30 Avrupalı örgütten Türkiye’ye: Tutsakları serbest bırakın

Avrupalı 30 kurum, Türkiye’ye Covid-19 virüsünden dolayı yaşamları tehdit altında olan tutsakları serbest bırakma çağrısı yaptı.

Uluslararası Af Örgütü’nün internet sitesinde yayınlanan ve Avrupalı 30 kurumun imzacısı olduğu çağrı, 30 Mart günü basında yayınlandı.

Türkiye’ye insan hakları savunucularının da aralarında olduğu tutsaklar ve tutukluların şu anda ciddi bir şekilde Covid-19 virüsü tehdidi altında olduğuna dikkat çekerek, bir an önce özgürlüklerine kavuşması çağrısında bulundu.

İnsan hakları savunucuları, gazeteciler ve diğer tutukluların barışçıl bir şekilde görüşlerini dile getirdiği için şu anda tutsak olduğu vurgulanan açıklamada, “Kurumlar, Türk devletinin bütün dosyaları gözden geçirerek, serbest bırakmalıdır” denildi.

CEZAEVLERİNDEKİ SAYI FAZLALIĞI CİDDİ BİR SORUN: PANDEMİ KIZIŞABİLİR

Türk devletinin Covid-19 virüsünden dolayı 100 bin tutsak ve tutukluyu serbest bırakacak bir yasa tasarısı hazırlığı yaptığı da dile gelen açıklamada şunlar belirtildi: “Bu durum, olumlu bir gelişme. Zaten Türk cezaevlerindeki sayı fazlalığı, ayrıca cezaevleri personeli düşünüldüğünde çok ciddi bir karama ulaşılıyor. Cezaevlerinde sayının fazla olması zaten ciddi bir sağlık sorununu ortaya çıkarıyor. Türk cezaevlerinde şu anda 300 bine yakın tutsak bulunuyor, on binlerce cezaevi personeli de mevcuttur. Bu durum pandeminin daha da kızışması anlamına geliyor.”

Ortak açıklamada, gazeteciler, insan hakları savunucusu ve görüşlerini barışçıl bir şekilde ifade ettikleri için tutsak olduklarına dikkat çekilerek, “Türk devletinin yaptığı yasa önerisine bakıldığında bu insanlar özgürlüğüne kavuşmaktan ziyade parmaklıklar arkasında kalacak” denildi.

Uluslararası insan hakları yasalarına göre, insanlar mahkemelerini beklerken cezaevinde olmak zorunda olmadığı da kaydedilen ortak açıklamada, insanın masumiyeti ve serbest dolaşım hakkı olduğu da belirtildi.

YARGILANMAMIŞ KİŞİLER DAVALARINI DIŞARIDA BELKELEYEBİLİR

Mahkemeyi bekleme sürecinde tutuklu olmanın olağanüstü koşullarda uygulanması gerektiği de vurgulanan açıklamada, Türkiye’nin bunu insanları cezalandırmak için hayata geçirdiği kaydedildi.

“Hükümet, Covid-19 virüsünden daha fazla etkilenebilecek kesimleri de serbest bırakmayı planlaması gerekiyor” denilen açıklamada şunlar belirtildi: “Yaşlı tutsaklar, ciddi sağlık sorunu olan hasta tutsaklar serbest bırakılmadı. Yetkililer, bütün tutuklu ve tutsakların sağlık hizmetine rahat bir şeklide ulaşması noktasında da dikkat etmelidir. Toplumun diğer kesimine uygulanan hijyen tedbirleri tutsaklara da uygulanmalıdır. Aynı zamanda Kovid-19 testi ile tedavisine de tutuklu ve tutsaklar ulaşabilmelidir. Cezaevi personelleri ile sağlık görevlileri yeteri derecede bilgilendirilmeli, korunabilmek için gerekli araç ve gereçleri olmalıdır.”

TUTSAKLAR ARASINDA AYRIMCILIK YAPILMAMALI

Şu anda yürürlükte olan yasalara göre, cezalarının üçte ikisini yatmış olan tutsakların serbest kalabileceğine vurgu yapılan açıklamada, “Parlamentoda önümüzdeki günlerde kabul edilmesi beklenen yasa tasarında tutsakların cezalarının yarısını yattıktan sonra serbest kalabileceği biçiminde ibare de bulunuyor.

