BM önündeki açlık grevi direnişine yeni katılımlar

BM önünde başlatılan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi 10’cu günde devam ederken, açlık grevi direnişlerine destek olmak için 4 kişide 3 günlük süreli açlık grevine başladı.

Kürt Yurtsever Mehmet Ali Koçak’ın Öcalan üzerindeki mutlak tecridin kaldırılması ve Leyle Güven öncülüğünde birçok merkezde devam eden açlık grevi direnişlerine destek vermek amacıyla 20 Şubat’ta Cenevre Birleşmiş Milletler Ofisi önünde başlatmış olduğu süresiz-dönüşümsüz açlık grevi 10’cu günde devam ediyor.

Açlık grevi direnişlerine destek olmak amacıyla İsviçre’nin St. Gallen kentinden gelen Cuma Sürer, Agit Emen, Memeh Kıvık ve Yunus Nas adlı vatandaşta BM önünde 3 günlük açlık grevine başladı.

Nas, Sürer, Emen ve Kıvık BM önünde yapılan bir basın açıklaması ile açlık grevlerine destek amaçlı olarak 3 günlük açlık grevinin startını verdi.

Bugünden sonra süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde olan Koçak’ın yanı sıra, BM önünde 3 günlük süreyle dönüşümlü olarak belli gruplarda açlık grevine girecek.

SAĞLAM: ERDOĞAN KADAR BM, CPT VE AK’DE SORUMLU OLACAK!

Basın açıklamasında ilk olarak söz alan Cenevre Demokratik Kürt Toplum Merkezi Eşbaşkanı Salih Sağlam söz aldı. Sağlam, Öcalan üzerindeki tecride ve bu tecridin kırılması amacıyla Leyla Güven öncülüğünde birçok merkezde devam eden açlık grevlerinin geldiği kritik aşamaya değinerek konuşmasına başladı.

Açlık grevi direnişlerinin daha çok sahiplenilmesinin altını çizen Sağlam, “Bugün direnişte olan arkadaşlarımızın birçoğu kritik sınırı aştı. Buna rağmen CPT, Avrupa Konseyi, BM gibi kurum ve kuruluşlar hala tecride ve arkadaşlarımızın taleplerine karşı sessizliğini koruyor. Eğer, bir arkadaşımız şehit düşerse biz, bu şahadetten AKP ve Erdoğan kadar bu kurumları da sorumlu tutacağız. Biz, daha da geç olmadan buradan bu kuruluşlara bir kez yine harekete geçme çağrısında bulunuyoruz” dedi.

‘SESSİZLİĞE KARŞI EN GÜZEL CEVAP DİRENİŞTİR’

“Bu sessizliğe karşı en önemli duruş, bizlerin yani Kürtlerin ve onların dostlarının bir bütün olarak ayağa kalması olacaktır” diyen Sağlam şöyle devam etti: “Evet yeri geldiğinde bedel ödüyoruz ama biz biliyoruz ki verilen bedeller ve direnişimiz, halkımızı ve önderliğimizi özgürleştirecektir. Onun için bu davanın yanında, yakınında olan herkes ama herkes zaman kaybetmeden bu direnişe ortak olup alanlarda olmalı” şeklinde konuştu.

KOÇAK: DİRENİŞİN PARÇASI OLALIM

Sağlam’ın ardından 10 günden beridir BM önünde süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde olan Mehmet Ali Koçak söz aldı. “Tecridin kırılması için bedeli ne olursa olsun direnmeye devam edeceklerini söyleyen” Koçak, uluslararası kurum ve kuruluşların açlık grevlerine karşı ve Öcalan üzerindeki tecride karşı duyarsızlığını eleştirdi. Avrupa’daki Kürdistanlıların direnişi her alana yayması gerektiğini ifade eden Koçak, “Bu süreçte sessiz kalmak, kimse için doğru olmaz. Bunun için her nerede olursak olalım direnişin bir parçası olalım” diye ekledi.

PARTİZAN: DİRENİŞTE OLACAĞIZ

Son olarak İsviçre Partizan adına söz alan Erdinç Akçil ise açlık grevi direnişleriyle dayanışma içerisinde olduklarını ifade ederek, kendilerinin de ileriki günlerde süreli olarak BM önünde ki açlık grevine dahil olacaklarını belirtti.

Yapılan açıklamanın ardından açlık grevi eylemcileri, Öcalan, Leyla Güven ve diğer açlık grevi direnişçilerinin posterleri ve tecridin kırılmasını talep eden pankartlarla süslenen BM önündeki çadıra geçti.