Hrant Dink, Stockholm’de anıldı

Genel yayın yönetmenliğini yaptığı Agos gazetesi önünde katledilen Hrant Dink, İsveç'in başkenti Stockholm'de ölümünün 11. yıldönümünde İşçi Eğitim Merkezi’nde düzenlenen bir etkinlikle anıldı.

Dink, ölümünden 1 ay önce İsveç’e gelerek Stockholm’de İşçi Eğitim Merkezi (ABF) ve İsveç Parlamentosu’nda düzenlenen Türkiye’de ifade özgürlüğü ve insan hakları ihlallerini ele alan konferanslara konuşmacı olarak katılmıştı. Katledilişinin 11. yıldönümü dolayısıyla yapılan konferans Dink'in ABF'te konuştuğu salonda düzenlendi.

Parlamento bünyesinde kurulu Türkiye’de İnsan Haklarını Destekleme Komitesi, İsveç PEN Kulübü, Sınır Tanımayan Gazeteciler ve İsveç Gazeteciler Federasyonu tarafından örgütlenen ve Türkiye’de basın özgürlüğü ve insan hakları ihlallerinin tartışıldığı seminerindeki konuşmacılar, Türkiye'de ifade özgürlüğü ihlallerinin 15 Temmuz askeri darbe girişiminden sonra tavan yaptığını söylediler ve Türkiye ve Kürdistan'daki gazeteciler ve insan hakları savunucularıyla dayanışmanın yükseltilmesinin önemine vurgu yaptılar.

TÜM DÜNYA CİNAYETİN KARATILDIĞINI BİLİYOR

Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Hrant Dink Davası'nın 11 yıllık hukuki sonuçlarının cezasızlık bakımından tartışmalı olduğunu ve bu davanın uluslararası kamuoyuna Türkiye'nin azınlıklara saygılı ve Dink gibi bir aydının katledilmesine karşı toleransı olmadığını göstermesi için bir olanak sunduğunu ancak hükümetin cinayetin gerçek faillerine dokunmamasının katliamın karartılmaya çalıştığının dünya kamuoyu tarafından anlaşıldığını söyledi.

TÜRKİYE HRANT KATLİAMININ LEKESİNDEN KURTULAMAZ

Türkiye ve dünya kamuoyunun AKP Hükümeti'nin katliamın ardındaki güçleri gizlediğinin farkına vardıklarını söyleyen Önderoğlu, “Türkiye bu katliamın lekesinden kurtulamaz. Bundan kurtulması için katliamın ardındaki güçlerin belirlenmesi ve cezalandırılması gerekiyor. Dolayısıyla Hrant Dink ve Tahir Elçi Kürt ve Ermeni toplumlarının değerleri olmaktan öte Türkiye toplumunun birlikte yaşamasının sembolleri ve önemli değerleriydi. Onların ortadan kaldırılmasıyla Türkiye toplumu yoksullaştı” dedi.

TÜRKİYE'DEKİ İHLALLER GÜNDEMİMİZİN İLK SIRASINDA

İsveç Gazeteciler Federasyonu Başkanı ve Avrupa Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Jonas Nordling, Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ifade ve basın özgürlüğü ihlallerinde belirgin bir artış görüldüğünü belirttikten sonra Avrupa ve İsveç gazeteci örgütleri olarak Türkiye'yi gündemin ilk sırasına aldıklarını söyledi.

Türkiye'de tutuklu gazetecilerin duruşmalarını yakından izlediklerini ve bazı duruşmalarda gözlemciler gönderdiklerini hatırlatan Nordling, Türkiye ve Kürdistan'daki gazetecilerin sendikal örgütlenmelerine destek verdiklerine de dikkat çekti.

HÜKÜMETİN POLİTİKASINA KARŞI ÇIKTIKLARI İÇİN İNSANLAR TUTUKLANIYOR

Uluslararası Af Örgütü İsveç Seksiyonu adına bir konuşma yapan Andrea Bodekull, AKP Hükümeti'nin 15 Temmuz darbe girişiminin ardından darbenin ardında olmakla suçladığı Gülen Hareketi'ne karşı mücadele bahanesiyle 100 bini aşkın kişiyi işten attığını ve bunlardan 50 binini tutukladığını söyledi.

Tutuklananlar arasında Gülencilerle hiçbir ilişkisi olmayan gazeteci ve insan hakları savunucularının olduğunu hatırlatan Bodekull, pek çok kişinin sadece hükümetin politikasına karşı oldukları için tutuklandıklarına somut örnekler vererek dikkat çekti.

Yüzlerce sivil toplum örgütü ve medya kuruluşunun kapatıldığını söyleyen Bodekull, “Tüm bunlar teröre karşı mücadele ve ülkenin güvenliğini sağlamak gibi gerekçeler öne sürülerek yapılıyor. Kadın örgütleri, yerel kültür dernekleri hatta spor kulüpleri bile kapatıldı. On binlerce akademisyen, öğretmen ve aydın terörist olarak suçlanarak görevlerine son verildi” dedi.

Sınır Tanımayan Gazeteciler İsveç Seksiyonu Başkanı Jonathan Lundqvist, basın ve ifade özgürlüğünün demokrasinin en temel koşulu olduğunu hatırlatarak “Medyanın özgür olmadığı bir ülkede demokrasiden bahsedilemez” şeklinde konuştu.

UETD İSVEÇ MEDYASINA YÖNELİK SALDIRIYA GEÇTİ

Gazeteci Yazar Kurdo Baksi, İsveç'te Türk devletine casusluk yaptığı için medyada teşhir olan AKP'nin lobi örgütü UETD'nin İsveç medyasına yönelik saldırıya geçtiğini, tüm medya kuruluşları hakkında dava açtığını söyledi.

AKP'nin Türkiye ve Kürdistan'da yönelik saldırılarını İsveç'de UETD aracılığıyla sürdürdüğünü belirten Baksi, “Bu çok ciddi ve tehlikeli bir girişim. Medya bizi ve Erdoğan'ı eleştiriyor diyorlar. 105 günlük gazete, TV ve radyo aleyhinde dava açtıklarını söylemeleri oldukça kaygı verici. Bunlar Erdoğan'ın Türkiye'de medyaya yaptığını burada da yapabileceklerini sanıyorlar” şeklinde konuştu.

Tiyatro Sanatçısı Serpil İnanç'ın Hrant Dink için şairlerin yazdığı şiirleri okumasından sonra etkinlik son buldu.