İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta tutsakların durumuna dikkat çektikleri “F Oturumu” eyleminin 543’üncü oturumunu gerçekleştirdi. Dernek önünde yapılan oturumda bu hafta 8 yıldır cezaevinde tutulan 65 yaşındaki ağır hasta tutsak Ali Osman Köse’nin durumuna dikkat çekildi. “Hasta Mahpus Ali Osman Köse serbest bırakılsın” ve “Tedavi haktır engellenemez” pankartlarının açıldığı oturumda sık sık, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır” ve “Ali Osman Köse serbest bırakılsın” sloganları atıldı.

İnsan hakları savunucuları ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı oturumda konuşan İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, cezaevlerinde artan hak ihlallerinin tutsakların sağlık ve yaşam hakkına yönelik ağır tehdit oluşturduğunu belirtti.

 
Son 8 ayda en az 42 tutsağın yaşamını yitirdiğini hatırlatan Yoleri, “Hapishanelerde yeni ölümlerin yaşanmaması için devlet yetkililerine sorumluluklarını hatırlatıyor, göreve çağırıyoruz” dedi.
Ağır hasta tutsak Ali Osman Köse’nin sağlık durumuna dair bilgi veren Yoleri, böbrek kanseri hastası olan Köse’nin dolaşım sistemi, hipertansiyon, işitme kaybı, hafıza kaybı, yürüme zorluğu, konuşma bozukluğu, denge sorunu ve nörolojik rahatsızlıklarının olduğunu aktardı. Köse’nin sağlık sorunları nedeniyle ihtiyaçlarını tek başına karşılayamayacak duruma geldiğini söyleyen Yoleri, şöyle dedi: “Avukatının ısrarlı girişimleri sonucu Trakya Üniversitesi Hastanesi’nde 31 Mayıs 2021 günü ameliyat edilen Köse’nin sol böbreğinin tamamı ve böbrek üstü bezi alınmış, pankreas ve dalağından da patoloji için örnek alınmıştır. Geçirdiği ağır ameliyatın ardından yatağa kelepçelenmiş,  yapılan itirazlara rağmen de kelepçe çıkarılmamıştır. Köse, 8 Haziran 2021 günü taburcu edilerek, hapishaneye geri gönderilmiş ve tek başına bir hücreye konulmuştur. Halen tek başına tutulan Ali Osman Köse’nin Avukatı Naim Eyüpoğlu yaptığı açıklamada; müvekkilinin ameliyat sonrası bakım ve tıbbi takibinin gerektiği gibi yapılmadığı, 3 ayda bir kanserin yayılım durumunun tespit edilebilmesi için yapılması gereken PET çekiminin bugüne kadar hiç yapılmadığı, sağlık durumu gittikçe kötüleşen ve tek başına hayatını devam ettiremeyecek hale gelen Ali Osman Köse’nin tedavisinin sağlanması için infazının ertelenerek serbest bırakılmasının zorunluluk haline geldiğini ifade etmiştir.”

Yoleri, Köse’nin infazının ertelenmesi talebiyle gönderildiği Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) “cezaevinde kalabilir” yönünde rapor verdiğini belirtti. Bu durumun Köse’nin yaşam hakkına yönelik tehdidin daha da ağırlaşmasına neden olacağına dikkat çeken Yoleri, Köse’nin serbest bırakılması gerektiğini söyledi.

