Hak ihlallerine, işkencelere her gün bir yenisinin eklendiği Türkiye cezaevlerinde, siyasi tutsaklara gökyüzünü de dar ettiler. Abdullah Demirci isimli müdürün yönetimindeki Şakran T Tipi 2 No’lu Cezaevi’nde tutsakların hava alıp, gökyüzünü görebildikleri tek yer olan havalandırmanın da çift tel örgüyle kapatıldığı ortaya çıktı. Siyasi tutsaklardan Fikret Kara’nın annesi Naime Emlik, oğlu ve koğuş arkadaşları Mehmet Ali Aslan, Gökhan Atay, Kemal Toka ve Musa Karataş’ın 5 aydır söz konsu A-25 koğuşunda tutulduklarına dikkat çekti.

‘HER SÜRGÜN İŞKENCE DEMEK’

OHAL ilanıyla birlikte siyasi tutsaklara yönelik keyfi sürgün sevklerinin ve hak gasplarının giderek arttığını vurgulayan Anne Gemlik, ANF'ye yaptığı açıklamada, oğlunun isteği ve bilgisi dışında, iki ayda tam iki kere darp edilerek sürgün edildiğini aktardı. Oğlunun iki ay içerisinde Edirne F Tipi Cezaevi’nden Kocaeli’ye, oradan da Şakran T Tipi’ne sürgün edildiğini belirten Emlik, “Her sürgün işkence demek. Çünkü her götürüldükleri hapishanede çıplak aramaya ve darba maruz kalıyorlar. Nitekim oğlum da Şakran T Tipi 2 No’lu’ya ayak basar basmaz, hapishane müdürü Abdullah Demirci’nin küfür ve hakaretlerine maruz kalmış. Buna tepki gösterdiği için de darp edilerek, psikolojik baskıya ve çıplak aramaya tabi tutulmuş” dedi.

'ADETA KAFES!'

Oğlunun ve arkadaşlarının daha sonra Devrimci-Sol davalarından hiç kimsenin olmadığı bir bölümde A-25 koğuşuna yerleştirildiklerini anlatan Emlik, önceden FETÖ’cülerin tutulduğu koğuşun havalandırmasının çift kat tel örgüyle kapatılarak adeta bir kafese çevrildiğine dikkat çekti. Emlik, bu insanlık dışı uygulamaya karşı oğlu ve koğuş arkadaşlarının defalarca kapıları dövüp cezaevi idaresiyle görüşmeyi talep ettiklerini, ancak tüm ısrarlarına rağmen idareden olumlu bir cevap alamadıklarını söyledi. Oğlu ve arkadaşlarının koğuş değişikliği talebinin tam 5 aydır, Ekim ayından bu yana reddedildiğine işaret eden Emlik, şöyle tepki gösterdi:

"Ne tel örgü kaldırılıyor, ne yer değişikliği yapılıyor. Halbuki aynı hapishanede yargılandıkları davadan başka siyasi tutsaklar da var. Bunu anlamak mümkün değil; bu apaçık insani değerleri aşağılayan psikolojik bir işkencedir. Bugün hayvanların bile bu şekilde kapatılması bir hak ihlali iken, bunun insanlara uygulanması bir utançtır. Çocuklarımıza dayatılan bu uygulama insanlık suçudur. Tüm haklarını gasp etmeleri yetmiyormuş gibi onlara gökyüzünü de dar ettiler. Bu yapılan sadece gökyüzünü ve güneşi değil, aynı zamanda havalandırmaya konacak bir kuşu görmelerini bile yasaklamaktır."

HAKLI TALEPLERE CEVAP: 20 AY GÖRÜŞ YASAĞI

Siyasi tutsakların haklı taleplerini reddetmekle kalmayan cezaevi idaresinin, bir de ceza yağdırdığına dikkat çeken Anne Emlik, havalandırmadaki tel kafesi, tek tip elbiseyi, kitap kısıtlamasını, sohbet hakkı gasbını protesto eden oğluna tam 20 ay görüş yasağı verildiğini aktardı. Verilen görüş yasaklarından dolayı Perşembe günü gittiği Şakran T Tipi Cezaevi’nde oğluyla görüşemeden İstanbul’a dönen Emlik, tel kafes uygulamasına karşı İzmir Adliyesi Ceza İnfaz Kurumları cumhuriyet savcısına suç duyurusunda bulundu. “Çocuklarımız tek tip elbiseyi giymeyecekleri gibi tel kafes uygulamasını da kabul etmeyecekler” diyen Anne Naime Emlik, bu konuda tüm kesimlere duyarlılık çağrısı yaptı.