Almanya’dan ‘Erdoğan yandaşları saldırabilir’ uyarısı

Almanya’nın en büyük eyaleti NRW’nin İçişleri Bakanlığı, Türk milliyetçilerinin Erdoğan rejimi muhalifi kesimlere dönük şiddete başvurabileceğini bildirdi.

Erdoğan rejiminin istihbarat teşkilatı MİT’in Almanya’da yıllardır yürüttüğü casusluk faaliyetleri artık sır değil. Camiler, dernekler, konsolosluklar ve banka şubeleri gibi birçok kuruluş üzerinden casusluk ağını kuruna MİT’in en fazla örgütlediği eyaletlerin başında Kuzey Ren Vestfalya'nın (NRW) geldiği bizzat bu eyaletin İçişleri Bakanlığı tarafından ifade edildi.

Son dönemlerde başta Avusturya ve Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinde AKP-MHP iktidarının paramiliter gücü olan Türk milliyetçi gruplarının artan saldırıları ardından gözler Türkiyeli ve Kürdistanlıların yoğun yaşadığı ülke konumundaki Almanya’ya çevrilmişti.

Hem ülkenin en büyük eyaleti olması hem de yoğun göçmen nüfusunu barındırmasından dolayı NRW Eyaleti Meclisi’nin Sosyal Demokratlar Partisi (SPD)’li üyesi Serdar Yüksel geçtiğimiz hafta eyalet yönetiminin yanıtlaması talebiyle bir soru önerisi vermişti.

‘YANDAŞLAR ŞİDDETE EĞİLİMLİ’

MİT’in eyalet içindeki faaliyetlerinden kaynaklı olarak özellikle Erdoğan rejimine muhalif kesimlere yönelik güvenlik riskinin olup olmadığına dair hazırlanan sorulara İçişleri Bakanlığı tarafından yanıt verildi.

ANF’nin elinde bulunan 9 Kasım 2020 tarihli yanıtta bakanlık MİT’in Türk hükümeti muhaliflerine yönelik bir saldırı planına ilişkin ellerinde her hangi bir bilgi bulunmadığını belirtirken, “Türk hükümetinin yandaşı Türk milliyetçiler” konusunda uyarılarda bulundu.

Türk milliyetçilerinin muhaliflere dönük saldırı ihtimalinin olduğuna dikkat çeken NRW İçişleri Bakanlığı “Almanya’da yaşayan Türkiyeli muhaliflere yönelik tehdit ve hakaret içerikli sosyal ağlarda yapılan paylaşımlar güvenlik birimlerince biliniyor” bilgisini verdi.

Almanya’da yaşayan muhaliflerin Türk hükümeti tarafından “terörist” olarak görüldüğüne dikkat çeken bakanlık, NRW’nin sadece Almanya’da değil, Türkiye dışında MİT’in en fazla istihbarat faaliyeti yürüttüğü yer olduğunu bildirdi.

TÜRKİYE’DEKİ AKRABALAR ÜZERİNDEN BASKI

Ayrıca MİT’in faaliyetlerinin merkezinde PKK, DHKP-C, MLKP ve Gülen Hareketi’ne yakın dernek ile kişilerin olduğuna dikkat çekilirken, MİT’in bu gruplara yönelik fişleme çalışmaları yaptığı belirtilirken şu bilgiye de yer verildi: “NRW’de yaşayan muhaliflere MİT bu kişilerin Türkiye’deki akrabalarını tehdit ederek baskı uygulamaya çalışıyor.”

Yanıtta MİT’in Almanya’daki çalışma alanlarına yönelik verilen bilgiler de dikkat çekti. MİT’in yurt dışındaki ana faaliyetinin muhalifleri tespit etme ve fişleme olduğu, ancak bunun yanı sıra Almanya’da ise MİT’in Türk toplumunu etkilemeye yönelik çalışmalar da yaptığına dikkat çekildi. Ayrıca MİT’ten bağımsız olarak AKP’nin lobi kuruluşu olan Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) ve Türk Diyanet’inin de faaliyetlerine yer verildi.

AJAN İMAMLAR TÜRKİYE’YE KAÇMIŞ!

Söz konusu bu kuruluşların Almanya’daki Türk toplumunun siyasi görüşünü etkilemek için çalışmalar yürütüldüğü belirtilirken, MİT’in de aynı şekilde bu kuruluşlar üzerinden casusluk ağını kurduğu ifade edildi. Bakanlığın yanıtında MİT’e çalıştıkları tespit edilen ve Alman Federal Başsavcılığı’nın haklarında soruşturma açtığı Erdoğan’ın imamlarına ilişkin verilen bir bilgi de dikkat çekti. Değişik nedenlerden dolayı savcılığın soruşturulmasının kapandığını bildiren bakanlığa göre ajanlıkla suçlanan bu imamlar Almanya’yı terk etmişler.

Geçtiğimiz yıllarda Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB)'in Erdoğan rejiminin bir istihbarat kurumu gibi çalıştığı birçok kez belgeleriyle ispatlandı. Türk devletinin Diyanet kurumunun imamı olan DİTİB üyesi din görevlilerinin özellikle NRW Eyaleti’nde Erdoğan rejimi muhalifleri hakkında topladıkları bilgileri MİT'e gönderdikleriyle ayrıntılarıyla kamuoyuna yansımasına rağmen DİTİB Almanya’nın yardımlarını almaya devam etti.

Üstelik 2017 yılı başında DİTİB üyesi bazı imamlar hakkında açılan soruşturmada hiç yol kat etmeyen federal savcılık, 2017 yılının Aralık ayında dosyanın kapatıldığını bildirdi. 19 DİTİB görevlisi hakkında yürütülen soruşturma dosyasının Ankara rejiminin Berlin yönetimiyle yaptığı pazarlıklar sonucu kapatılırken, yıllardır MİT’in her türlü faaliyetine de göz yumuluyor.