İran’a karşı Riyad-Tel Aviv yakınlaşması

Gazze Şeridi’nde son olarak çok sayıda Filistinlinin öldürülmesinden önce bir açıklama yapan Suudi Arabistan veliaht prensi, ülkesinin Yahudilerle bir sorunu olmadığını söyledi.

Veliaht prens Muhammed bin Salman, “İsrail’in de tıpkı Filistinliler gibi bir ulus-devlet hakkı var. Ama normal ilişkilere sahip olmak için her birinin istikrarı için barış anlaşması gerekiyor” dedi.

Bu açıklama Suudi Arabistan ile İsrail arasında yeni bir yakınlaşma işareti olarak değerlendirildi. Bu yakınlaşma bölgede “ortak düşman” olarak tanımlanan İran’a karı biçim kazanıyor. Tahran ile Riyad arasındaki gerilim giderek tırmanıyor.

Muhammed bin Salman, İran dini lideri Ali Hamaney’in toprak kazanma arzularını Hitler zamanlarına benzetti. “Hitler bile İran dini liderinin yanında iyi kalır” diyen Suudi prensi, “Hitler Avrupa’yı fethetmeyi denedi, dini lider dünyayı fethetmeye çalışıyor” diye konuştu.

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu kısa bir süre önce ülkesini İran karşıtı Arap ülkelerinin “kaçınılmaz ittifakı” olarak tanıtmıştı.

İki bölgesel rakip olan Suudi Arabistan ve İran, bir çok dosyada karşı karşıya geldiler. Yemen’de Suudiler, eski iktidarı savunarak Husilere karşı müdahalede bulunurken, İran Husileri destekliyor. Suriye’de İran Şam rejiminin yanında yer aldı, Suudiler çok sayıda farklı grubu destekledi ve finanse etti. Lübnan’da her iki ülke arasında kriz yaşandı. İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki yakınlaşma ile birlikte bölgedeki jeopolitik dengenin yeniden çizilmekte olduğu belirtiliyor.