‘Soykırımcı mantığa karşı sesimizi yükseltmeliyiz’

Çakıcı ve Yıldız: Leyla yoldaşın duruşu, Nasır Yağız’ın duruşu, cezaevindeki 7 bin tutsağın özgürlük duruşu bize de güç veriyor.

Hollanda’nın Den Haag kentinde yaklaşık 3 aydır açlık grevi direnişinde olan Hasbi Çakıcı ile Hüseyin Yıldız’ın direnişi sürüyor.

ANF’ye konuşan her iki direnişçi, Kürt halkının soykırımcı mantığa karşı her alanda sesini yükseltmesi gerektiğini belirtti.

Her iki grevci şunları belirtti:

ÇAKICI: LEYLA GÜVEN’İN SESİSİNE SES KATMALIYIZ

Hasbi Çakıcı: Leyla Güven ve Nasır Yağız yoldaşların başlatmış olduğu hamleye katılarak, 86 gündür Hollanda’nın Den Haag şehrinde açlık grevindeyiz.

Benim herhangi bir sağlık sorunum yok.

Tabii ki yer yer baş ağrıları olabilir, gayet doğal. Ama ciddi bir rahatsızlığım yok. Sadece tüm Kürt halkına, insanlığa ve duyarlı herkese çağrımız var. 31 Mart yerel seçimlerinden sonra bir kez daha AKP şahsında MHP ittifakı kendi çirkin yüzünü bir kez daha gösterdi. Halkımız açlık grevindeki arkadaşlarımızı, zindanlarda direnen 7 bini aşkın yoldaşımız, Avrupa’daki açlık grevcilerinin durumunun ciddiyetine vararak, bu faşist bir o kadar zalim, bir o kadar soykırımcı mantığa karşı her alanda kendi sesini yükseltebilmelidir. Leyla arkadaşımızın sesine ses katmalıdır.

Taleplerimiz budur, tutukluların anneleri en kutsal değerlerimizdir. Her gün fakslarla, yolları kapatarak, kendi çocuklarına ve onların şahsında Kürt halkının çocuklarına sahip çıkıyorlar. Halk olarak da onlara destek vermeliyiz. Bir kez daha bu çağrımızın tecridi yıkacağını, faşizmi yerle bir edeceğini, Kürt halkını da özgürleştirecektir.

YILDIZ: MÜCADELEYE KİLİTLENMELİYİZ

Hüseyin Yıldız: Den Haag Hollanda’da açlık grevindeyiz, 19 Ocak’tan bu yana. Bedensel olarak biraz eksikler yaşıyoruz, sıkıntılar yaşıyoruz. Ama mücadelenin hedeflerine kilitlenmek, gerçekten morali yükseltiyor, Leyla yoldaşın duruşu, Nasır Yağız’ın duruşu, cezaevindeki 7 bin tutağın özgürlük duruşu bize de güç veriyor. Bütün eylemcilere başarılar diliyorum, saygılar sunuyorum.

Her zaman dedik, bu hamle çok büyük, final hamlesi, bunun başarı ile sonuçlanmasının tek şartı toplumun da demokrasi güçlerinin de halkın da bu mücadelenin bir parçası, bu özgürlük direnişinin pratik sahada sokakta takipçisi olması gerekir. Bunu daha güçlendirdiğimizde sonuç almamak için hiçbir neden yok.

Kürt halkı, 8 Mart, Newroz ile başlayan, 31 Mart seçimleriyle AKP/MHP faşizmine büyük şamarın da gücüyle 1 Mayıs’a ve bundan sonraki mücadeleye kilitleneceğinin inancındayız. Direnen herkese saygılar, selamlar.