İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Ofisi önünde her çarşamba düzenlenen oturma eylemini bu hafta İsviçre Kürt Kadınlar Birliği (YJK-S) üyeleri yürüttü.
işgalci Türk devletinin ve beslediği çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarının protesto edildiği eylem, Rojava devrim şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı.
Ardından YJK-S Sözcüsü Selma Sürer, İnsan Hakları Haftası kapsamında BM'de süren görüşmelere değindi. Selma Sürer, Kürt topraklarının, Kürt kadınlarının, Kürt çocuklarının Türkiye’nin desteklediği çetelerin saldırısı altındayken dünyanın buna sessiz kaldığını söyledi.
"İnsan hakları savunucusuyuz, diyen sizler Kürt kadınlarının ve Kürt çocuklarının katledilmesi karşısında cevabınız nedir?" diye soran Selma Sürer, şöyle devam etti: "Biz buradan haykırıyoruz; savaşan, bedenini siper eden Kürt kadınları yalnız değildir. Sizler söz konusu Kürt halkı ve Ortadoğu toprakları olunca neden sessizsiniz?"
Rusya-Ukrayna savaşına işaret ederek uluslararası güçlerin ikiyüzlü davrandığını ifade eden Selma Sürer, "Önder Apo'nun felsefesi, ateş altındaki Ortadoğu halkları için tek kurtuluştur. Rojava’da bu inançla savaşan kadınlara buradan siper olacağız" diyerek konuşmasını tamamladı.
Fransızca basın metnini okuyan Antina Martin, başta BM olmak üzere uluslarası topluma, demokratik bir Suriye için Kuzey ve Doğu Suriye'nin özerkliğinin tanınması çağrısında bulundu.
İsviçre Sosyalist Parti (SP) Sekreteri Halima Delimi ise, Erdoğan'ın cihadist çeteleri Avrupa'ya yollama tehdidi altında emperyalist egemen güçlerin Kuzey ve Doğu Suriye'deki işgale sessiz kaldığını belirterek, Rojava'daki direnişi selamladıklarını ve desteklediklerini vurguladı.
Enternasyonalist Serhildan Ağı adına aktivist Anne Cloude de, Rojava Devrimi’ni ne pahasına olursa olsun savunacaklarını söyledi.
Son olarak İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) Eşbaşkanı Dilan Çetinkaya söz aldı. Rojava kadınlarının direnişini selamlayan Dilan Çetinkaya, şunları belirtti: "Rojava halkı bir kez daha katliamlarla yüz yüze bırakılmak istenmektedir. Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere sivil halk ağır kış koşulları altında zorunlu göç yollarına düşürülmüş savaşın en vahşi halini ise yine kadınlar ve çocuklar yaşamaktadır. Bu saldırılarda Rojava Kadın Devrimi hedef alınmıştır. Bu saldırılara karşı bir an önce müzakere yoluyla bir çözüm bulmak BM'nin asli görevidir. Önder Apo’nun sesine kulak verin. Kürtlerin yok sayıldığı, katledildiği bir coğrafya sizin kabusunuz olacaktır. Biz Kürt kadınları olarak Rojava Devrimi'nden asla vazgeçmeyeceğiz."
Kadınların eylemi sloganlarla sona erdi.