Geçen yıl dünya çapında yaklaşık 50 milyon insan modern köleliğin kurbanı oldu. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından Pazartesi günü Cenevre'de yayınlanan tahminlere göre, bu rakam 2016 yılına göre 10 milyon arttı.

Bu toplamın yarısından biraz fazlası zorunlu çalışmaya ve geri kalanı zorla evlendirmeye zorlanıyor. Hemen hemen her ülkede gözlemlenen bu durumdan kadınlar ve çocuklar orantısız bir şekilde etkilenmeye devam ediyor.

Zorla çalıştırmanın yarısından fazlası ve zorla evlendirmelerin dörtte biri varlıklı veya üst orta gelirli ülkelerde tespit edildi. Zorla çalıştırma vakalarının yüzde 86'sı özel sektöre atfediliyor.

Ve cinsel sömürü, beş vakadan dördünün kadınları etkilediği neredeyse dörtte birine ulaşıyor. 3,3 milyonu zorunlu çalışmaya maruz kalan yaklaşık 1,8 milyon çocuk bu belanın kurbanı ve bunların yarısından fazlası ticari cinsel sömürü mağduru.  Toplamda ise göçmen işçiler, bu zorunlu işlere maruz kalma konusunda diğerlerine göre üç kat daha fazla risk altında. 

2016'dan bu yana, yaklaşık 7 milyon ek zorla evlendirme gözlemlendi. Rakam muhtemelen çok daha yüksek, özellikle de gençler için. Vakaların yüzde 85'inden fazlası aile baskısından kaynaklanıyor. Kişi başına en yüksek yaygınlık Arap ülkelerinde tespit edilmesine rağmen, yaklaşık üçte ikisi Asya/Pasifik'te görülüyor.

Rapor, son yıllarda krizlerin çoğalmasının -salgın, silahlı çatışmalar ve iklim değişikliğinin- istihdam ve eğitim açısından benzeri görülmemiş bozulmalara, aşırı yoksulluğun daha da kötüleşmesine, zorunlu ve tehlikeli göçlerin çoğalmasına, patlamaya neden olduğunu açıklıyor. Toplumsal cinsiyete dayalı şiddet vakalarının hepsi modern kölelik riskinin artmasına katkıda bulunuyor. Dünya çapında yaklaşık 150 kişiden biri modern köle olarak kabul ediliyor. Esas olarak ulusal düzeyde temsili hane anketlerinden gelen bu veriler, modern kölelik durumlarının hiçbir şekilde geçici olmadığını, yıllarca sürdüğünü de gösteriyor.

ILO Genel Direktörü Guy Ryder, "“Modern kölelik açısından durumun iyileşmemesi şok edici. Hiçbir şey bu insan hakları ihlalinin devam etmesini haklı çıkaramaz" dedi. Hükümetleri olduğu kadar sosyal ortakları, sivil toplumu ve vatandaşları da bu soruna karşı mücadele etmeye çağırarak, “Ne yapılması gerektiğini biliyoruz” diye ekledi.

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Genel Direktörü Antonio Vitorino, göçmen işçilerin insan haklarını koruyan politikalar ve mevzuat çağrısında bulundu. Ayrıca “tüm toplumu” çalışmaya davet etti.

Rapor, yasal iyileştirmeye ek olarak, işyerinde soruşturma yapılması, devlette zorla çalıştırmanın sona ermesi ve hatta özel sektörde insan ticaretiyle mücadele için daha fazla önlem alınması çağrısında bulunuyor. Sosyal koruma ve yasal güvencelerin güçlendirilmesi gerekiyor. Rapora göre, yasal evlilik yaşı 18'e genelleştirilmeli.