İstanbul, Ankara ve İzmir’de hasta tutsaklar Polat, Yıldırım ve Fırat için eylemler

İstanbul, Ankara ve İzmir’de bir araya gelen İHD üyeleri ve eylemciler hasta tutsaklar Fettah Yıldırım, Saadet Fırat ve Ekim Polat’ın serbest bırakılmasını istedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için 2 haftada bir düzenlediği eylemin 259’uncusunu Konak eski Sümerbank önünde yapıldı. Çok sayıda hak savunucusu ve tutsak yakınının katıldığı eylemde “Susma suça ortak olma, ölüyorlar”, “Ağır hasta mahpuslar ölüyor susma”  pankartları açıldı. 

Bu hafta Şakran Cezaevi’nden, Antalya Y Tipi Cezaevi’ne sevk edilen hasta tutsak Fettah Yıldırım’ın durumuna dikkat çekildi. İHD İzmir şube yöneticisi Ahmet Çiçek, Yıldırım’ın tahliye olmayı beklerken infazının yakıldığını, ailesine yakın bir yere sevk edilmesi yönündeki talebe rağmen Antalya’ya götürüldüğünü ifade etti. 

Çiçek, Yıldırım’ın sağlık durumuna ilişkin şunları aktardı:

“Varikosel (damar genişlemesi) nedeniyle 2 defa ameliyat olmuş ama halen bu rahatsızlığı devam etmektedir. Bununla birlikte karaciğerinde 3 santim büyüklüğünde kist ve 1 santim büyüklüğünde damar yumağı bulunmaktadır. Doktorlar 3 ayda bir kontrole gelmesini, tahliller yaptırmasını ve kistlerin takip edileceğini söylemesine rağmen 3 yıldır kontrole gidememiştir. Kist ve damar yumağının ne halde olduğu ve kötü huyluya dönüşüp dönüşmediği bilinmemektedir." 

Yıldırım'ın cezası 1 yılın altına düştüğünde yeni yasanın yürürlüğe girdiğini anımsatan Çiçek, 1 yıl 7 aydır bu yasanın mağduriyetini yaşayarak fazladan yatmaktadır” dedi. Çiçek, Yıldırım başta olmak üzere tüm hasta tutsakların serbest bırakması talebinde bulundu. 

Açıklama yapılan 5 dakikalık oturma eyleminin ardından son buldu. 

ANKARA

Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için gerçekleştirdikleri eylemlerin 417’nci haftasında, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan ağır hasta tutsak Saadet Fırat’ın durumuna dikkat çekti. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi önünde bir araya gelen insan hakları savunucuları, “Tedavi Haktır Engellenemez ve Hasta Mahpuslar Serbest Bırakılsın” pankartı açtı.

İnisiyatif adına açıklama yapan İHD Ankara Şube Eşbaşkanı Sevil Turgut, 55 yaşında olan Saadet Fırat’ın kanser hastası olduğunu belirtti. Fırat’ın iki ay önce tutuklandığını hatırlatan Turgut, Fırat’ın yemek borusu kanseri hastası olduğunu söyledi. Fırat’ın hastalığı nedeniyle hem radyoterapi hem de kemoterapi tedavisi gördüğünü vurgulayan Turgut, “Henüz bu tedavi süreçleri devam ederken tutuklanarak cezaevine konulmuştur. Hapishanede yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle revire çıkmış ve daha sonra hem hastaneye hem de Onkoloji servisine muayeneye için götürülmüştür. Götürüldüğü hastanede ısrarı üzerine doktor tarafından ‘pet çekilmesi gerektiği ve bunun için de randevu alacağı’ kendisine söylemiştir. Yaklaşık 3 haftadır da sırt ağrıları, öksürük, göğüs ve kalp bölgesinde ağrılar yaşamakta ve bu ağrılarından kaynaklı olarak röntgen ve kalpte meydana gelen elektriksel faaliyetin kaydedilmesi için EKG çektirilmesi istemesine rağmen çektirilmemiştir” diye konuştu.

Fırat’ın İHD’ye gönderdiği mektupta, Ağustos ayı sonunda pet çekimi için kendisine randevu verildiğini aktaran Turgut, ancak Fırat’ın kan tahlilleri yaptırarak cezaevine gönderildiğini söyledi. Turgut, “Tüm revir ve hastane sürecinde şu ana kadar kendisine dönüş olmadığını aktarmıştır. 3 haftalık rahatsızlanma sürecinde günlük ihtiyaçları, arkadaşları tarafından karşılanmaktadır. Kendini nadiren iyi hissettiği zamanlarda da vücut direnci düşmektedir. Yazdığı mektupta, bundan sonraki süreçte tutsak olduğu ve cezaevinde tutulduğu için hastalığının seyrinin nasıl devam edeceğini bilmediğini, cezaevinde sağlıklı bir tedavi sürecinin olmayacağını düşündüğünü ifade etmiştir” ifadelerini kullandı.

ACİL TAHLİYE ÇAĞRISI

Kanser hastası olan ve tedavisi devam eden Fırat’ın cezaevinde kalamayacağını belirten Turgut, “Kanser hastalığı gibi ağır ve seyri hızlı ilerleyen ve kısa zamanda geri dönülemeyecek evrelere varan bu hastalığın dışarıda, sağlıklı koşullarda ve psikolojik olarak da iyi hissettiği, hastaneye ve sağlığa erişimin kolay olduğu ortamda tedavi süreçlerinin devam ettirilmesi gerekmektedir. Tutsakluk istisnai olmak zorundadır ve hele ki ağır hasta tutsaklar için tutuksuz yargılama mutlak surette işletilmelidir. Bu nedenle Saadet Fırat’ın bir an önce tahliyesinin sağlanması ve tedavisinin dışarıda, ailesinin yanında devam ettirilmesini talep ediyoruz” dedi. 

İSTANBUL

İHD, maruz kaldığı hak ihlallerinin sona ermesi ve can güvenliğinin sağlanması amacıyla 34 gündür açlık grevinde olan hasta tutsak Ekim Polat’ın serbest bırakılması çağrısında bulundu. 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta tutsakların durumuna dikkat çektikleri “F Oturumu” eyleminin 545’incisini gerçekleştirdi. Dernek binası önünde yapılan bu haftaki eylemde, Denizli T Tipi Cezaevi’nde tutsak olan hasta tutsak Ekim Polat’ın durumuna dikkat çekildi.  

Eylemde, “Hasta mahpus serbest bırakılsın" pankartı taşınırken, sık sık “İnsan haklarıyla insandır”, “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır”, “Tedavi haktır engellenemez” ve “Ekim Polat serbest bırakılsın” sloganları atıldı. Tutsak yakınlarının yanı sıra çok sayıda insan hakları savunucusu da açıklamaya katıldı. 

34 GÜNDÜR AÇLIK GREVİNDE

İHD Cezaevi Komisyonu'ndan Meral Nergis Şahin, Denizli T Tipi Cezaevi’nde tutsak olan hasta tutsak Ekim Polat'ın kalp ritm bozukluğu, Koah, kemik erimesi, Akromegali ve Hipofiz Hormon dengesizliği hastası olup, tedavi hakkı önündeki engellerin kaldırılması talebiyle 34 gündür açlık grevinde olduğunu kaydetti. Polat’ın gönderdiği mektuplarda cezaevinde ağır baskılara maruz bırakıldığına ve sürekli kullanması gerekli ilaçların dahi düzenli olarak verilmediğini aktardığını paylaşan Şahin, Polat'ın tedavisinin engellendiğini, hastaneye ring aracı ile sevk edildiği, kelepçeli muayene ve çıplak arama dayatıldığını, bu uygulamaları kabul etmediği için baskı ve kötü muameleye maruz bırakıldığını vurguladı.

HASTANEYE YATIŞI ENGELLENİYOR

Polat'ın cezaevi savcısına işkenceleri anlattığı için gardiyanların saldırısına maruz kaldığını aktardığını söyleyen Şahin, şunları söyledi: "Ekim Polat, Silivri Cezaevi’ndeyken Çapa Tıp Fakültesine sevk edildiğini, doktorun hastaneye yatışını yapmak istediğini, fakat jandarmanın, personel yetersizliğini bahane ederek hastanede yatışını engelledi. Hastane yerine başka cezaevine sevk edildiğini, 2 yılı yakın bir süredir Denizli T Tipi Cezaevi’nde  tutulduğunu ve buraya geldiği ilk gün yanında getirdiği kalp ilacı gibi önemli ilaçlarının çöpe atıldığını, Akromegali hastalığından kaynaklı beyninde oluşan tümörün tüm organlarıma zarar verdiğini, 3 ay gibi bir süre içinde beynindeki tümörün cerrahi bir operasyon ile alınması gerektiğini, ancak halen bu operasyonun yapılmadığını, hastaneye sevk yapılsa bile tedavi ve tetkikler yapılmadan geri getirilerek tedavisinin engellendiğini söyledi.”

İHLALLER DEVAM EDİYOR

Şahin, Polat’ın tutsak bulunduğu 5 yıl süre içinde 4 ayrı cezaevine sevk edildiğini, bu süre zarfında sağlığının bozulduğunu ifade etti. Şahin, Polat’ın ölüm tehditleri aldığı için can güvenliğinin sağlanması talebiyle  34 gündür açlık grevi yaptığını dile getirdi. Hastane, revir ve ilaçlarının temininin sorun olmaya devam ettiğinin altını çizen Şahin, "Halen bulunduğu Denizli T tipi Cezaevi’nde aynı tecrit uygulaması, tedavi ve sağlığa erişim hakkı ihlalleri yanı sıra işkence, tehdit ve baskıların artması nedeniyle açlık grevine başladı” dedi. Şahin, Polat’ın Pamukkale Üniversitesi Hastanesi’ne sevkinin yapılarak tedavisinin gecikmeksizin gerçekleştirilmesini isteyerek, "Bu talep, avukatı tarafından infaz savcılığına da iletildi ve savcılığın kararı bekleniyor” diye kaydetti.