'Palme cinayetini polis bilinçli olarak PKK'ye yıkmak istedi'

Palme cinayetini ilk gününden itibaren araştıran İsveçli gazeteci Olle Minell, İsveç Güvenlik Polisi'nin (Säpo) cinayeti PKK'ye yıkmak için aylar öncesinden bilinçli olarak kamuoyu oluşturduğunu söyledi.

Olle Minell, İsveç Komünist Partisi'nin yayın organı Proletären'in yazarlarından biri. 40 yılı aşkın süredir kapitalist sömürü, adaletsizlikler ve özelleştirmelere karşı makaleler yazıyor.

28 Şubat 1986’da İsveç Başbakanı Olof Palme'nin öldürülmesinden sonra o sıralar adı İsveç Komünist Partisi/Marksist-Leninist Devrimci, KPML(r) olan parti ve yayın organı Proletären gazetesi, cinayetin PKK ve Kürtlerin üzerine yıkılmak istenmesine kararlıca karşı çıktı.

Cinayetin PKK tarafından değil İsveç polisi içindeki bir grup tarafından işlediğini öne sürdü. Bu nedenle Proletären gazetesi polislere iftira atmak suçundan mahkum oldu. 550 bin kronluk tazminat ödemek zorunda kaldı.

10 Haziran 2020 günü Başsavcı Krister Petersson, Palme cinayetinin 2000 yılında yaşamını yitiren Stig Engström tarafından işlendiğini ve davanın kapatıldığını açıkladı.

Olle Minell, cinayetin işlediği yerin yakınında bulunan Skandia adlı şirkette çalışan ve Muhafazar Partili bir politikacı olan Stig Engström ile söyleşi yapıp yayınlayan ilk gazeteci.

Minell, Palme cinayetinden 34 yıl sonra, Stig Engström hakkındaki düşüncelerini ve cinayetin PKK ve Kürtlere yıkılması için polisin gerçekleştirdiği manipülasyonları ANF'ye anlattı.

‘CİNAYETİ ENGSTRÖM'İN İŞLEDİĞİNİ GÖSTEREN HİÇBİR KANIT YOK’

Başsavcı Petersson'un basın toplantısında Stig Engström hakkında verdiği bilgilerin Proletären'de yayınlanan bilgiler olduğuna dikkat çeken Minell, başsavcının cinayetin Engström tarafından gerçekleştirdiğini gösterebilecek en küçük bir kanıt bile sunamadığını söyledi.

Minell, başsavcının amacının Palme cinayetini kapatmak olduğunu belirterek “Soruşturmacılar her şeyi açıkta bırakıyor. Engström'ün Palme'yi öldürmesi için bir nedeni yok, ayrıca bu işi yalnız mı yoksa başkalarıyla birlikte mi yaptı? Tüm bunlar ortaya konmadan cinayetin Stig'e yıkılması skandal” dedi.

Palme'nin Engström tarafından öldürülmediğini o sıralarda yazdığını hatırlatan Minell şöyle konuştu: “Ben cinayet işlendiğinde Stig'in orada olduğuna ve olanları gördüğüne inanıyorum. Dikkatleri üzerine çekmek isteyen bir kişiydi ve bu nedenle kendisini medyanın gündemine getirmek istiyordu.

'CİNAYET 20 YIL ÖNCE ÖLEN BİRİNE YIKILARAK KARARTILDI'

1989 yılında Engström'le görüştüm. Ben o sıralar anlattıklarını ayrıntılı olarak yayınladım. Benim izlenimin Stig'in böyle bir cinayeti işlemeyeceğiydi. Eski karısı da onun bir sinek bile öldüremeyeceğini açıkladı. Cinayetin 20 yıl önce ölen ve kendini savunma imkanı olmayan birine yıkılması gerçeklerin karartılmasıdır. Basın toplantısında başsavcının söylediği tek şey bu cinayetin artık kapatıldığıydı.”

Yapılan kamuoyu yoklamaları sonuçlarının İsveç halkının Palme cinayetini Engström tarafından işlendiğine inanmadığını gösterdiğini söyleyen Minell, “Her on kişiden altısı cinayetin Engström tarafından işlendiğine inanmıyor. Halkın çoğunluğu, her üç kişiden ikisi cinayetin çözülmesini istiyor” dedi.

‘CİNAYET GERÇEKLEŞMEDEN PKK'YE YIKMAYA ÇALIŞTILAR’

1986 ve 1987 yıllarında polisin Stig Engström hakkında araştırma yapma yerine onu şüpheliler listesinden çıkardığını belirten Minell, şöyle devam etti: “Bunu dönemin Stockholm Emniyet Müdürü Hans Holmer'in PKK'yi suçlaması için yaptılar.

Palme cinayeti daha gerçekleşmeden PKK'ye yıkma girişimini İsveç Güvenlik Polisi 1985 yılının ağustos ayında başlattı. O sıralar Säpo şefi Kürtlerin İsveç'te büyük bir eyleme hazırlandıkları haberini yaydı. Bu haber İsveç'in iki büyük gazetesi Aftonbladet ve Expressen başta olmak üzere İsveç medyasında yer aldı. Palme'nin vurulduğu gece korumasız dışarıya gideceğini Säpo şefi biliyordu. Ben tüm bunların birbiriyle ilgili olduğunu ve cinayetin işlenmeden çok daha önceleri PKK'nin üzerine yıkmak istediklerini düşünüyorum.”

Bu düşüncelerini o sıralar ve daha sonraları gündeme getirdiğini söyleyen Minell, “Cinayetin suçunu Kürtlere yıkmak istediler. Bunu Hans Holmer ve Yayıncı arkadaşı Ebbe Carlsson birlikte yapmaya çalıştı. Bu iki kişi, 1970'li yılların sonunda Göteborg'de casusluk skandalına karıştılar. Solcuları dinledi ve fişlediler. Palme vurulduğunda bunlar yine birlikte ortaya çıkıp bu kez PKK ve Kürtleri suçladılar. Ama Holmer başarılı olamayınca Carlsson PKK'ye yönelik suçlamaları bir süre daha sürdürdü” dedi.

‘525 BİN KRON TAZMİNAT ÖDEMEYE MAHKUM EDİLDİK’

Palme'nin katilini devlet kurumları, polis ve Säpo içinde aramak gerektiğini söyleyen Minell, şunları belirtti: “Ben o yıllarda bu gerçekleri yazdığım için iftira ettiğim suçlamasıyla benim ve gazetemiz hakkında dava açtılar. İlk ve Üst Mahkeme bizi mahkum etti. Dört polise 525 bin kron tazminat ödemek zorunda kaldık. Açılan kampanyaya halk 700 bin kron bağışta bulundu.

Soruşturmayı yürüten ve Kürtleri suçlayan Hans Holmer, ‘gerçekler açıklanırsa İsveç temellerinden sarsılır’ dedi. Stig Engström'ün katil ilan edilmesi Palme cinayetini karartma girişiminin devamıdır. Palme'yi uyuşturucu bağımlısı Christer Petersson, sağ politikacı Stig Engström veya PKK öldürmedi. Holmer'in sözleri polisler, askerler ve hatta sosyal demokratlar içinde yer alan bazı grupların Palme cinayetinde parmakları olduğu şeklinde anlaşılmalı.”