Aralarında ABD ve Çin’in de olduğu 194 üye ülke, konsensüs yoluyla bir karar tasarısını onayladı.

Karar tasarısı, BM kurumu WHO’nun yeni koronavirüs pandemisine verdiği yanıta ilişkin “bağımsız, tarafsız ve tam bir inceleme” öngörüyor. Bu incelemenin, WHO’nun pandemilere karşı küresel önleme, hazırlık ve yanıt verme kapasitelerini iyileştirmeye yönelik olduğu belirtildi.

WHO’yu Çin’in “kuklası” olmakla eleştiren ABD Başkanı Donald Trump bu Salı günü yaptığı yeni bir açıklamada bir ay içinde bu örgüte aktardığı maddi kaynağı kesebileceğini ve örgütten ayrılabileceği tehdidinde bulundu.

WHO’ya yazığı mektubu Twitter üzerinde de paylaşan Trump, "Sizin ve örgütünüzün salgına verdiğiniz reaksiyonda süregelen hataların dünyaya pahalıya mal olduğu açıktır. Ben, Amerikan vergi mükelleflerinin parasının, şu an olduğu gibi net bir biçimde Amerika'nın çıkarları doğrultusunda hizmet vermeyen bir kurumu finanse etmesine izin veremem” dedi.

Çin yönetimi de Trump’a tepki de bulunarak, ABD’nin WHO nezdindeki “zorunluluklarından sıyrılma” arayışında olduğu suçlamasında bulundu.

Koronavirüs salgını Aralık ayında Çin’de ortaya çıkmıştı. Trump, en büyük maddi yardımı kendileri yapmasına rağmen WHO’yu Çin’e yakın olmakla suçluyor. Trump’a göre Çin 21 Ocak günü WHO’ya baskı yaparak uluslararası acil durum kararı alınmasına engel olmaya çalıştı. ABD Başkanı Trump geçen Nisan ayında WHO’ya maddi yardımı askıya aldıklarını duyurmuştu. WHO’nun verilerine göre, ABD 4,8 milyar dolar tutarındaki 2020-2021 bütçesinin 553 milyon dolarlık kısmı ABD tarafından karşılanıyor. Bu iki yıla ilişkin Çin’in katkısı ise 7,9 milyon dolar düzeyinde.