Nükleer tartışmaları: Hangi ülke ne kadar silaha sahip?

Nobel Barış Ödülü’nün bu yıl Nükleer Silahların Tamamen Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Kampanya'ya (ICAN) verilmesi ve sonrasında özellikle ABD tarafından yapılan açıklama, nükleer silah tartışmasını yeniden başlattı.

Kuzey Kore ve İran’ın nükleer programları üzerinden yürüyen tartışmalar bir yana, dünyanın önde gelen ülkelerinin halen dünyayı bir anda yıkıma uğratacak kapasitede silahlara sahip oldukları gerçeği de ortada duruyor.

Nobel Barış Ödülü için bu yıl 215 kişi ve 103 kurum aday gösterilirken, ödül, nükleer silahlara karşı mücadele veren ICAN’a verildi. ICAN’ın ödülün aldığının duyurulmasından sonra yaptığı açıklamada, nükleer silahlara sahip olan Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Başkanı Donald Trump eleştirildi. Açıklamada, Trump’ın seçilmesiyle birlikte nükleer silahların yarattığı endişenin arttığına dikkat çekildi.

ABD NÜKLEERDEN VAZGEÇMEYECEK

ICAN’ın açıklamasında “Başkan Donald Trump’ın seçilmesi, onun tek başına nükleer silah kullanımına izin verebileceği fikri düşünüldüğünde, çok sayıda kişiyi rahatsız etti” denildi. Açıklamayı yapan ICAN Direktörü Beatrice Fihn, Trump’ın birçok defalar ‘uzmanları dinlemediğini’ gösterdiğini söylerken, bu tavrı eleştirdi.

ABD’den verilen cevapta ise, ICAN’ın savunduğu nükleer silahları yasaklamaya ilişkin antlaşmanın ‘imzalanmayacağı’ vurgulandı. Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün AFP’ye söylediğine göre, ABD, nükleer silahsızlanmanın şartlarını oluşturmaya yönelik çaba içersinde olacak. Sözcü, ICAN’ın savunduğu antlaşmanın atom bombasına sahip hiçbir ülke tarafından desteklenmediğini de kaydetti.

İRAN FIRSATI DEĞERLENDİRDİ; MÜZAKEREYE HAZIRMIŞ!

ABD ile ICAN arasındaki karşılıklı suçlamalar arasında dikkat çeken bir diğer açıklama ise İran’dan geldi. Reuters’in İran’lı kaynaklara dayandırdığı haberine göre, İran, 2015 Viyana Anlaşması’nın tarafları olan ülkelerle ilişkiye geçerek balistik füze programlarının boyutları hakkında görüşebileceklerini iletti.

Bu önerinin geçtiğimiz ay New York’ta toplanan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu esnasında anlaşmanın tarafları olan ABD, Rusya, Çin, Fransa, Britanya ve Almanya’ya iletildiği de belirtildi.

Habere göre İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif ile ABD’li mevkidaşı Rex Tillerson’un görüşmesinde İran’ın balistik kapasitesinden duyulan ‘endişe’ dile getirildi. Zarif’in ise Tillerson’a bu konuda ‘konuşmanın mümkün olduğunu’ söylediği de verilen bilgiler arasında.

17 BİNİ AŞKIN NÜKLEER SİLAH

Daha çok Kuzey Kore ve İran’ın nükleer silah geliştirmeye yönelik programları üzerinden devam eden tartışmalar bir yana, dünyadaki 17 bini aşkın nükleer silahın varlığı devam ediyor.

1968 BM Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na Hindistan, Pakistan, İsrail ve Güney Sudan dışında tüm ülkeler imza atmıştı. Kuzey Kore ise, bu antlaşmadan sonradan çekilmişti. Antlaşma, nükleer enerjisinin barışçıl amaçlarla kullanımı için işbirliğini ve silahların başka ülkelere verilmesinin önüne geçilmesini amaçlıyordu.

Ancak nükleer silahsızlanmaya ilişkin antlaşmaya henüz yanaşılmıyor. ICAN’ın Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu’na dayandırdığı 2013 yılına ait verilerine göre, dünyada 9 ülkenin nükleer silahlarının varlığı kesin olarak biliniyor.

BAŞI RUSYA ÇEKİYOR

ICAN verilerine göre dünya üzerindeki nükleer silah ve başlıklarının yarısına yakını Rusya’nın elinde bulunuyor. Önemli bir kısmı Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) döneminden kalan nükleer başlıkların sayısı 8 bin 500 civarında. Rusya, ABD’den sonra nükleer silah geliştiren ikinci ülke olmuştu ve nükleer silah sayısı bakımından bu ülkeden önde geliyor.

