Parlamento önünde konuşan Kanada Başbakanı Justin Trudeau, İkinci Dünya Savaşı’nın başlamasından önce Nazi Almanyası’ndan kaçan 900’ü aşkın Yahudinin reddedilmesi olayı için resmen özür diledi.

O dönemde 11 milyon nüfusu olan Kanada’da 160 bin Yahudinin yaşadığını hatırlatan Trudeau, göç karşıtı politikalar nedeniyle geminin girişinin reddedildiğini söyledi.

Trudeau, Yahudilerin nüfus içindeki payının düşüklüğüne rağmen dönemin hükümetinde göçten sorumlu olan Frederick Charles Blair ve kimilerinin daha az göç istediğini belirtti.

“ARADAN GEÇEN SÜRE UTANCIN YÜKÜNÜ HAFİFLETMEZ”

Justin Trudeau, “Yahudilere sırtımızı döndüğümüzden bu yana on yıllar geçmiş olsa da, geçen zaman Kanada’nın suçluluğunu affetmez ve bu utancın yol açtığı yükü hafifletmez” diye konuştu.

Trudeau, o dönemde Kanada’ya girişleri engellenen Yahudi mültecilerden resmen özür dilediğini kaydetti. 

Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Kanada’da da Yahudi düşmanı eylemlerin olduğuna dikkat çeken Trudeau, ülkesindeki nefret suçlarının yüzde 17’sinin Yahudilere karşı işlendiğini belirtti.

Trudeau, Yahudi düşmanı saldırıların İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra da devam etmiş olmasının üzüntü verici olduğunun altını çizdi. Trudeau, 27 Ekim’de bir sinagogda 11 kişinin katledildiği saldırıyı buna örnek gösterdi.

GERİ DÖNMEK ZORUNDA KALANLARIN DÖRTTE BİRİ KATLEDİLDİ

15 Mayıs 1939’da 907’si Almanya’dan gelen Yahudilerden oluşan bin yolculu Saint-Louis adlı gemi, Küba ve ABD’nin ardından uğradığı Kanada tarafından da reddedilmişti.

Kanada’nın da girişine izin vermemesi nedeniyle Yahudileri taşıyan gemi Avrupa’ya geri dönmek zorunda kalmıştı. Belçika’nın Anvers limanına ulaşan gemideki Yahudi mülteciler daha sonra Belçika, Fransa, Hollanda ve Birleşik Krallık gibi ülkelere dağılmışlardı.

Ancak bu mültecilerden tespit edilebilen en az 254’ü daha sonra Nazi Almanyası tarafından yapılan Yahudi Soykırımı’nda (Holocaust) yaşamını yitirmişti.

Kanada Başbakanı, resmi özür açıklamasını yapmadan önce Saint-Louis adlı gemide bulunanlar arasında halen hayatta olan son kişilerden olan Ana Maria Gordon adlı kadını bürosunda kabul etmişti.