Irak’ta zorlu koalisyon görüşmeleri

Irak’ta 12 Mayıs’taki parlamento seçimleri ardından koalisyon görüşmeleri başladı. Seçimlerin galibi Şii Muktada el Sadr, karmaşık bir tablo içerisinde hükümet kurmaya çalışıyor.

Yolsuzlukla mücadeleyi seçim kampanyasının merkezine alarak birinci olan Muktada Sadr, ikinci sıradaki İran yanlısı Fetih Koalisyonu ile görüştü. Sadr ve Haşdi Şabi’den çıkan Fetih Koalisyonu’nun başınaki Hadi el Amiri, kurulacak yeni hükümeti ve siyasi gelişmeleri tartıştı. Her ikisi de, en kısa zamanda hükümetin kurulmasını istedi.


Görüşme ardından Sadr’ın ofisinden yapılan açıklamada, “Halka hizmet vermek ve onların meşru isteklerini yerine getirecek bir hükümet oluşturmak için hızlı davranmamız gerekir. Ortak karara varmak ve sorunlara daha çabuk çözüm bulmak için hükümetin oluşumunu hızlandırmak gerekir” denildi.

Sadr, “Hükümeti oluşturmada ulusal yolu izleyen tüm kazanan blokların katılmasının çok önemlidir” diye ekledi.

Hadi El Amiri’nin de, seçimde birincilikle çıkan Sadr’ı tebrik ettiği belirtilirken, “hükümetin bir an önce kurulması için ortak görüş birliğinde oldukları” ifade edildi.

12 Mayıs seçimlerinin nihai sonuçlarına göre Sadr ve ittifakı komünistlerin oluştuğu liste 54 sandalye aldı. Sadr’ı 47 sandalye ile Haşdi Şabi yanlısı liste takip etti. Mevcut Başbakan Haydar El Ebadi’nin listesi 42 sandalyede kaldı.

44 yaşındaki din adamı Sadr’a göre bu sonuçlar “reformun kazandığını, yolsuzluğun zayıfladığını” gösteriyor.

Seçimlerin diğer bir önemli sonucu da ilgisizlik oldu. Yüzde 44 gibi bir katılımla tarihi ilgisizlik dikkat çekti.

Irak’ta genellikle her seçimden sonra hükümet kurma müzakereleri uzun sürüyor. Müzakerelerin nasıl bir sonuç vereceği henüz bilinmiyor. Ancak çok denklemli bir siyasi tablo var. İran ve ABD de paralel olarak görüşmeler yaparken, Sadr’in birinciliği dengeleri değiştirdi.

329 sandalyeli parlamentoda Sadr’ın listesi bu sandalyelerin yüzde 20’sini elde etti. Hükümet kurabilmesi için bir çok farklı çevrenin desteğini alması gerekecek. Ancak bu da yeterli değil. ABD ve İran’ın da bölgedeki etkisini hesaba katması gerekecek. Washington da, Tahran da müzakerelere yöne vermek için Bağdat’a elçi gönderdi. Her ikisi de Sadr önünde baraj kurmak istiyor. Sadr hem anti-Amerikancı hem de İran karşıtı olarak sunuluyor. Sadr’ın bir süre önce, İran bölgedeki düşmanı Suudi Arabistan’a ziyareti Tahran’ın tepkisini da derinleştirdi.

Tahran, Sadr’ı engellemek için 26 sandalye kazanan eski Başbakan Nuri El Maliki ve Haşdi Şabi yanlısı liste üzerinde hesap yapıyor. Seçimlerden iki gün sonra Devrim Muhafızlar’nın bölgedeki etkili sorumlularından Kasım Süleymani, Bağdat’a giderek siyasi partilerle görüştü. Amerikalı elçi Brett McGurk da Bağdat’ta ve Güney Kürdsitan’da yöneticilerle görüşmeler yaptı.

Böyle bir ortamda Sadr’ın hükümet kurmak için nasıl bir formül bulacağı tartışılıyor. AFP’ye konuşan düşünce kuruluş BMI araştırmacısı Raphaele Auberty, Sadr’ın muhtemelen Ebadi listesi, Sünniler ve Kürtleri içeren geniş bir koalisyon kurmaya çalışacağına dikkat çekti. Auberty’ye göre Sadr bir koalisyon kurmayı başarsa da ülkedeki siyasi parçalanmışlık karar almayı zorlaştıracak.

35 sandalyeli iki temel Sünni parti ile 50’den fazla sandalyesi olan Kürtler, parlamentoda çoğunluk kurmak için kaçınılmaz ittifaklar olarak öne çıkıyor.

Washington Post gazetesine konuşan mevcut Başbakan Ebadi, teknokratlardan oluşan bir hükümet kurulmasından yana fikir belirtti. Muktada Sadr’ın da istediği buydu.