Çin ve Hindistan’ın Afrika’daki rekabeti büyüyor

Dünyanın nüfus açısından en büyük iki ülkesi olan Çin ve Hindistan’ın Afrika’daki ekonomik rekabeti giderek büyürken, her iki ülkenin de hızla büyüyen kıtadaki etkinliği artıyor.

Çin Halk Cumhuriyeti’nin ‘Modern İpek Yolu’ projesini hayata geçirdiği Mayıs ayı ortasındaki Kuşak ve Yol Forumu’nda alt düzeyde temsil edilen Hindistan’ın gözü de, Çin’in uzun yıllardır ciddi yatırımlar yaptığı Afrika kıtasında.

Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Xi Jingping’in ev sahipliğinde 15-16 Mayıs 2017 tarihlerinde düzenlenen Kuşak ve Yol Forumu’na (OBOR), 130 ülke ve 70 uluslararası kuruluştan binlerce delege katılmıştı.

Çin’in ilk aşamada on milyarlarca dolarlık kaynak aktarımı yaptığı forum sonunda OBOR’a da 54 milyar dolarlık kredi desteği sunduğu hatırlarda. Birçok Asya, Afrika ve Rusya gibi Avrupa ülkelerini ilgilendiren dev projede Hindistan ve Japonya gibi iki önemli gücün yer almaması dikkat çekmişti.

22-26 Mayıs tarihleri arasında Hindistan’ın ev sahipliği yaptığı Afrika Kalkınma Bankası (BAD) toplantısında duyurduğu ‘Asya-Afrika Büyüme Koridoru (AAGC) ise, Hindistan’ın Çin’in ‘İpek Yolu : Tek Kuşak Tek Yol’ projesine alternatif olma arayışının işaretiydi.

25 Mayıs’ta  Ahmedabad şehrinde Afrika Kalkınma Bankası (BAD) toplantısı sırasında AAGC’yi duyuran Hindistan Başbakanı Narendra Modi,  ülkesinin Afrika’da Çin’in çok arkasından gelen yatırımlarını arttırma vaadinde bulunmuştu. Bu kapsamda Hindistan’ın bazı ülkelere yönelik alt ve üstyapı projeleri dikkat çekse de, henüz Çin’in kıtadaki varlığıyla baş edecek düzeyde olmadığı görülüyor.

HİNDİSTAN VE ÇİN’İN MEVCUT EKONOMİK BÜYÜKLÜKLERİ

Uluslararası Para Fonu’nun (FMI) verilerine göre Çin’in 2016’da 11 trilyon 392 milyar dolar olan nominal milli geliri bu yıl yüzde 9 oranında artacak. Çin, bu anlamda ABD’den sonra dünyanın ikinci büyük ekonomisi. Satın alma paritesi dikkate alındığında ise, Çin’in milli geliri 23 trilyon doları bulacak.

Hindistan’ın ise 2016’da 2 trilyon 250 milyar dolar olan milli gelirinin bu yıl ortalama yüzde 9 artması bekleniyor. Ancak Çin’in 1 milyar 370 milyon civarındaki nüfusuna karşılık Hindistan’ın nüfusu 1,3 milyara ulaşmış durumda. Bu rakamlar, Hindistan’ın Çin’e oranla çok daha hızlı bir büyümeye imza atması gerektiğini gösteriyor. Tabii bu rekabetin önemli alanlarından biri de Afrika kıtası.

ÇİN AFRİKA’DAKİ EN ÖNEMLİ TİCARET ORTAĞI VE YATIRIMCILARDAN

Çin Halk Cumhuriyeti’nin son yıllarda Afrika kıtasındaki yatırımlarının arttığı bilinirken, kıta ile dış ticaret hacminde de ciddi bir gelişme söz konusu. 2015 yılı itibariyle Çin ve Afrika ülkeleri arasındaki ticaret hacmi 200 milyar doları aşarken, bu bile tek başına Afrika’nın 30 küçük ülkesinin milli gelirine eşit.

Aralık 2015’te Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Johannesburg şehrinde toplanan Çin-Afrika İşbirliği Forumu’nda varılan uzlaşmayla Çin’in 2016-2018 döneminde kıtaya toplam 60 milyar dolarlık para aktarması hedeflenmişti. Çin’in 2006-2014 arasında kıtaya yaptığı 150 milyar dolarlık yatırımdan sonra bu 60 milyar dolarlık aktarımların önemli bir kısmının yatırım kredileri olacağı duyurulmuştu.

