Londra, basın özgürlüğünü ihlal eden ülkelere yaptırım önerdi

Londra’da düzenlenen basın özgürlüğüne dair konferansta ABD dahil batılı ülkelerin tavırları eleştirilirken, Büyük Britanya, basın özgürlüğünü ihlal eden ülkelere yaptırım önerdi.

Basın özgürlüğüne dair bir konferansta konuşan Britanya Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, gazetecilere kötü muamelelerin olduğu ülkelerin bunun diplomatik sonuçlarına katlanması gerektiğini söyledi.

Basın özgürlüğü konusunda ortak tutum izlenmesi gerektiğinin altını çizen Hunt, bu şekilde gazetecilerin haklarının ihlal edildiği ülkelerin diplomatik bedel ödeyebileceğini kaydetti.

ORTAK ÇALIŞMA GRUBU KURULACAK

Kanada ile ortak düzenlenen ve yüz kadar ülkeden onlarca bakan ile bin 500’ü aşkın gazeteci, militan ve akademisyenin katıldığı konferansta konuşan Hunt, Ekim 2018’de Türkiye’de öldürülen Cemal Kaşıkçı’ya da değindi.

Çin ve Vietnam’da gazetecilerin tutuklanması, Meksika’da her yıl çok sayıda gazetecinin çetelerce katledilmesi gibi örnekler veren Hunt, Kanada’yla birlikte ortak çalışma grubu kurulacağını duyurdu.

İki ülkenin kuracağı grupla, basın özgürlüğüne yönelik saldırı durumunda ortak baskı yapmayı amaçlandığını söyleyen Hunt, ülkesinin de basın özgürlüğünde 33’üncü sırada olduğunu hatırlattı. Hunt, Britanya’nın basın özgürlüğü konusunda ‘daha fazla şey yapması gerektiğini’ itiraf etti.

CLOONEY: TRUMP TÜM GAZETECİLERİ TEHLİKEYE ATIYOR

Konferansta konuşan uluslararası alanda tanınmış avukat ve insan hakları savunucusu Amal Clooney ise, özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın gazetecilere yönelik sözlerine dikkat çekti.

Trump’ın sözlerinin dünyadaki gazetecileri tehlikeye attığını söyleyen Clooney, “James Madison’un ülkesi (ABD), medyayı dışlayan, dünyanın dört bir yanındaki dürüst gazetecileri kötü muamelelere karşı hassas bir konuma getiren bir başkana (Trump) sahip” dedi.

WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange’nin Britanya’da tutuklanmasını hatırlatan Clooney, Assange’a yönelik suçlamaların tüm dünyadaki gazetecileri alarma geçirdiğini vurguladı.

Britanya ile Kanada öncülüğünde yapılan konferansta verilen bilgilere göre, Londra, gazetecilere hukuki destek vermek ve güvenlik konusunda eğitmek amacıyla 3 milyon sterlinlik bir bütçe ayırdı. Yine bağımsız medya kuruluşlarına 15 milyon sterlinlik bir maddi destek öngörülüyor.