İran Dışişleri Bakanı, 2015’te Viyana’da imzalanan nükleer anlaşmaya ilişkin görüntülü bir mesaj yayınladı.

Zarif, “İran’ın ekonomik ilişkilerinin normalleşmesi gerekiyor” derken, şunları ekledi:

“Eğer uluslararası toplum ve anlaşmanın üye ülkeleri ile Çin ve Rusya gibi dostlarımız, bu icraatın korunmasını istiyorsa, İranlıların fayda göreceği somut adımlarla güvenceye almalı.”

ABD ile İran arasındaki gerilim son haftalarda gerilim tırmandı. Nükleer anlaşmadan çekilen ve yaptırımları devreye koyan Washington, bu kez Tahran’ı, ABD çıkarlarına yönelik “her an” saldırı planı içerisinde olmakla suçlayarak, Körfez’e savaş gemisi ve Patriot bataryaları gönderdi. Bölgede bir uçak gemisi ve savaş uçakları da bulunduruluyor.

15 Mayıs günü İran da bir adım atarak, nükleer anlaşma kapsamındaki bazı taahhütlerini resmen askıya aldı. Uranyum üretimini arttırmayı planlayan İran, ABD ile müzakereleri de reddetti.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Tahran’ın geçen hafta imzacı ülkeleri (Çin, Rusya, Almanya, Fransa ve İngiltere) bu karardan haberdar ettiğini duyurmuştu.

Tahran yönetimi ayrıca, petrol ve banka sektörlerini vuran yaptırımlardan kurtulmak amacıyla Avrupalılara çözüm bulmaları için iki ay süre tanıdı. İran, aksi halde nükleer anlaşma kapsamındaki başka kısıtlamaları da kaldıracakları uyarısında bulundu. Avrupalıları ültimatomu reddetti.

New York Times (NYT) gazetesine göre Washington yönetimi, İran’ın Amerikan güçlerine saldırması veya nükleer silahlara ilişkin çalışmalarını hızlandırması halinde Ortadoğu’ya 120 bin askeri göndermeyi öngörüyor.

Amerikalı milyarder başkan İran üzerindeki baskıyı en üst düzeye çıkarma niyetini ortaya koyarken, Donald Trump Perşembe günü İran’a yönelik savaş olasılığı konusunda kısa bir yanıt verdi. Trump, “Umut etmiyorum” demekle yetindi.