Fransa’da ödüllü siyasal bilimler fakültesi konferans öğretmeni Frédéric Encel, Türkiye’nin Efrîn’e yönelik saldırılarını Le Figaro gazetesine değerlendirdi. Encel’e göre Türkiye Rojava’yı yok etmek ve askeri gücünü ittifaklarına göstermek istiyor.
2015 yılında Société de Géographie Büyük Ödülü’ne layık görülen Frédéric Encel, Le Figaro gazetesine mülakat verdi. Encel’in kısa bir süre önce “Benim Jeopolitik Sözlüğüm” (Mon Dictionnaire géopolitique) kitabı yayınlandı.
Encel, Kürtlerin durumundan çok Türkiye’nin stratejik yerini ön plana çıkaran Washington ve Moskova’nın muğlaklığına tepki gösterdi. Türkiye’nin Efrîn’e yönelik saldırılarının iki amacı olduğunu belirten Encel, birinci amacın Rojava’yı yok etmek olduğunu kaydetti.
İLAN EDİLEN ZAFER GERÇEKLEŞMEDİ, KÜRTLER DİRENİYOR
Encel’e göre Türk devleti diğer yandan ittifak güçlerine kendisine karşıt grupları askeri olarak yenebileceğini göstermek istiyor. “Oysa, aşağı yukarı Suudi Arabistan’ın daha az donanımlı Husi isyancıları karşısında yerinde saydığı Yemen’de yaşananlar gibi, ilan edilen zafer gerçekleşmiyor ve Kürtler direniyor. Eğer Türk ordusu kesinlikle kayda değer ateş gücüne rağmen kalıcı bir şekilde küçük bölge Efrîn’e batarsa, bu Türk askeri kapasitesi üzerinde ağır bir güvensizlik oluşturur ve NATO ittifakları nezdinde dahil olmak üzere gücünün güvenirliliğini ağır bir yükümlülük altına koyar.”
TÜRKİYE RUSYA İÇİN SADECE İLGİNÇ BİR DEĞİŞKENDİR
Rusya’nın Türkiye ile ilişkilerini de “taktik” olarak değerlendiren Encel, Türkiye’nin Rusya açısından “değişken” bir güç olduğunu ifade etti. Encel şu tespitlerde bulundu: “Stratejik olarak, Rusya bölgede uyumlu ve temel olan bir hedefle ilgili olmaya devam ediyor: 1953’ten bu yana Moskova’nın ittifakı olan Suriye rejimini kurtarmak ve bu devasa Akdeniz/Ortadoğu havzasında siyasi ve askeri varlığını sürdürmek (...) Bununla birlikte Moskova, özellikle Washington’un Türk ittifakı ile ilişkilerinde arasını açmaya katkı sağlayabilir. Ama ben bir Türk olsam, kuşku duyardım: Putin için Türkiye sadece ilginç bir değişkendir. İran ve Suriye stratejik ekseni ise esastır.”
Fransa’nın Efrîn’e yönelik saldırıları BM Güvenlik Konseyi’ne taşıması konusunda da değerlendirmelerde bulunan Encel, Fransız hükümetinin BM’den bir kınama alma konusunda güçlü bir niyetinin olduğunu savundu.
“Bu da sevinilmesi gereken bir şey. Sorun hep aynıdır: Eğer kınama güçlü oluşa, ABD kararı onaylamayı reddeder. Ve Batılı ittifakları arasında, bir veto konulması gibi bir durumla karşılaşılmasından nefret ediliyor. O halde, Washington için memnun edici bir kararı yukarı doğru müzakere etmek gerekiyor, diğer bir ifadeyle az bağlayıcı olan ya da sadece bir açıklamadan ibaret olan bir karar...”
