Büyükelçilere yönelik konuşmasında Rusya ile ilişkilerin geliştirilmesine değinen Macron, buna karşı ‘derin devlet içerisindeki direnişlere’ yeniden vurgu yaptı.

YİNE ‘DERİN DEVLET’ VE ‘BİLDİĞİNİ YAPMA’ ALIŞKANLIĞI UYARISI

Macron, son bir haftada ikinci kez ‘derin devlet’ terimini kullanmış oldu. Fransız diplomasisinde Rusya’ya karşı güvensizlik üzerine eğitilmiş diplomatların varlığına dikkat çeken Macron, “Genel olarak bu konuda, ‘Cumhurbaşkanını dinlerken eskiden alışılageldiği gibi yapılanlar yapılıyor’” dedi.

DIŞİŞLERİNDE ETKİLİ OLMAYA ÇALIŞIYOR

Cumhurbaşkanının dediklerinin aksine alışılageldik politikayı takip eden büyükelçileri uyaran Macron, “Size önerim bu yolu takip etmemenizdir. Bu yol etkisizdir ve cumhurbaşkanının sözünün güvenilirliğine zarar veriyor” diye konuştu. Macron, bu sözleriyle dış politikada Elysée Sarayı’nın ağırlığını arttırmak istediğini kesin olarak ortaya koydu.

Rusya’nın Avrupa’ya aidiyetini yineleyen Emmanuel Macron, bunun uzun vadeli düşünülmesi gerektiğini söyledi.

BÜYÜKELÇİLERE ‘GEÇMİŞİN UZMANI OLMAYIN’ ELEŞTİRİSİ

Fransız diplomasisinin ‘yaratıcılıkta’ geride kaldığını itiraf eden Macron, büyükelçilerin bulundukları ülkelere göre ‘yeniliklerle’ etkili olmalarını istedi. Dış politikanın sadece ‘uzmanlara’ ihtiyacı olmadığını söyleyen Macron, “Uzmanlar, sadece geçmişte kalan konularda uzmandırlar” dedi.

BATI HEGEMONYASININ SONU

Çin, Hindistan, Brezilya gibi ülkelerin de aralarında bulunduğu ‘yükselen ekonomiler’ olarak bilinen ülkelerin dünyada artan gücüne işaret eden Macron, bununla birlikte batı dünyasının etkisini kaybetmek üzere olduğunu savundu. Macron, “Batı hegemonyasının sonunu yaşıyoruz” derken, kendilerini ‘devlet-medeniyet’ tarzında düşünen bu yeni güçlerin ‘daha fazla güç ve batıda olandan daha fazla ilhamla’ dünya ve politik düzeni yeniden biçimlendirmeye çalıştıklarının altını çizdi.

Macron, bu yeni güçlerin dünya siyasetinde kartların yeniden karılmasını sağladıklarını ve batının ‘alışkanlık ve dogmalarını köhneleştirdiğini’ de sözlerine ekledi.