Rusya’nın nükleer silahları ile elindeki başlıkların ve nükleer silah taşıyıcılarının modernizasyonuna büyük miktarlara yatırımlar yaptığı biliniyor. Rusya’nın elindeki başlıkların yaklaşık 2 bin kadarı ‘birkaç dakika içinde kullanılmaya hazır’ silahlardan.

NÜKLEER SİLAHLARINI KULLANAN TEK ÜLKE: ABD

Nükleer silahları geliştiren ve kullanan ilk ülke olan ABD ise, sahip olduğu nükleer başlıklar itibariyle ikinci sırada geliyor. İkinci Dünya Savaşı’nın sonuna doğru Japonya’yı teslimiyete zorlamak için Hiroşima ve Nagazaki’de yüz binlerce insanın yaşamına mal olan atom bombalarını bırakan ABD’nin nükleer arsenalinde yaklaşık 7 bin 700 başlığın olduğu tahmin ediliyor.

ABD’nin sahip olduğu silahların da yaklaşık 2 bin kadarı Rusya’da olduğu gibi ‘birkaç dakikada kullanılabilecek’ olanlardan oluşuyor. ABD’nin nükleer silah kapasitesini ayakta tutmak için yaptığı harcamaların dünyadaki diğer tüm ülkelerinkinden daha fazla olduğu belirtiliyor.

Nükleer silahlarda üçüncü sırada ise Avrupa Birliği ve NATO üyesi olan Fransa geliyor. Fransa’nın elindeki nükleer başlıkların sayısı 300 olarak tahmin edilirken, başlıkların büyük kısmı denizaltılara monte ediliyor. M45 ve M51 adlı misillerle kullanılabilen atom başlıklarının yanı sıra Fransa uçaklardan da atılabilen başlıklara sahip.

Halen Fransa’nın denizlerde devriye gezen en az bir denizaltısının nükleer başlık taşıdığı resmi olarak kabul ediliyor.

Çin Halk Cumhuriyeti’nin askeri olarak ABD’yle başa baş gittiği bilinse de, nükleer silahlarda bu ülkeyi çok geriden takip ediyor. Çin’in elinde yaklaşık 250 nükleer başlığın olduğu ve bunların hem karadan hem denizden hem de havadan fırlatılabildiği savunuluyor. Çin’in nükleer kapasitesini arttırmaya dair herhangi bir işaret ise yok.

Bir diğer NATO ülkesi Britanya’nın elindeki başlık sayısı 225 olarak verilirken, bu ülkenin halen İskoçya açıklarında 4 nükleer denizaltısı mevcut. Her bir denizaltının 16 adet Trident balistik füzesi bulunurken, nükleer silahların tümüyle terk edilmesi veya yeniden yapılandırılması gibi seçeneklerin olduğu savunuluyor.  

Nükleer silahları nedeniyle uluslararası toplumda endişeyle izlenen iki ülke ise, Kaşmir sorunu nedeniyle ilişkileri gergin olan Hindistan ve Pakistan. Hindistan’ın 90 ile 110 arasında, Pakistan’ın ise 100 ile 120 arasında başlığa sahip olduğu tahmin ediliyor.

İSRAİL NE KABUL EDİYOR NE DE İNKAR EDİYOR

Nükleer silahlara sahip olduğu bilinse de, İsrail uluslararası antlaşmalar dışında kalıyor. Bu ülkenin elinde 80 kadar başlığın olduğu tahmin ediliyor.

Ancak İsrail Devleti, ne nükleer silahların varlığını kabul ediyor ne de bu silahlara sahip olduğunu inkar gereği duyuyor.

NÜKLEER ÜRETMESİNDEN ŞÜPHELENİLEN ÜLKELER

Bu ülkelerin yanı sıra Kuzey Kore ve İran’ın nükleer silah üretimine geçtiklerine dair iddialar yıllardır gündemdeydi. İran’ın 2015’teki anlaşmayla nükleeri sadece barışçıl amaçlarla kullanacağını beyan etmesine rağmen özellikle yeni ABD Başkanı Donald Trump’ın bu konuda ikna olmadığına yönelik açıklamaları öne çıkmıştı.

Kuzey Kore’nin şaşalı beyanlarına rağmen henüz nükleer silahının olup olmadığı dahi kesin değil. Ancak 10’ndan az olmak üzere nükleer başlığa sahip olduğu tahminleri de yapılıyor.

Nükleer silaha sahip ülkeler dışında, topraklarında başka ülkelere ait bu silahlardan bulunan ülkeler de var. Bunların başında Türkiye, Almanya, Belçika, Hollanda ve İtalya geliyor. Bu silahlar ise ABD’ye ait.