan üzerindeki tecride ve açlık grevi direnişlerine dikkat çekmek amacıyla bildiriler de dağıtılıyor.

ERDOĞAN’A ÖFKE

Öte yandan Türk devleti ve Erdoğan’a karşı öfkenin hakim olduğu yürüyüşte, sık sık “Terörist Erdoğan”, “Diktatör Erdoğan” sloganları atılıyor.

Eylemciler, bugün yapacakları 20 kilometrelik yürüyüşün ardından akşam saatlerinde Fransa’nın Mulhaus kentine vararak, yürüyüşlerinin ikinci etabını tamamlayacaklar.

BİRLİK: DİRENİŞ HATTINI BÜYÜTMELİYİZ

ANF’ye değerlendirmede bulunan uzun yürüyüşçülerden HDP Eski Şırnak Milletvekili Leyla Birlik, Öcalan üzerinde mutlak bir tecrit ile karşı karşıya olunduğunu belirterek, buna karşı birçok yerde yükselen direnişin önemli olduğunu vurguladı.

Leyla Güven öncülüğünde birçok merkezde devam eden açlık grevleri direnişlerini hatırlatan Birlik, bu direnişlerin büyük bir öneme sahip olduğunu kaydetti.

“Kürtler ve Ortadoğu halkları acısından kritik bir süreçteyiz” diyen Birlik, şöyle devam etti: “Eğer bu mutlak tecridi kırmazsak, ne Ortadoğu ne de Türkiye halkları ve Kürtler üzerindeki tecridi kıramayız. Bir direniş hattı oluşmuştur, bu direniş hattı tarihseldir ve önemlidir. Tam da Cizre vahşetinin 3 yıl dönümündeyiz, tam da Mehmet Tunç’ların Asyaların o dönem de bizden istediği bu direnişti. Bu tecridi kırmaktı. Bu direniş hattını şimdi sahiplenmek zorundayız.”

‘HERKES ELİNİ VİCDANINA KOYMALI’

“Düşman varlık ve yokluk savaşını veriyor” diyen şu çağrıda bulundu: “Bunu yaparken de soykırım geçirerek yapıyor. Bu anlamda Kürt halkı ve bütün insanım diyen herkes elini vicdanına koyması gerekir. Ve bu direniş hattını hızlı bir şekilde büyütüp bu tecridi kırarak, arkadaşlarımızı yaşatmamız gerekiyor.”