Yeni yasalara göre, hamile kadınlar, 60 yaşın üstünde ve hasta olan tutsaklar ev hapsine alınabilecek. ‘Terörizm’ yasalarından yargılananlar ise bu tasarıdan faydalanamayacak. Yasadan faydalanamayacaklar arasında yine cezası kesinleşmemiş tutsaklar da bulunuyor. Bu yasa hükümetin geçtiğimiz yaz açıkladığı hukuki reformları da üçüncü bir paket olarak benimsemelidir” denildi.

YASALAR İSTİSMARCI BİR ŞEKİLDE UYGULANIYOR

Türkiye’de şu anda yürürlükte olan “anti terörist” yasanın insanlara karşı istismarcı bir şekilde kullanıldığı da dile gelen açıklamada, bu yasadan en fazla gazeteciler, siyasi aktivistler, avukatlar, insan hakları savunucuları ve düşüncelerini özgürce ifade eden kesimlerin etkilendiği de kaydedildi.

Takip ettikleri birçok mahkemede de yargılanmayı bekleme süresinin çok uzun olduğunu, “terörizm” ile bağlantılı olarak yargılanan insanların sadece özgürce düşüncelerini ifade ettikleri sonucuna varıldığı da belirtilen açıklamada, bu insanların çoğunun şiddet uyguladığı ya da şiddete meyilli olduğu ya da illegal örgütlere yardımcı olduğu yönünde herhangi bir bulguya rastlanmadığı belirtildi.

Gazeteci Ahmet Altan, iş insanı ve sivil toplum örgütü üyesi Osman Kavala ile Kürt siyasetçi Selahattin Demirtaş, akademisyenler, insan hakları savunucularının durumuna dikkat çekildi.

Demirtaş’ın kalp rahatsızlığı sorunu hatırlatılan açıklamada Altan ile Kavala’nın ise yaşlarının 60’ı geçtiği ve Kovid-19 virüsünden etkilenebilecek grupta olduğu dile geldi.

Bu insanların tutuklu olmaması gerektiği de vurgulanan açıklamada, “Bu durum onların şimdiye kadar ihlal edilmiş haklarının daha da ağırlaştırılması anlamına geliyor” denildi.

TÜRKİYE İMZALADIĞI SÖZLEŞMELERLE UYMALI

İmzacı örgütler, Türkiye Parlamentosu’ndan yasayı kabul ederken insanların politik görüşlerini değerlendirerek bir ayrımcılık yapmaması çağrısında da bulundu.

“Binlerce kişi sadece düşüncelerini ifade ettiği, barışçıl aktivitede bulunduğu için şu anda parmaklıklar arkasında” denilen açıklamada bu insanların şimdi sağlık açısından çok ciddi bir tehdit altında olduğu da kaydedildi.

Türkiye’nin imzacısı olduğu sözleşmeler ile tutsaklara yönelik herhangi bir ayrımcılıkta bulunmadan sağlık hakkını garantilediği de hatırlatılan açıklamada şunlar belirtildi: “Türk yetkililere bu durumu bir fırsat bilerek, haksız yere cezaevinde olan insanları, sağlık durumu ciddi tehdit altında olanları bir an önce serbest bırakması çağrısı yapıyoruz. Çünkü cezaevlerindeki sayı fazlalığı bu insanların çıkabilecek sağlık sorunlarının giderilmesini garantileyemez.”

İMZACI ÖRGÜTLER

ARTICLE 19 Punto24,

Platform for Independent Journalism

Amnesty International

ARTICOLO 21

Association of European Journalists (AEJ)

Cartoonists’ Rights Network International (CRNI)

Committee to Protect Journalists (CPJ)

Danish PEN

English PEN

European Centre for Press and Media Freedom (ECPMF)

European Federation of Journalists (EFJ)

Freedom House

Frontline Defenders

German PEN

Index on Censorship Initiative for Free Expression – Turkey (IFoX)

International Press Institute (IPI)

IPS Communication Foundation/bianet

IFEX – the Global Network Defending and Promoting Free Expression

Norwegian PEN

Osservatorio Balcani e Caucaso Transeuropa (OBCT)

PEN Canada Reporters Without Borders (RSF)

South East Europe Media Organisation (SEEMO)

Swedish PEN Turkey Human Rights Litigation Support Project (TSLP)

Wan-Ifra/World Association of News Publishers