Balistik füze ve nükleer programları nedeniyle uluslararası toplumun ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) hedefinde olan Kuzey Kore’nin lideri Kim Jong-un, bugün Donald Trump’la bir araya geliyor.

İki lider Pazar gününden bu yana Singapur’da bulunurken, ikili zirve Sentosa adasındaki Capella adlı otelde gerçekleşecek. Yerel saatle 09.00’da (Avrupa saatiyle 03.00) başlaması planlanan görüşme için hazırlıklar günler öncesinden başlarken, bölgede yoğun güvenlik önlemleri alındı.

HEYETLERİN MÜZAKERELERİ SON ANA KADAR DEVAM ETTİ

Her iki ülkenin yanı sıra Güney Kore’nin dışişleri bakanları başta olmak üzere heyetlerince yapılan müzakerelerin son ana kadar devam etmesi ve bu sayede ikili görüşmede detaylar üzerinden sorun yaşanmaması hedefleniyor. Trump ve Kim Jong-un’un katılacağı görüşmedeki müzakerelerin ne kadar süreceğine dair bir program sunulmazken, kimilerine göre dakikalar, kimilerine göre ise günlerce sürebileceği tahmin ediliyor.

Ancak Donald Trump, yaptığı bir açıklamada, bugünkü görüşmeden kesin bir sonuç çıkmayabileceğini ilan etmişti. Trump, “12 Haziran’da birşey imzalamayacağız, orası kesin” diyerek, tek bir görüşmenin yeterli olmayabileceğini dile getirmişti.

GÜNEY KORE’NİN ROLÜ BELİRLEYİCİ OLDU

Donald Trump’ın son aylara kadar ‘yok etmekle’ tehdit ettiği Kuzey Kore ile müzakereye oturmasında ve Pyongyang’ın ikna edilmesinde Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae In’in rolü belirleyici olmuştu.

Göreve geldiği Mayıs 2017’den bu yana 1948’den bu yana ayrılan iki devletin yakınlaşması için çaba harcadığı bilinen Moon Jae In’in barış çağrılarına Kim Jong-un’dan bu yılın başında olumlu cevap verilmişti. Moon Jae In, bugünkü görüşmenin geçtiğimiz ay Donald Trump tarafından iptal edildiğinin duyurulması ardından doğrudan Kim Jong-un ile görüşmüş ve zirvenin yapılması yönünde karar alınmasında etkili olmuştu.

İlk yakınlaşma sinyallerinden itibaren Kim Jong-un’un Güney Kore’yi ABD’den soyutlamak amacıyla ‘taktik yaptığı’ iddiaları gündeme gelmişti. Ancak gelinen aşama, iki Kore’nin de neredeyse tüm dünyayı endişelendiren bir nükleer güç savaşından ziyade yakınlaşma çabalarına daha yakın olduğunu gösterdi.

TARAFLAR BİRBİRİNİN TALEPLERİNİ KARŞILAMAYA HAZIR MI?

ABD Başkanı Donald Trump’ın zirveye yönelik beklentileri açık bir biçimde dile getirilmişti. Kuzey Kore’nin nükleer ve balistik füze programlarını ‘denetlenebilir, sürekli’ bir biçimde sonlandırılmasını şart koşan Trump, aksi halde müzakerelerin biteceğini duyurmuştu.

Görüşme kararı öncesinde nükleer programını sonlandırmayı vaat eden Kim Jong-un ise, ülkesi üzerinde son iki yılda daha ağır bir biçimde uygulanan yaptırımlara son verdirmeyi umuyor. Geçtiğimiz yıl yapılan son nükleer denemeler nedeniyle bugüne kadarki en büyük müttefiki Çin’in dahi tepkisini çeken Kim Jong-un’un nükleer konusundaki kararının ‘zorunlu’ olduğu da iddia ediliyor. Çinli bilim insanları, geçtiğimiz yılın Eylül ayında yapılan son nükleer deneme esnasında tek nükleer üssün büyük zarar gördüğünü veya çöktüğünü iddia etmişlerdi.