İTÜ Dayanışması, 'ÖGB terörünü' protesto etti

İTÜ Dayanışması, yurt talebiyle tuttukları “Barınamıyoruz” nöbetinde maruz kaldıkları özel güvenlik saldırısını kampüsün Arı kapısı önünde protesto ettiler.

Yurt yetersizliği ve yüksek ev kiraları nedeniyle büyük zorluklar çeken İstanbul Teknik Üniversitesi ( İTÜ) Dayanışması, “Barınamıyoruz” nöbetinde Özel Güvenlik Birimi ( ÖGB) tarafından uğradıkları saldırıyı kampüs önünde yaptıkları açıklamayla protesto ettiler.

Polis ablukası altında gerçekleşen eyleme, İstanbul, Boğaziçi, Yıldız Teknik ve Koç üniversiteleri öğrencileri destek verdi.

Eylemde, “ÖGB terörünü kabul etmiyoruz”, “İTÜ yurtları istiyoruz” yazılı pankartlar ile “İşbirlikçi ÖGB istemiyoruz” dövizleri taşındı.

Sık sık, “Barınma hakkımız engellenemez”, “Kabul etmiyoruz vazgeçmiyoruz”, “ YÖK, polis, medya bu abluka dağıtılacak” sloganlarını atan öğrenciler, hukuksuz bir biçimde tutuklanan Boğaziçili öğrencileri Berke Gök ve Pelit Özer’in derhal serbest bırakılmasını istediler.

‘TALEPLERİMİZ GÖRMEZDEN GELİNDİ’

 İstanbul, Boğaziçi, Yıldız Teknik ve Koç üniversitelerinden desteğe gelen öğrencilerin teker teker söz alıp arkadaşlarıyla dayanışma mesajı verdiği eylemde, İTÜ öğrenciler adına açıklamayı Turan Uykun okudu.

Eğitim dönemine daha başlamadan ülke genelinde yaşanan barınma sorunuyla birlikte tüm öğrencilerin ev/ yurt arayışı içine girdiğini anımsatan Uykun, İTÜ’de de yurtların geç açılması ve fahiş zamların uygulanması sonucunda birçok öğrencinin yerleşmediğini belirtti.

Dönemin başından beri İTÜ Dayanışması taleplerini yüksek sesle haykırdıklarını ancak bu taleplerin rektörlük tarafından görmezden gelindiğine işaret eden Uykun, yaşananları şöyle anlattı: “Bir yandan sesimizi afişlerle, pankartlarla ve bildirilerle büyütürken, barınma sorunumuz çözülmediğinden bazılarımız geçici konaklayabileceğimiz yerlere yerleştik. Artık bu çözümlerin de tükenmesi ardından sesimizi daha da yükseltmek için 18 Ekim Pazartesi günü, geceyi Merkezi Derslik Binası’nda ( MED) geçirmeye karar verdik. Eğitim almak, özgürce bilim üretmek için geldiğimiz okulumuzda en temel ihtiyaçlarımızın karşılanmıyor olması nedeniyle karşılanmayan yurt ihtiyacımızı, kampüste en çok vakit geçirdiğimiz yer olan MED’de kalarak karşılamak istedik. Kütüphanelerde kalan, belki hayatında ilk defa gördüğü akrabalarında kalan arkadaşlarımızın yalnız olmadığını göstermek için hep birlikte bir gece geçirdik. Şarkılarla ve oyunlarla süren eylemimiz özel güvenliklerin saldırısıyla son buldu. Okulumuzda karşılaştığımız ilk ÖGB saldırısı değil bu, 2 yıl önce de güvenlikler boğazımıza sarılmıştı. Bugün de kendilerinde bizleri tekmelerle ittirerek üzerimize basa basa MED’den çıkarma haddini buluyorlar.”

‘ÖGB TERÖRÜNÜ KABUL ETMİYORUZ !’

 ÖGB’lerin saldırının rektörlük emriyle gerçekleştiğini bildiklerini vurgulayan Uykun, saldıran güvenliklere dair hiçbir işlem yapılmamasının ise kampüsteki güvenlik şiddetini meşrulaştıran bir zemin hazırladığını belirtti.

“Bizlere yapılan saldırının İTÜ öğrencisine olduğu kadar barınma talebine ve hakları için mücadele eden tüm öğrencilere, üniversiteleri özgürleştirme mücadelemize olduğunu da biliyoruz” diyen Uykun, şöyle devam etti: “Haklı taleplerimiz için ortaya koyduğumuz iradeyle karşılaşan kayyum rektör İsmail Koyuncu çözümü yurt yapmakta değil, kampüse polis sokmakta ve özel güvenlikleri öğrencilere saldırtmakta bulmuştur. Üniversitemizde ÖGB terörünü kabul etmiyoruz.”

‘ÜNİVERSİTELER BİZİMLE ÖZGÜRLEŞECEK!’

Bu saldırıların bugün üniversitelerde yaygınlaştırıp, kanıksatmaya çalışıldığını kaydeden Uykun, üniversitelerin asıl öznesi olan öğrencilerine yönelik, “Okulunuzu bitirin, etliye sütlüye karışmayın” dayatmasının örgütlenmek istendiğini söyledi.

Bu dayanmayı kabul etmeyeceklerini vurgulayan Uykun, “Bizler bir araya geldikçe haklarımızı alıyor, özgürleşiyoruz. Taleplerimiz etrafında gerçekleştirdiğimiz tüm eylemlilikler boyunca, üzerimize yapıştırılmak istenen ‘kayıtsız ve örgütsüz’ bir kere daha boşa çıkarmış olduk. Pazartesi günü MED’de verdiğimiz mücadele de bizlere yan yana geldiğimizde, birbirimizin gözlerinden aldığımız güçle ortaya koyduğumuz iradeyi gösterdi. İTÜ’lünün sesini şiddetle susturabileceğini sananlara buradan bir kere daha kenetlenerek sesleniyoruz: Üniversiteler bizimle özgürleşecek” diye konuştu.

Uykun, son olarak talepleri şöyle sıraladı:

“1-Son 10 senedir İTÜ’de yeni yurt yapılmamasından dolayı körüklenmiş durumdaki barınma sorununun çözülebilmesi için acilen yeni yurtların yapımına başlanması.

2-Kontenjanların devamlı artmasına rağmen yurt kapasitelerinde hiç artış olmaması sonucu yedek listeleri 2000 kişiye kadar uzanıyor. Bu yüzden yedek listesindeki arkadaşlarımızın mağduriyetinin derhal giderilmesi ve yurt kapasitelerinin arttırılması.

3-2000 TL’ye kadar varan ve öğrencinin ödeyemeyeceği boyutlara ulaşan yurtlara yapılan zamların geri çekilmesi.

4-Okul içerisinde oluşturulan rant kapılarından elde edilenlerin üzerine bir de yurtlar aracılığıyla öğrencinin sırtından kar elde eden vakıfların üniversiteden kovulması.”