Avrupa Hesap Mahkemesi’nin raporuna göre Türkiye’ye yapılan yardımlar iyi tasarlansa da, başta hukuk devleti olmak üzere ülkenin temel ihtiyaçların yetersiz bir şekilde etkide bulundu.

Avrupa Birliği, 2007 ile 2020 arasındaki dönem için Türkiye’ye toplamda 9 milyar euroyu aşkın yardım paketi öngördü. Bu paralar, üyelik öncesi yardımlar olarak ele alınıyor.

Avrupa Hesap Mahkemesi, bu mali yardımların siyasi iradenin güçlü olduğu gümrük, iş ve vergi alanlarında sonuçlar verdiğini ancak bunun da zan altında olduğunu kaydetti. Mahkeme, bu fonların kullanımındaki zorluklar ve reformlardaki gerilemeler nedeniyle sözkonusu alanlardaki sonuçların da risk altında olduğuna dikkat çekti.

Raporda, “Mali destek zaruri reformların beklemede olduğu hukuk devleti ve yönetme sektörlerindeki temel bazı ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldı” denildi.

Harcanan miktarların “özellikle adli sistemin bağımsızlığı ve tarafsızlığı, büyük yolsuzluğa ve organize suçlara karşı mücadele ile basın özgürlüğü durumu, bağımsız denetim organları ve sivil toplumun güçlendirilmesi alanlarında yeterli bir şekilde iyileştirilmesini sağlamadığı” kaydedildi.

AB ÜYESİ OLMAYAN HİÇBİR ÜLKE BU KADAR PARA ALMADI

Raporda, “Avrupa Komisyonu’nun yaptığı inceleme bile Türk makamlarının siyasi iradesinin olmayışı nedeniyle bir kaç yıldır bu alanlarda yeterli ilerleme sağlanmadığını gösteriyor” denildi.

Rapor, 2018’den itibaren “Avrupa Komisyonu’nun reformların gerekli olduğu alanları hedefleyerek Türkiye’ye yönelik fonları gözetmeli” tavsiyesinde bulundu.

Türkiye resmi olarak 1999’dan bu yana AB’ye aday ülke. AB’nin yardımları teorik olarak Türkiye’nin hukukunu Avrupa’ya uyarlamasını hedefliyor. 2007 ile 2013 arasında Ankara, AB’den 4.6 milyar Euro mali yardım aldı. 2014 ile 2020 arasındaki dönem için de 4.5 milyar Euro öngörülüyor. Şimdiye kadar AB üyesi olmayan hiçbir ülke AB’den bu kadar para almadı.