YATIRIM VE KREDİLER KALKINMADAN ZİYADE ÇİN MALLARININ SATIŞINA HİZMET EDİYOR

Bu kredilerde dikkat çeken bir nokta ise, Çin’in Afrika’nın kalkınmasından ziyade kendi ürünlerinin satışını hızlandıracak alt ve üst yapı ile teknoloji projelerine ağırlık vermesi. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından yapılan bir değerlendirmeye göre, Çin’in Afrika’ya 2000-2011 yılları arasında verdiği 75 milyar dolarlık kredilerin sadece 13 milyarlık bir kısmı kıtanın kalkınmasına hizmet ediyordu. Geri kalan krediler ise OECD’nin kalkınma yardımı kriterlerine aykırı olarak sadece Çin mallarını satma hedefinin güçlenmesine yarıyordu.

Daha ziyade Çin’in çıkarlarına hizmet etse de, Afrika’daki bazı yatırımların veya yardımların kıtanın gelişiminde önemli rolü olacağı görülüyor. Bunlar arasında Çin’in Afrika’da yenilenebilir enerjiler alanında 100 kadar projeyi hayata geçirmesi, kamu sağlığı için önemli inşa, yenileme ve tıbbi malzeme yatırımlarını arttırması ve 30 bin Afrikalı gence yüksek okul bursu sunması bulunuyordu.

Johannesburg’daki zirvede ayrıca Çin ile Afrika arasındaki dış ticaretin 2020 yılına kadar 400 milyar dolara ulaşması hedeflenmişti. Yine Çin’in Afrika ülkelerinde büyük çoğunluğu alt ve üst yapı, enerji, tarım gibi sektörlerde aktif olan şirketlerinin sayısı 2 bin 500’ün üzerinde.

HİNDİSTAN DA HEDEF BÜYÜTÜYOR

22-26 Mayıs tarihleri arasında Ahmedabad’da toplanan Afrika Kalkınma Bankası’nın (BAD) 52’inci yıllık toplantısının konu başlığı ise ‘Afrika’da gelişme için tarımı dönüştürmek’ idi. Bu toplantı, aynı zamanda Hindistan’ın Afrika kıtasında Çin’le rekabet etme planının da bir göstergesiydi.

BAD’nin bu toplantıda aldığı kararda, ‘Afrika’yı 10 yıl içinde kendi kendini doyuran’ bir kıta haline dönüştürme hedefi için 24 milyar dolar harcanması planlanıyor.

Ancak bu hedefe ulaşılabilmesi için özellikle tarım teknolojisinde var olan eksiklerde işbirliği yapılması gerekiyor. Bu açığı kapatmak için 13 Afrika ülkesiyle Hindistan arasında tarım sanayisini geliştirmeye yönelik anlaşmalar imzalandı. Bu anlaşmalar kapsamında tarım araç ve makinalarının edinimi ve bilimsel işbirliğinin yanı sıra Afrika’daki küçük tarım işletmelerine ve çiftçilere teşvik kredileri verilmesi öngörülüyor.

Hindistan Tarım Bakanlığı’na göre yapılan işbirliği sayesinde Afrika’daki tarımsal üretimdeki verimin arttırılması mümkün olacak. 30 milyon kilometrekareyi aşkın yüzölçümüne rağmen Afrika kıtasındaki işlenmemiş tarıma elverişli toprakların önemli bir potansiyel sunduğu biliniyor. BAD verilerine göre, dünya üzerinde tarıma elverişli olup işletilmeyen toprakların üçte ikisi Afrika kıtasında.

Afrika’da üretimi arttırılması mümkün olan tahıl ürünlerinin önemini kavrayan Hindistan hükümeti, iklimsel nedenlerle oluşacak azalmalara karşı kıtaya özel bazı tarım ürünlerini vermeye de hazır.

