Protesto eylemleri 22 yaşındaki Kürt genç kadın Jina Emini’nin katledilmesinden bu yana sürüyor. Emini, 13 Eylül’de Tahran’da “ahlak” polisleri tarafından gözaltına alınmış, işkence sonucu 16 Eylül’de hastanede hayatını kaybetmişti. Aynı gün protesto eylemleri başladı.

İran İnsan Hakları Örgütü’ne (İHR) göre şimdiye kader 23’ü çocuk olmak üzere en az 201 kişi katledildi.

IHR özellikle Doğu Kürdistan’ın Sine kentinde katliam yapıldığından endişe ediyor. İran devlet güçleri kentte tanklar ve paramiliter Besic milislerini konuşlandırdı.

Sadece 12’yi 13 Ekim’e bağlayan gece Sine’de en az 2 kişi, Kirmaşan kentinde 1 kişinin katledildiği bildiriliyor. Meriwan’da genç bir eylemci, av tüfeği ile yaralandı ve vücuduna yaklaşık 120 saçma parçası isabet etti.

Ayaklanma, üniversiteler dahil toplumun her katmanına yayıldı. Başörtüsü yasağının ötesinde demokrasi ve özgürlük talepleri yükseliyor. İran İslam Cumhuriyeti’nin temelleri, yolsuzluk ve tüm yönetim öfkenin hedefinde yer alıyor.

Protesto eylemleri çarşamba günü özellikle Doğu Kürdistan’ın Bokan, Sine, Seqiz, Mahabat, Kirmaşan, Bane, Meriwan, Kamîran ve İlam kentlerinde yoğunlaştı. Her kentte “Jin, Jiyan, Azadi” sloganı yükseldi.

Başkent Tahran’da da protesto eylemleri devam etti. Bu kez avukatlar “Jin, jiyan, azadî” sloganı ile alanlara çıktı. Devlet güçleri avukatlara saldırdı. Protestoculara karşı gerçek mermiler kullanıldı.

Muhalif kaynaklara göre protesto eylemleri 31 eyalette en az 177 kente yayıldı. Bazı kaynaklar ölü sayısının çok daha yüksek olduğunu bildiriyor. Tutuklananların sayısına ilişkin ise bağımsız kaynaklarca doğrulanabilen net bilgi yok. Bazı kaynaklar, 10 bini aşkın kişinin gözaltına alındığını belirtiyor. Gözaltına alınan veya tutuklananların ağır işkencelere maruz kaldığına dair ciddi endişeler var.