İZMİR

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek amacıyla 2 haftada bir düzenlediği eylemin 258',ncisini gerçekleştirdi. Konak Eski Sümerbank önünde yapılan eylemde, "Susma, suça ortak olan. Ölüyorlar" ve "Ağır hasta mahpuslar ölüyor. Susma" pankartları açıldı. Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamayı İHD İzmir Şube Başkanı Zafer İncin okudu. Bu haftaki açıklamada Bodrum S Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan ağır hasta tutuklu Adem Amaç’ın durumu aktarıldı.
İncin, bir hafta içinde 2 ağır hasta tutsaklar Zülfü Yıldırım ile Mehmet Can Demir'in hastalıklarına rağmen tahliye edilmeyerek, ölüme terk edildiklerini söyledi. Son birkaç yıl içerisinde tecridi ağırlaştıran Yüksek Güvenlikli Cezaevleri ile S Tipi cezaevlerinin açılmasıyla tutsakların tecrit edildiğini belirten İncin, bu durumun tutsakların hastalıklarını ağırlaştırdığını ve acil müdahale imkanını ortadan kaldırdığını söyledi.
İncin, bu mağduriyeti yaşayanlardan birinin Bodrum S Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan Adem Amaç olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: "Adem Amaç, Osmaniye 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevinden 26 Aralık 2019 tarihinde yeni açılan Afyon 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevine 4 kişiyle birlikte ring aracı ile sevk edilmişti. Afyon’dan da Mayıs 2022’de Bodrum S Tipi Kapalı Hapishanesine sürgün edilmiştir. 2007 yılından bu yana cezaevinde bulunmaktadır."
İncin, Amaç'ın 15 yıl önce ciddi bir yaralanma sonucunda karın içi organlarda ve karın duvarında, kas yapısını tamamen ortadan kaldıran ciddi bir hasar meydana geldiğini ifade ederek, "Tedavi amacıyla ile kolostomi, daha sonra uç uça gnastamoz, karın duvarında kas yapısı yerine protestik yama konulması ameliyatları olmuştur. Ayrıca bu ağır ameliyatlardan sonra gelişen enfeksiyon ve apselerden dolayı belli tarihlerde toplam 12 kez ayrı ayrı ameliyatlar geçirmiştir. Ancak geçirmiş olduğu tüm ağır ameliyatlara rağmen tedavisi tamamlanamamıştır. Şu anda karın duvarında zayıflık, hassasiyet ve şişlik şikayetleri devam etmektedir. Oturma, kalkma ve diğer tüm hareketlerinde sorunlar ve kısıtlılıklar yaşamaktadır" diye belirtti.
İnci, tüm ağır hasta tutsakların derhal tahliye edilmesini istedi.

 
ANKARA

 
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, eylemlerinin 415’inci haftasında, İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi önünde açıklama yaptı. İHD Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Demirton, Maltepe 1 No’lu L Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Görgin Oktar için acil tahliye çağrısında bulundu.
Oktar’ın 28 yıldır cezaevinde tutulduğunu belirten Demirton, “Oktar’a 2008 yılında pnömotoraks (akciğerdeki havanın çeşitli etkiler nedeniyle akciğer dışı doku katmanına kaçışı) teşhisi konuldu. Bugüne kadar toplam 5 kez aynı hastalık nedeniyle ameliyat olmuştur. Yaşadığı rahatsızlıklar için 30 Aralık 2021’de sağlık raporu almak için Kartal Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi’ne götürülmüştür. Sağlık Kurulu tarafından ‘ceza ertelemesine’ gerek olmadığı belirtilerek, hastalığına dair doğru bir tanı konulmadığını, sürekli olarak kan kusması, balgam atması nedeniyle 7 Mart’ta Süreyya Paşa Göğüs Hastalıkları Hastanesi’ne sevk edildiğini aktarmıştır. Burada filmleri çekilmiş, kan ve balgam örnekleri alınmış ve hapishaneye geri götürülmüştür. Bir hafta içerisinde hastaneye geri götürülmesi gerekirken, ancak 31 Mart’ta tarihinde hastaneye götürülmüş ve bu kez tomografi çekilmiştir. Yine bir hafta sonra götürülmesi gerekirken, 3 ay sonra 27 Haziran’da hastaneye götürülmüştür. Doktor,  bunun yeni bir hastalığın belirtisi olabileceğini, akciğerinden parça alınması gerektiğini söyleyerek, 4 Temmuz’a randevu vermiştir ve gitmeden iki gün önce de PCR testi yapılarak gitmesi gerektiğini söylemiştir. Randevudan önce PCR testi yapılmış ancak yine doktor randevusuna getirilmemiştir. 5 Temmuz’da tekrar PCR testi yapılmış ve 7 Temmuz’da götürüleceği söylenmiş ve yine götürülmemiştir” dedi.
Oktar’ın yaklaşık 10 aydır aktifleşen hastalık nedeniyle sürekli hastaneye götürüldüğünü aktaran Demirton, "Derhal tahliye edilmeli" dedi.