İktidar depremi de istismar ediyor

AKP-MHP hükümeti, depreme zamanında ve etkili müdahale etmediği gibi OHAL ilanıyla, yeni bir istismara yönelmeye çalışıyor.

Bakurê Kurdistan'da meydana gelen ve merkez üssü Maraş’ın Bazarcix ve Elbistan ilçeleri olan 10 ili etkileyen depremler sonucu binlerce kişi yaşamını yitirdi, enkaz altında kalanların sayısı bilinmiyor. Depremin üzerinden 48 saat geçince bile devletin ulaşmadığı yerleşim birimleri ve enkazlar vardı. Halk kendi imkanlarıyla enkazın altında kalanları kurtarmaya çalışıyor. Türk hükümeti ise ikinci günü Olağanüstü Hal (OHAL) ilan etme kararı aldı. 

Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı açıklamada “yaşadığımız deprem afetinin ve etkilerinin vahameti, fevkalade tedbirler almamızı zorunla hale getirmektedir. Depremin yaşandığı 10 ilimizi, genel hayata etkili afet bölgesi olarak ilan ediyoruz” dedi. Açıklamasının devamında ilgili Anayasa maddesini hatırlatan Erdoğan, “Arama-kurtarma faaliyetlerinin ve sonrasındaki çalışmaların süratle yürütülebilmesini temin için Anayasa’nın 119’uncu maddesinin bize verdiği yetkiye dayanarak Olağanüstü Hal ilan etme kararı aldık. Deprem yaşanan 10 ilimizi kapsayacak ve üç ay sürecek bu kararla ilgili Cumhurbaşkanlığı ve Meclis süreçlerini hızla tamamlayacağız" ifadesini kullandı. Deprem sonrası ilk açıklamasının ardından 24 saat süren suskunluğunu bu açıklamayla bozan Erdoğan’ın, OHAL ilanıyla depremi de istismar edeceklerine dair kaygılar var. Şöyle;

* Sivil toplum örgütleri ve muhalif siyasi partileri sürecin dışında tutmak. Özellikle ilk andan itibaren Maraş, Amed, Antep, Adana, Osmaniye, Urfa, Adıyaman, Malatya ve Hatay gibi deprem bölgesine devletin ilgili birimleri yerine sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcileri ile sivil halk kendi imkanlarıyla müdahale etti. Ancak yapılan düzenlemeyle sürecin dışında tutulacaklar.

* İlk madde ile bağlantılı olarak sürecin şeffaf ilerlemesini engellemek. Deprem enkazına müdahale ve yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşması konusunda soru işaretleri bulunuyor. Özellikle bu konuda AKP-MHP iktidarına karşı kuşkular var.

* Ölü ve yaralı sayısını örtbas ettikleri, açıklama periyotlarından da anlaşılıyor. Deprem nedeniyle yaşanan can kayıplarının ve zararların hükümet tarafından dile getirilenin çok üstünde olması sivil yurttaşların, STK ve siyasi parti temsilcilerinin görüntülerle bu durumu deşifre etmesini engellemek.

* Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “AFAD koordinasyonu dışında herhangi bir koordinasyona müsaade etmeyeceğiz” dedi. Ayni ve nakdi yardımların AFAD üzerinden toplanacağı belirtildi. Bu nedenle deprem yaralarının sarılması için STK’leren topladıkları yardımlara el koyacaktır.

* Yurt dışından gelen yardımlara şehir girişlerinde el koymak.

* AKP-MHP iktidarı, önceki OHAL uygulamasında olduğu gibi seçimlere OHAL şartlarında gitmek ve topluma yaşattığı büyük felaketi “Allah’ın lütfu” olarak görmek derdinde.