Önder: Öcalan'ın söyleyeceklerinden korkuyorlar

İmralı Heyeti Üyesi Sırrı Süreyya Önder, Öcalan'ın her dediğinin gerçekleştiğine dikkat çekti. Tecride dikkat çeken Önder, "Öcalan'ın söyleyeceklerinden korkuyorlar" dedi.

Asrın Hukuk Bürosu tarafından 'Kürt Sorunu ve Tecridin Hukuk Politiği' başlığıyla Elite Word Otel’de düzenlenen foruma verilen öğlen arasının ardından devam edildi. Foruma HDP İstanbul İl Eş Başkanı Esengül Demir, HDP milletvekilleri Mithat Sancar ve Hüda Kaya, Devrimci Parti Genel Başkanı Musa Piroğlu ve çok sayıda kişi katıldı. 

“Kürt Sorunu Darbe Mekaniği İlişkisi ve Çözüm İmkanları” başlığının tartışıldığı ikinci oturumun moderatörlüğünü HDP Parti Meclisi Üyesi Ayşe Berktay yaptı. İmralı Heyeti Üyesi ve HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, “Kürt sorunu ve darbe mekaniği”, Siyasetçi Akın Birdal “Öcalan ve demokratik barış mücadelesi”, Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (SAMER) Koordinatörü Yüksel Genç ise, “Ortadoğu’nun savaş hali ve radikal demokrasi çözümü” başlığı altında sunumlarını yaptı. 

Oturumun açılışında konuşan HDP PM Üyesi Ayşe Berktay, “Darbe mekaniği konusu Sayın Öcalan’ın tekrar tekrar gündeme getirdiği bir konudur. Bizim de üzerinde yoğunlaşmamız gereken bir konudur” dedi. 

ÖNDER: ÖCALAN NE DEDİYSE OLDU

Sırrı Süreyya Önder, “Darbe mekaniği Sayın Öcalan’ın yaptığı atıf ve vurgular bugün hem teorik boyutuyla hem de pratik yaşadığımız darbe teşebbüsüyle gündeme geldi” diyenrek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sayın Öcalan hayatımda tanıdığım kavramsallaştırma kabiliyeti en yüksek ve önerme gücü en etkili şahsiyetlerden biridir. Tarihteki bütün şahsiyetleri tanımadık ama bıraktıkları eserler ve onlar için yazılan biyograflarından bütün değerli şahsiyetleri gözlemleme şansımız oldu. Şaşmaz bir öngörü ve mutlaka tarihsel ve felsefe boyutuyla da beslenmiş belirlemeleriyle geçti bizim onunla yaşadığımız bütün süreç. Bir teki bile eksik, yanlış ya da zamanlaması rötarlı olarak gerçekleşmedi. Ne dediyse o oldu. Nasıl tarif ettiyse öyle oldu. Ne zaman gerçekleşecek dediyse öyle oldu” diye konuştu. 

Rojava'nın dünyanın hayranlığını kazandığını vurgulayan Önder, Öcalan’ın anbean Kobanê ve DAİŞ’e dikkat çektiğini hatırlattı.

Önder, "Öcalan serinkanlılığını hiç kaybetmeyen biridir. Fakat neredeyse telaş halinde ve büyük bir öfkeyle Rojava’da geçirilen ve geçirilemeyen pratiklerinde hep darbe mekaniğine işaret etmiştir” dedi.

'KORKUYORLAR'

Önder, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından cemaatin Öcalan’ın havalandırmasındaki konuşmasını dinlediğini ve bir argüman olarak kullandığını söyledi. Önder, hükûmetin Öcalan'ın söyleyeceklerinden korktuğuna değinerek, şöyle dedi: “Darbe mekaniğinin içerisinde olan Gladio, Ergenekon, cemaat ve yabancı servisler her kimse, İmralı’yı özel hedef aldığı, gerçekliği ortaya çıktı. Boyutlarını kamuoyu bilmiyor. Ve Sayın Öcalan’dan öğrenmemize de iktidar fena halde tedirgin ve telaşlı bir şekilde karşı çıkıyor. Diğer tecrit süreçlerinden en temel farkı bunun kamuoyu çok yükseldiği zaman, uluslararası baskı olunca bir aile görüşmesiyle bu tartışmaları söndürmeyi tercih ederdi devlet. Şimdi darbeden sonra artık Sayın Öcalan’ın neyi anlatacağından tedirginler, neyi açıklayacağından korkuyorlarsa mutlak bir tecrit uyguluyorlar.”

BİRDAL: ORTAK MÜCADELEYE İHTİYAÇ VAR

“Öcalan ve demokratik barış mücadelesi” başlığında konuşan Akın Birdal, Öcalan'ın umutlu geleceği temsil ettiğini söyledi. Birdal, ortak bir mücadele hattına ihtiyaç olduğunu dile getirerek, “Gerçek demokrasi güçleri, devrimciler ve diğer kesimlerin ne yapmalı diye bir arayışları olmalı" dedi. Birdal, basın üzerindeki baskılara da dikkat çekti.

GENÇ: SAVAŞ KADER DEĞİL

SAMER Koordinatörü Yüksel Genç ise, “Ortadoğu’nun savaş hali ve radikal demokrasi çözümü” başlığında değerlendirme yaptı. Genç, “Öcalan ‘Suriye’den çıkmasaydım 3. Dünya Savaşı olacaktı’ dedi. O çıkışıyla 3. Dünya Savaşı’nı engelledi” dedi. 

Savaşın bu coğrafyanın kaderi olmadığını ifade eden Genç, şunları kaydetti: “Coğrafya kaderdir diyenler Ortadoğu’yu savaş coğrafyası olarak görebilir. Bu coğrafyanın kaderinde güzellikler var. Radikal demokrasi tam da o güzelliklere bakarak ortaya çıkmıştır" diye ekledi.

İkinci oturum soru-cevapla sona erdi. Forumun son bölümü ise basına kapalı bir şekilde devam ediyor.