Paris katliamı için yeni suç duyurusu

Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Ocak 2013’te üç Kürt kadın devrimcinin hedef alındığı katliama ilişkin yeni bir suç duyurusu yapıldı.

Paris’te başlarına sıkılan üçer kurşunla katledilen PKK’nin kurucularından Sakine Cansız, KNK Paris temsilcisi Fidan Doğan ve gençlik hareketi üyesi Leyla Şaylemez’in aileleri suç ortaklarının yargılanması için soruşturma talep etti.

Ailelerin avukatı Antoine Comte, ANF’ye yaptığı açıklamada “Suç duyurusunda bulunduk” dedi. Comte, Türk istihbarat servisinin Avrupa genelindeki casusluk faaliyetlerine dikkat çekerek, bu kez Belçika, Almanya ve Fransa’da ayrı ayrı soruşturmaların olduğunu söyledi.

BELÇİKA’DA YAŞANANLAR İLE FRANSA’DA YAŞANANLAR ARASINDA BAĞ VAR

Comte, “Almanya’da Türk istihbarat servislerinin casusluk faaliyetlerine ilişkin Almanya’da soruşturmalar var. Belçika’da Kürt sorumlulara karşı potansiyel saldırı nedeniyle bir soruşturma var. Belçika’da yaşananlar ile Fransa’da yaşanmış olanlar arasında bağ var” dedi.

Avukat Compte, “Tüm bu faktörleri soruşturacak bir hakim istiyoruz” diye ekledi. Yeni suç duyurusu 12 Mart günü yapıldı.

Kadın devrimciler 3 Ocak 2013 tarihinde Paris’teki Kürdistan Enformasyon Merkezi’nde katledilmişlerdi. Tutuklu tek katil zanlısı Ömer Güney, dava başlamadan bir kaç hafta önce 2016 sonunda ansızın cezaevinde şüpheli bir şekilde öldü. Hakkındaki dava da fiili olarak düşmüştü. 2017 yılının başında üç Kürt kadın devrimcinin aileleri, suç ortakları veya olası diğer tetikçilerin de belirlenmesi için soruşturmanın devam etmesini talep etmişlerdi.

Bir yıl önceki talebe Türkçe belgeler eklenmişti. Açılan ön soruşturma daha çok bu belgelerin çevirisi üzerine yoğunlaşmıştı. Bir yıl sonraki hukuk davasında Paris katliamının bir MİT operasyonu olduğuna dair yeni belgeler sunuldu.

Comte, 15-16 Mart tarihlerinde Paris’te Türk devletinin suçlarını yargılamak üzere kurulan Daimi Halk Mahkemesi’ndeki tanıklığında da bu davanın kapanmadığını söylemişti.

İddianamede, Türk istihbarat teşkilatı MİT’in sorumluluğu açık bir şekilde belirtilmişti. Comte, “Katil zanlısının ölümü ardından dava kapanmadı” dedikten sonra, “Çünkü yargılanmadı, kim yardım etti, kim finanse etti, kim bilgi verdi?” diye sormuştu.

Fransa’da bugüne kadar onlarca siyasi cinayet işlendi. Buna karşın ilk Fransa tarihinde ilk kez yabancı bir devlet, bir iddianamede sorumlu tutuldu. Comte'a göre “Bu davada farklı olan, bu suçlardan bu ülke tarihinde ilk kez yabancı bir devlet sorumlu tutulmasıdır. Fransız adaleti, bu suçların arkasındaki faillere tepki gösterdi."

GÜNEY’İN ARADIĞI NUMARALAR TESPİT EDİLDİ

Dosyaya yakın kaynaklardan alınan bilgilere göre, davacıların elinde yeni bilgi ve belgeler var. Avukat Compte, ANF’ye verdiği demeçte Güney’in aradığı kriptolu numaraların da tespit edildiğini söyledi. Comte, “Telefon numaraları tespit edildi. MİT büroları olduğu biliniyor” dedi. Comte başka detay vermeyi reddetti. Ancak dosyaya yakın başka kaynaklardan alınan bilgilere göre Güney’in kullandığı silahın nereden alındığı da tespit edildi.

MİT ELEMANLARININ İTİRAFLARI

Alınan bilgilere göre Paris katliamına ilişkin dosyaya, PKK tarafından yakalanan iki üst düzey MİT elemanının itirafları da eklendi. 4 Ağustos 2017’de Güney Kürdistan’da suikast planları yaparken özel bir operasyonla yakalanan MİT sorumluları Erhan Pekçetin ve Aydın Günel’in itirafları da Ocak ayından itibaren ANF’de yayınlanmıştı. Her iki MİT sorumlusu, Paris katliamını MİT’in organize ettiğini itiraf etmişlerdi. İtiraflar, MİT’in 14 Ocak 2014’te basına sızan gizli ibareli talimatı ile aynı yıl 12 Ocak’ta sosyal medya sızdırılan ses kaydını doğruluyordu. Belgede Güney’e suikast talimatı verilirken, dört MİT yöneticisinin imzası vardı. Ses kaydında, Güney iki MİT elemanı ile birlikte suikast planlarını tartışıyorlardı. İki MİT sorumlusunun itiraflarında, tetikçi Ömer Güney’in Türkiye’ye seyahatlerinde biletlerinin de MİT’e bağlı bir seyahat acentesi tarafından alındığını söylüyorlardı.