ANF'ye açıklamalarda bulunan Rojava Kadınlar Birliği'nden Moushira Mala Reshid, Efrîn'in işgalinden sonra Türk devleti ve DAİŞ artığı çetelerin katliamlar gerçekleştirdiğini ve sömürgeci Türk devletinin telefon görüşmeleri dahil ilçedeki her şeyi denetim altına aldığını söyledi.

ÖSO çetelerinin halka ait arazilere ve zeytin bahçelerine el koyduğunu ve halkın geçim sıkıntısı içinde yaşadığını söyleyen Reshid, "Katliamdan kaçan halkı yeniden Efrîn'e getirmek istediler. Türkiye ile Rusya arasında çok kirli bir anlaşma yapıldı. Efrîn'in demografik yapısını değiştirmek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar ve yapmaya devam ediyorlar” dedi.

'TÜM TARİHİ VE KÜLTÜREL ESERLERİ TAHRİP ETTİLER'

Rusya'nın Guta'dan çıkarılan ÖSO mensuplarını demografik yapısını değiştirmek için Efrîn'e yerleştirmek istediğini dile getiren Reshid, ”Bu Türkiye ile Rusya arasında yapılan kirli bir anlaşmanın sonucuydu” diyerek, Rusya'nın tutumuna tepki gösterdi.

Reshid, Türk devletinin ÖSO çeteleriyle birlikte Efrîn'in tarihi, kültürü, ticareti ve tüm değerlerini kendi çıkarlarına dönüştürdüğünü belirterek, Türk devleti ve çetelerin gerçekleştirdikleri tahribatları şöyle aktardı:

”Kürtlerin topraklarını ve evlerini terk etmeleri için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Efrîn'in içindeki tarihi kaleye bile saldırdılar. Tüm tarihi ve kültürel eserleri tahrip ettiler. Köyler ve Raco gibi beldeleri işgal ettikten sonra Efrîn'de kutlamalar yaptılar. Halkın topraklarını işgal etmenin özgürleştirmek olduğunu söylediler. Dünyanın hiçbir yerinde toprakları işgal edilen halkın özgürleştirildiği görülmemiştir.”

'ARAPLAR YPG/YPJ VE QSD GELSİN, BİZİ KURTARSIN DİYOR'

Türk devleti ve ÖSO çetelerinin zaman zaman bir durulma evresi geçirdikten sonra yeniden saldırıya geçtiklerini söyleyen Reshid, şunları kaydetti:

”İnsanları ve kadınları kaçırıp fidye istiyorlar. Küçük kızları zorla evlendiriyorlar. Tüm iletişim ve telefonlar çetelerin kontrolünde. Türk  şirketlerinin telefonları kullanıldığı için tüm telefonları dinliyorlar. Halk konuşmaya cesaret edemiyor. Orada yaşayan hiç kimsenin yaşam güvencesi yok. Tüm Efrînliler tehlike altında. Orada yaşayan Araplar bile 'YPG/YPJ ve QSD gelsin, bizi bunlardan kurtarsın' diyorlar.”

Cezaevlerindeki insanların katledildiğini, kadınlara tecavüz edildiğini söyleyen Reshid, ”Pek çok şey ancak Efrîn'in özgürleştirilmesinden sonra ortaya çıkacaktır. Şu anda sağlıklı bir iletişim yok. Şehitlerimizin mezarlarını bile tahrip ediyorlar” dedi.

'TÜRKLEŞTİRME VE ASİMİLASYON POLİTİKASI UYGULANIYOR'

”Okullarda öğrencilere Türkçe dersler veriliyor. Kürtçe yasak. Siyasal İslam'ı DAİŞ'lilerin yöntemleriyle orada uygulamaya çalışıyorlar. Çocukları cihatçı ve DAİŞ'li olarak yetiştirmek istiyorlar. Efrîn'e insanlığın düşmanlığı taşınmak isteniyor. İnsanlığı yok etmek istiyorlar. Şengal'de DAİŞ'lilerin kadın ve çocuklara uyguladıkları baskılar, DAİŞ'lileştirme siyasetinin on katı Efrîn'de uygulanıyor” diyen Reshid, Türk devletinin Efrîn'de Türkleştirme ve asimile politikası uyguladığını belirtti.

'ERDOĞAN VAR OLDUKÇA DAİŞ DEVAM EDECEK'

Reshid, devamında şunları kaydetti:

”DAİŞ yenildi ama bitmedi. AKP ve Erdoğan var oldukça DAİŞ devam edecek. Erdoğan ve AKP bitttiğinde DAİŞ de yok olacaktır. Yeni adlar ve kılıflarla ortaya çıkacaktır.”

Reshid, başta Kürt kadınları olmak üzere Efrîn halkının işgali asla kabul etmeyeceğini ve Türk askerleri ve ÖSO çetelerini ilçeden süreceklerini belirtti.