Türk SİHA’larda Alman teknolojisi var mı?

Sol Parti’nin ardından Yeşiller Partisi de sivilleri katlederek savaş suçu işleyen Türk SİHA’ları meclisin gündemine taşıdı. Yeşiller, SİHA’ların roketlerinde kullanılan Alman teknolojisinin açıklanmasını istedi.

Türk devletinin sadece kuzeyde değil, batı ve güney Kürdistan’da da İnsansız Hava Araçları (SİHA) ile sivil halka yönelik katliamlar gerçekleştiriyor. Son olarak 25 Haziran’da Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentine bağlı Şarbajar'da Türk SİHA’ların saldırısında 2 sivil hayatını kaybetmiş, 8 kişi de yaralanmıştı. 23 Haziran günü ise Kobanê’nin Helîncê köyünde 3 Kürt kadın aynı yöntemle katledilmişti.

Türk devletinin SİHA’larla gerçekleştirdiği sivil katliamların ardından konu Almanya’daki muhalefet partilerinin gündeminde. Geçtiğimiz hafta Sol Parti Milletvekili Andrej Hunko Türk devletinin SİHA’larına ilişkin sorusuna yanıt veren Devlet Bakanı Niels Annen, Türk devletinin SİHA’ların kullanımında uluslararası yasalara uymasını istemişti.

Almanya’nın bir başka muhalefet partisi Yeşiller Partisi’nin de geçtiğimiz günlerde SİHA’larda da kullanılan roketlerde Alman teknolojisinin olup olmadığına dair bir soru önergesinde Federal Meclis’e verdiği öğrenildi. Angela Merkel’in başbakanlığındaki Federal Hükümet’in yanıtlaması talebiyle verilen ve ANF’nin elinde bulunan dört sayafalık soru önerisinde Türk ordusunun “UMTAS” veya “Mızrak-U” ile “MAM-L” olarak isimlendirdiği füzeler soruldu.

SİVİLLER SİHA’LARDAKİ ‘MAM-L’ FÜZELERİYLE KATLEDİLİYOR

Önümüzdeki günlerde yanıtlanması beklenlenen soru önerisinde Türk ordusunun son dönemlerde uluslararası hukuku çiğneyerek Suriye’nin topraklarını istila ettiğini, diğer yandan da Libya’da savaşa kalkıştığını, tüm bu gelişmelerde Almanya’nın Ankara rejimiyle füzelerin satışına ilişkin yaptığı anlaşmalarının payı olabileceğine dikkat çekilerek, bu anlaşmaların ayrıntılı olarak açıklanması istendi.

Yeşiller, özellikle 2010 yılından itibaren Almanya’nın satmaya başladığı ve Türk ordusunun “Uzun Menzilli Tanksavar Füze Sistemi” olarak adlandırdığı, kızılötesi görüntüleyici arayıcı başlık sayesinde gece/gündüz, her türlü hava şartlarında kitlesel katliamlar yapabilen kaç “UMTAS” füzesinin satıldığını sordu.

Türk ordusu tarafından “Mikro Akıllı Mühimmat” olarak adlandırılan “MAM-L” lazer güdümlü akıllı füzeye dair soru da dikkat çekti. Yeşiller Partisi daha önceki füze sistemleri için satışına izin verilen Alman teknolojisinin Türk devletinin “Bayraktar TB2” isimli silahlı insansız hava aracı için geliştirdiği “MAM-L” isimli roketlere uyarlanıp uyarlanmadığının açıklanmasını istedi.

OMTAS FÜZELERİNİN TASARIMI ALMANYA’NIN İŞİYDİ

Sol Parti’nin silah anlaşmalarına ilişkin 2018 yılının Eylül ayında Federal Meclis’e sunduğu soru önerisine Merkel hükümetinin verdiği yanıtta bazı ayrıntılar dikkat çekmişti. Ekonomi Bakanlığı’nın verdiği yanıtta 2018 yılının Ocak ve Haziran ayları arasında ‘akıllı füzeler’ üreten TDW firmasının Türk devletiyle yaptığı iki silah anlaşmasını onayladığı görüldü. Her iki anlaşmanın toplam tutarının ise 290 bin Euro olduğu açıklanmıştı.

TDW Avrupa merkezli bir füze sistemi geliştiricisi olan, Fransız ve İtalyan ortakları bulunan MBDA şirketinin Almanya’daki yan firması. ANF’nin araştırmasına göre TDW’nin Alman hükümetinin aldığı onayla Erdoğan iktidarının “yerli üretimimizdir” dediği OMTAS füzelerinin tasarım işini üstlendi.

Tanksavar füzesi olarak geliştirilen OMTAS’ın TDW’nin ürettiği “tandem harp başlığı” sistemiyle, Türk ordusuna ait İnsansız Hava Araçları (İHA) tarafından da kullanmasına uygun hale getirildiği belirtilmişti. 35 kilogram ağırlığındaki orta menzilli söz konusu bu füzelerin Alman teknolojisinin yardımıyla “at güncelle” özelliğiyle donatıldı. Bu özellik sayesinde atış sonrasında bile füzenin hedef noktasını değiştirmesi mümkün.

 

Konuyla ilgili haberler: