İşte bir yıl önce bedenini ateşe veren Çağlar’ın mektubu

Türk devletinin Efrîn'i işgal operasyonuna karşı bir yıl önce bedenini ateşe veren Sefer Çağlar'ın eyleminden bir gün önce, şiir ve mektup yazdığı ortaya çıktı.

Türk işgal güçleri, 18 Mart 2017’de Efrîn merkezine girmişti. Ağır savaş suçları ve insanlığa karşı suçların işlendiği bu işgalden bir gün sonra, siyasi tutsak Sefer Çağlar 19 Mart gecesi Van Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’nda işgali protesto etmek için bedenini ateşe vermişti. Çağlar kaldırıldığı hastanede, 20 Mart günü hayatını kaybetmişti.

Çağlar’ın bedenini ateşe vermeden önce arkadaşları ve ailesine bir mektup ve şiir bıraktığı ortaya çıktı.

'EFRÎN KAZANMIŞTIR'

Çağlar, mektubuna Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın ve Efrin halkının Newroz'unu kutlayarak başlıyor.

Mektupta şunlar ifade ediliyor:

"Halk olarak tarihi ve aynı zamanda büyük kazanımlarla dolu bir süreçten geçtiğimiz bilinen bir husustur. Efrin’de yapılan soykırım ve işgal saldırıları aynı zamanda önderlik, yüzlerce fedai yoldaşımızın ve fedakar onurlu halkımızın çaba ve emekleriyle boşa çıkarılan tarihin en alçak saldırısı olan 'Uluslararası komployu diriltme' çırpınışlarıdır. Efrin’e yapılan saldırıların asıl amacının bu olduğu bilinmesi, anlaşılması gereken bir husustur. Bugün Efrin halkı kazanmıştır. Efrin ve direniş çok büyük kazanmıştır. Tüm dünyada gerek açık, gerekse dolaylı bir şekilde destekledikleri bu vahşi ve insanlık dışı işgali Efrin halkı ve fedai militanları Avesta Xabur ruhuyla ilk darbeyi vurmuş, zaferin ve başarının bizim olacağını ispatlamışlardır. Bu şekilde diriltmek istenen uluslararası komplonun ikinci adımı da büyük darbeyi almıştır. Ancak bu yeterli değildir. Yükselen özgürlük ateşini her tarafta harlandırıp 'Aşkımız Kürdistan’ı özgürleştirmenin vakti ve zamanı gelmiştir. Tüm yoldaşlarımızın ve halkımızın bu bilinç, irade ve kararlılıkla mücadeleyi yükselteceğine, başarıya yükseleceğine ve diriltmek istenen uluslararası komplo çemberini parçalayacağına büyük inanıyorum."

'EYLEMİM BİR ÖZELEŞTİRİDİR'

Eyleminin bir özeleştiri olduğunu dile getiren Çağlar, devamla şunları ifade ediyor: "Bu eylemim tarihi bir özeleştiridir. Bu eylemim önderliğe ve Kürdistan devrim şehitlerine olan sonsuz bağlılık, saygı ve PKK çizgisinde ısrar temelinde gelişmektedir. Bu eylem tüm çirkinliklere lanet okuyarak Newroz ateşiyle özgürleşme arzusudur. Bu eylem; yalan düzen, sahte ve zorba tanrılarına karşı ona tanrıçanın iyi bir evladı olma kararlılığıdır. Geleceği, yarınları bugünden kazanma iradesidir. Bu eylem; büyük şahsiyetler olan Mazlum, Xeyri, Zilan, Kemal, Beritan, Viyan, Ferhat, Arin, Avesta ve daha yüzbinlerce devrim şehitlerinin çizgisinde yürüme tutkusudur. Önderliği anlama, yaşamı, yaşatma ve hakikatiyle bütünleşme arzusudur. Bu eylem bana büyük yaşamayı, büyük direnmeyi, büyük savaşmayı, büyük kazanmayı öğreten PKK hareketinde, partileşmede, özgürleşme, özgür yaşamda ısrardır. Bu eylemim; doğaya, kadına, insanlığa, halkıma karşı büyük bir özeleştiri anlayışıdır. Daha mücadeleye başlar başlamaz kaybettiren düzen yaşamına karşı, ‘hiç'in çirkinliğine karşı bir duruştur. Bütün değerleri düşüren, geriye çeken, mücadele içinde mücadelesizliği yaşayan, örgütsüzlükte ısrar eden ferasete karşı savaş halidir. Bu eylem Newrozlaşmaktır. Newroz ruhuyla mücadele ateşini harlandırıp kazanmaktır. Tekrardan önderliğe ve şehitlere bağlılık sözümü veriyor, hepinizin Newroz'unu kutluyorum."

'KÜL OLMAK MEZOPOTAMYA COĞRAFYASININ SERİN RÜZGARLARINDA...'

Çağlar, eyleminden kısa süre önce bir şiir de yazdı:

“Varoluşuma olan büyük üzerine kendimi büyütüyorum,

yazılmamış tarihin karanlık denizlerinde.

Büyük yüreğinin ve umut dolu gözlerinde saçılan ışığa tutunarak yolumu bulmaya ant içmişim

Soysuz ve yalancı tanrıların söylediklerine inat gerçeğin ve hakikatin sende olduğuna inanmışım.

Bununla anladım gerçek sevgiyi ve aşkı.

Bununla idrak ettim hakikati hakikatle bütünleştirmek.

Tek özlemim; seni duyuyorum!

Yüreğimin fokur fokur, altan alta kaynayan bir volkan gibi erimek istiyorum

Kül olmak Mezopotamya coğrafyasının serin rüzgarlarında

Cihanın her köşesine savrulmak istiyorum yeniden yaşam olmak için.

Ben yeniden bu yaşamı bulmanın müthiş eylemindeyim.

Bununla ulaşmak istiyorum senin sırrına

Sel olup tüm kötülükleri yeryüzünden silip götüren suyun sırrına ulaşmak,

Ab-ı hayat Kevser ya da zemzem suyu muydu?

Anlamak istiyorum...”