İsviçreli vekil: İşgal kabul edilemez harekete geçilmeli

İsviçre Federal Milletvekili Denis de la Reussille, Türk devletinin Erfîn’e dönük saldırılarını işgal olarak değerlendirirken, uluslararası güçleri Türk devletine karşı harekete geçmeye çağırdı.

Türk devletinin ve ona bağlı çetelerinin Efrîn’e dönük işgal saldırılarına tepkiler gelmeye devam ediyor. ANF’ye konuşan İsviçre İşçi Partisi (POP) Federal Milletvekili Denis de la Reussille, Türk devletinin Efrîn’e dönük saldırılarını doğrudan işgal girişimi olarak değerlendirirken, Avrupa ve İsviçre’nin yaşananlara karşısında sessiz kalmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti.

‘KÜRTLERE SALDIRMAK SKANDALDIR’

Türk devletinin Efrîn’ne dönük yürüttüğü işgal karşısında dünyada yaşanan sessizliğe karşı çok öfkeli olduğunu söyleyen Reussille, “Türk devletinin başka bir ülkenin toprağına girmesi ve bölgede demokrasiyi savunan Kürtlere saldırması bir skandaldır. Bu durumun hiçbir haklı gerekçesi olamaz” dedi.  “Bugün saldırı altında olan Kürt güçleri sayesinde bölgedeki DAİŞ’in varlığı ortadan kaldırılarak, insanlar özgürleştirildi” şeklinde konuştu. Reussille devamla şunları ekledi: “Avrupa, Kürtlerin DAİŞ’e karşı savaşan en önemli güç olduğunu çok çabuk unuttu. Türk devletinin saldırılarına karşı İsviçre ve Avrupa’nın sessiz kalması kabul edilemez.”

‘TÜRKİYE ULUSLARARASI YASALARI İHLAL EDİYOR’

Türkiye’nin de altında imzası olduğu uluslararası yasaları hatırlatan Reusille, Türk devletinin Suriye topraklarına girerek Efrîn Kantonuna saldırmasının açıkça uluslararası hukuku ihlal anlamına geldiğini ifade etti. Türk devletinin sadece Efrîn’e saldırmadan öncede uluslararası yasaları yok saydığını dile getiren Reussille, Türkiye’nin daha öncede DAİŞ ve benzeri aşırı İslamcı grupları destekleyerek aslında suç işlediğinin altını çizdi. Reussille, “Ne yazık ki İsviçre, birçok tepkiye rağmen uluslararası yasaları yok sayan Türk devletine hala silah satışına devam ediyor. Türk devleti bugün silah desteğinde bulunduğu cihatçı gruplarla beraber Kürtlere saldırıyor” dedi.

‘KÜRT GÜÇLERİNİ ‘TERÖRİST’ OLARAK GÖRMEK GÜLÜNÇLÜKTÜR’

“Bölgenin en demokratik sistemine sahip Kürtlerin değil de Erdoğan diktatörlüğünün yanında olmak büyük bir çelişkidir” diyen Reussille, şunları ekledi: “Rojava’da kurulan otonom yapı hem benim hem de partim için bölgenin en ilerici ve en demokratik yapısına sahiptir. Buradaki güçleri hala birilerinin ağzıyla ‘terörist’ olarak tanımlamak gülünç bir durumdur. Kaldı ki, bugün terörist yapı denilerek Türkiye tarafından saldırı altında tutulan bu güçler, insanlık ve demokratik değerleri savunmak için DAİŞ’e karşı savaşırken onları destekliyorduk.”

‘KÜRTLERE DESTEK OLMAK BİZİM İÇİN GÖREV OLMALIDIR’

Güney Afrikalı lider Mandela’nın hareketi ile Kürt hareketini kıyaslayan Reussille, “Mandela ve onun hareketi için de ‘terörist’ diyorlardı. Ama daha sonra uluslararası güçlerin desteği ile Mandela nerelere geldi. Mandela barış ödülüne layık görüldü. Aynı durumu bugün Kürtlerin durumunda yaşıyoruz, bende diyorum ki bugün ‘terörist’ diye adlandırdığınız bu güçler Ortadoğu’nun en demokratik yapısına sahiptir. Kurdukları sistem, bölgenin geleceğinde büyük öneme sahip. Kürtler bugün kendi topraklarında en doğal hakları olan otonom olma veya bağımsız olma hakkını istiyor. Ne yazık ki, Kürtlerin bu talepleri uluslararası destek görmüyor. Normalde bölgenin en demokratik sistemine sahip Kürtlere destek olmak bizler için bir görev olmalıdır. En önemlisi Avrupa, bugün bölge için gelecek vaat eden bir sisteme sahip Kürtlere saldırıya sessiz kalarak bu saldırıyı onaylıyor. Bu kabul edilemez. Türk devletinin saldırılarına karşı harekete geçilmelidir” dedi.