HRW’den ‘Efrin’ gözaltılarına tepki: En dip nokta!

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Türkiye’de Efrîn’deki işgali eleştiren sosyal paylaşımlarından ötürü 648 kişinin gözaltına alındığını belirtti. HRW, bu baskı dalgasına tepki gösterdi.

HRW yaptığı yazılı açıklamada, “Bu baskı dalgası kişilerin görüşlerini barışçıl yollarla ifade etme hakkını ihlal etmektedir” dedi.

Açıklamada, Türkiye İçişleri Bakanlığı verilerine göre, 20 Ocak – 26 Şubat 2018 tarihleri arasında 648 kişinin Efrîn işgalini eleştiren sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alındığı kaydedildi.

HRW, bunlara ek olarak sokak eylemleri ya da sosyal medyada sokak eylemcileriyle dayanışma ifade eden mesajlar paylaşma gibi farklı biçimlerde eleştirilerini dile getiren 197 kişinin gözaltına alındığına dikkat çekti.

İnsan Hakları İzleme Örgütü Avrupa ve Orta Asya Direktörü Hugh Williamson “Barış çağrısı yapan tweetler atan kişileri gözaltına almak ve haklarında kovuşturma başlatmak Türkiye hükümetinin bugüne kadar düştüğü en dip nokta” şeklinde konuştu.

Williamson, “Türkiye yetkilileri kişilerin askeri harekatlar da dahil her türlü hükümet politikasını barışçıl yollarla eleştirme haklarına saygı göstermeli ve bu saçma davaları düşürmelidir” diye ekledi.

Açıklamaya göre sosyal medyaya yönelik bu son baskı dalgası, gazetecilerden insan hakları aktivistlerine, aralarında dört HDP’li milletvekili olmak üzere siyasetçilere, hükümet dışı kuruluşların üyelerine, akademisyenlerden, inşaat işçileri, doktorlar ve lise ve üniversite öğrencilerine kadar bir çok farklı gruptan insanı hedef aldı.

Bazı polis baskınları ve soruşturmaların, suç teşkil edebilecek bir fiil olduğuna inanıldığından değil, daha çok bir cezalandırma yöntemi olarak kullanıldığı kaydedildi.

Williamson, “Türkiyeli yetkililerin ceza yargı sistemini eleştirilerini barışçıl yollarla dile getiren insanlara karşı kullanmasının hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Türkiye hükümeti toplumdaki muhalif görüşlere, bunlar kendi görüşleriyle keskin bir tezat oluştursa bile, tahammül göstermek zorundadır” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Türkiye, gazetecileri, aktivistleri ve hükümeti eleştiren diğer herkesi yargılamak için ceza yargı sistemini ve son derece geniş kapsamlı terörle mücadele yasalarını kötüye kullanma konusunda uzun bir geçmişe sahip” hatırlatması yapıldı.

Hükümet bağımsız ve muhalif medyaya istikrarlı bir şekilde saldırdığı için Türkiye vatandaşları bilgi almak ve paylaşmak için giderek daha çok sosyal medyaya yöneliyor. Bunun sonucunda, yetkililerin çevrimiçi izleme ve sansür uygulamalarında da artış yaşanıyor.

“İnternet üzerinden muhalefet edenlere yönelik son gözaltılar ve kovuşturmalar, ifade özgürlüğüne yönelik birkaç yıldır devam etmekte baskıları daha da şiddetlendiriyor” diyen HRW, şunları ekledi: “Türkiye’de internet sansürü de uzun bir geçmişe sahip. İnsan Hakları İzleme Örgütü internette ifade özgürlüğü ve bilgiye erişim hakkı ihlal edilerek websitelerinin tamamının keyfi ve orantısız biçimde engellendiğini belgelemişti.”