DIŞ TİCARET İKİ KATINA ÇIKARILACAK

Ahmedabad’daki toplantıda varılan uzlaşmayla Afrika ve Hindistan arasındaki dış ticaret hacminin arttırılması da kararlaştırılmıştı. 2016 itibariyle 57 milyar dolar civarında olan karşılıklı ticaretin 2018’e kadar 100 milyar dolara ulaşması hedefleniyor. Afrika ülkeleriyle Hindistan arasındaki dış ticaretin 2006 yılında sadece 12 milyar dolar olduğu düşünüldüğünde, bu hedefin tutturulması zor olsa da imkansız değil. Bu hedef için özellikle Hindistanlı özel şirketlerin yatırımlarına güveniliyor.

HİNDİSTAN’IN AFRİKA’DAKİ YATIRIMLARI ARTIYOR

Hindistan’ın Afrika ülkelerine son 20 yılda yaptığı yatırımlar Çin’e oranla az olsa da, toplamda 54 milyar doları buldu. Bu da, Hindistan’ın toplam dış yatırımlarının beşte birine denk geliyor. Ancak Hindistan halen Afrika’ya yapılan yatırımlarda 5’inci sırada yer alıyor.

ÇİN’E ORANLA YATIRIMLAR HENÜZ ÇOK MÜTEVAZİ

Çin, ekonomik çıkarlarının olduğu Afrika ülkelerinde demir ve karayollarının yanı sıra birçok limanın inşasını finanse ederken, son olarak Mayıs sonunda Kenya’daki uzun bir tren hattının açılışı yapılmıştı. China Road and Bridge Corporation (CRBC) adlı şirket tarafından yapılan ve Kenya’nın başkenti Nairobi ile Mombasa kentlerini bağlayan 472 kilometrelik hattın maliyeti 3,2 milyar doları bulmuştu.

Bu hattın maliyetinin yüzde 90’ı Çin İhracat ve İthalat Bankası (Chine Exim Bank) tarafından finanse edilmişti.

Buna karşılık Hindistan’ın Ruanda ve Kenya’daki yatırımları henüz Çin’in yatırımlarıyla yarışamayacak konumda. Hindistan’ın Kenya’da finanse etmeyi planladığı demiryolunun maliyetinin ise sadece 400 milyon dolar olduğu bildiriliyor.

Hindistan’ın Ruanda’daki yeni teknoloji şirketlerinin geliştirilmesi için açtığı kredinin miktarı da 81 milyon dolarda kalıyor. Oysa Çin’in sadece 2010 yılında Ruanda’daki farklı projelere yaptığı hibelerin miktarı 30 milyon dolar iken, bu yıl içinde ‘stratejik işbirliğini güçlendirme’ hedefiyle yeni bir anlaşma imzalanmıştı.

Çin’le rekabeti deniz ulaşımında da sürdürmek isteyen Hindistan’ın Japonya’yla ortak olarak gerçekleştirmek istediği bir diğer proje ise, Jamnagar limanını Cibuti’ye bağlamayı hedefliyor.

2050’DE 3 MİLYARA YAKLAŞACAK BİR NÜFUSU OLACAK

Afrika kıtasının hem Çin hem de Hindistan için önemli bir partner olmasında kıtanın genç nüfusunun ve artan tüketim talebinin etkisi büyük.

Afrika’daki madenlerin yanı sıra henüz kullanılmayan tarıma elverişli geniş toprakları hedefleyen iki ülkenin rekabetinde kıtanın büyüyen ekonomisi de etkili oluyor. Geçtiğimiz yıl yüzde 2,2 olan ekonomik büyümenin bu yıl yüzde 3,4 civarında olması bekleniyor.

Ayrıca Afrika kıtasının günümüzde 1,2 milyarı aşan nüfusunun 2050 yılına gelindiğinde 2,5 milyara ulaşması bekleniyor. Bu da neredeyse Çin ve Hindistan’ın günümüzdeki nüfusu kadar.

Yine her ne kadar dengesiz bir biçimde paylaşılsa da, ekonomik büyümeyle birlikte büyüyen orta sınıfın tüketim ihtiyacı Afrika pazarına olan ilgiyi arttırıyor.

Kıtada etkin olan dünyanın sanayileşmiş diğer ülkelerinin Afrika’dan çıkardıkları ham maddeleri dönüştürerek kat kat daha pahalı kıtanın tüketimine sunduğu biliniyor. Ancak artan bu ilişkilerin Afrika’nın ekonomik kalkınmasına ne kadar hizmet edeceği kestirilemiyor.