Barcelona’daki saldırı sonrasında bağımsızlık yanlısı Carles Puigdemont’un başkanlığını yaptığı Katalonya Özerk Bölgesi ile Katalanların iradesine saygı göstermeyen İspanya merkezi yönetimi arasındaki çelişkiler yine gündeme geldi.

Geçtiğimiz Perşembe günü bir kamyonetle yapılan ve 15 kişinin yaşamını yitirmesine yol açan saldırılar sonrasında İspanya polisi ile Katalan polisi Mossos d’Esquadra arasındaki çelişkiler dikkat çekmişti. Cumartesi günü açıklama yapan İspanya İçişleri Bakanı Juan Ignacio Zoido, saldırıyı düzenleyen terörist hücrenin açığa çıkarıldığını duyurmuştu.

Bu açıklamaya tepki gösteren Katalonya Bölgesi İçişleri Bakanı Joaquim Forn, Zoido’nun tespitinin ‘prematüre’ olduğunu söylemişti. Forn, Pazar günü yaptığı açıklamada ise, çok sayıda saldırı planlayan bu hücrenin ‘etkisiz hale getirildiğini’ ilan etmişti.

Katalonya’nın bağımsızlık taleplerine sert bir dille karşı çıkan Madrid basını da, Joaquim Forn’un saldırıda yaşamını yitiren Katalan ve İspanyol kurbanlar arasında ayrımcılık yaptığını savunmuştu. İspanyol basını, Katalan da olsa herkesin ‘İspanya’ vatandaşı olduğunda ısrarcı.

KATALONYA KRİZİ KENDİ İÇİNDE YÖNETME YANLISI

Barselona’daki katliamın hemen ardından Bölge Başkanı Carles Puigdemont başkent Madrid’e giderek İspanyol yetkililerle bir araya gelmişti. Ancak buna rağmen Katalan yetkililer de kendi içlerinde bir ‘kriz toplantısı’ düzenleyerek, soruşturmanın yetkisinin kendilerinde olduğunu vurgulamışlardı.

KRAL VE BAŞBAKAN ‘YAŞASIN KATALONYA’ SLOGANLARIYLA KARŞILANDI

Her ne kadar Barcelona saldırısıyla Puigdemont ve İspanya Başbakanı Mariano de Rajoy bir araya gelmiş olsalar da, böylesi bir saldırının Madrid ile Barselona arasındaki çelişkileri gizleyemediği ortaya çıktı.

Cuma günü Barcelona’ya gelen Kral VI. Felipe ile Başbakan Rajoy saldırının yapıldığı Ramblas’ın yakınlarındaki törene katılmışlar ve uzun süre alkışlanmışlardı. Fakat ertesi gün hastanede yaralıları ziyaret eden VI. Felipe’nin Ramblas’daki saldırı alanına çelenk bırakması sırasında toplanan binlerce Katalan, ‘Yaşasın Katalonya’ sloganlarını haykırmıştı.

VI. Felipe’nin aynı akşam Barcelona futbol takımının sahasındaki bir maçta yuhalanması da, Katalan halkının tepkisini göstermeye yetmişti.

LATİN AMERİKA-ARAP GÖÇMENLERİ TARTIŞMASI

İspanyol basınının ve kimi siyasetçilerin Katalonya yönetimine yönelik eleştirilerinden bir diğeri ise, özerk bölgeye Latin Amerika’dan gelen İspanyolca konuşan göçmenler yerine Mağrib kökenlilerin tercih ediliyor olması.

İspanya geneline göçlerde Latin Amerikalılar başta gelirken, Katalonya’da Mağrib kökenliler ağırlıklı konumda. İspanyol basını, Mağrib kökenliler içerisinde ‘radikal İslamcıların’ olduğunu ve Katalonya’nın politikasının ‘riskleri beraberinde getirdiğini’ savunuyor.

Katalonya yönetiminin Katalan dilini öğrenmeye meyilli Arap göçmenleri zaten İspanyolca konuşan Latin Amerikalılara tercih ettiği propagandası yapılıyor.

KATALAN HALKININ İRADESİNE SAYGI GÖSTERİLMEMESİ

İspanya yönetiminin Barcelona’daki saldırılar sonrasında dahi bölge halkı tarafından tepkiyle karşılanmalarının en önemli nedeni ise, Katalan halkının iradesine saygı gösterilmemesi. Bir önceki Bölge Başkanı Artur Mas tarafından 2014 yılında yapılması planlanan bağımsızlık referandumu, İspanya Yüksek Mahkemesi’nin kararıyla yasaklanmıştı.

Şimdiki Başkan Carles Puigdemont’un yeni referandum kararına da aynı yaklaşım gösterilmesi Katalan halkının sert tepkisini çekiyor.